Herkese selam :) Şuraya bir eleştiri daveti bırakmak istiyorum. 'Aaaa yazarcığım daha 3. bölüm' demeyelim, fikrimizi belirtelim. Tatlı tatlı günler dileriiim 😻
"Anlasana Umay; içler dışlar çarpımı yapacağız."
Bu ne demek şimdi, hanımefendi her şeyi planlamış, herzamanki gibi bana da oynaması kalmış.
"Evet Balım, bunlar yaşanırken beylere fikrini sormayıp adam yerine koymuyoruz yanlış anlamadıysam."
İğrenir gibi bana baktı " Niye soralım ki?"
Kalkıp çay getirdim. Bu sefer sakince oturdum salıncağa. "Sen bana söyle Umay, kim o kalp hırsızı doktor?"
"Erdem Hoca."
" Uzman yani?"
"Gözündeki dolar sembollerini görebiliyorum."
Dalga geçiyorum tabii. Ailesi bile olmasa yaptığı işin parası ona yeterdi ki hem ben vardım hem ailesi. Aramızda paranın kıyafetin lafı olmaz. Aslında birlikte büyüyen iki kuzen olarak aramızda hiçbir şeyin lafı olmaz, yemek hariç. Evimizde dokunulmaz olan tek şey Balım'ın 'kendine' ayırdığı yemekleri.
"Balım bana bak o gece sırf alkolle araba kullanma diye seni almaya geleceğim. Başka bir şey yapmayacağım baştan söyliyim."
"Aptallık et Umay, sen Bihter Ziyagil değilsin." çayını höpürdetti ve ekledi "Bu hırsız doktor beyin bir soyadı yok mu? Hani isimden sonra gelir, ailelerimizi hatırlatır falan."
"Hastanenin adı."
"Ne?"
"Bayaa." ağzıma bir fındık attım
( bknz: sponsor aşk101 osman)
"Soyadı Soral. Anlayacağın adam soğuk yapınca gidip 'Babanın hastanesi mi ?' diyemiyoruz çünkü babasının hastanesi. "
Balım'a döndüğümde nefes alamıyor gibiydi. Gözlerim irileşti, sebebini anlamak için cümlelerimi düşündüm. Bir dakika... Soral. Erdem Soral. Soral Hastanesi? Ali Barlas Soral. Soral Group şirketleri...
Fındığın boğazıma takılması, kendimi boğulurken yere atmam, Balım'ın sırtıma vurması falan bir dakika içinde olup bitti. Can havliyle kaynar haldeki çayımdan büyük bi yudum aldım. Gözlerim dolmuştu. Mutluluktan değil, boğuluyordum ya...
"İyi misin kız, nar kafa. Bak soyadımız yine değişmiyor, elti oluyoruz annecim."
Hemen telefonumdan internete girdim. Ne yazacaktım ki? 'Erdem Soral Ali Barlas'ın neyi oluyor?' , 'Ali Barlas ve Erdem Soral arasındaki sırlar' Balım iç sesimin saçmalıklarını duymuş olacak ki telefonu elimden aldı.
"Önce bi Barlas Bey'e bakalım." Balım önüne çıkan şirket sayfasına girdi. Birçok alanda elleri vardı ve hepsinin ucu kullandığımız, bildiğimiz şeylere dayanıyordu. Çoğu şirketin sayfasına girip 'yöneticiler, çalışanlar' kısmını inceledik. Sadece erkekler değil Soral kadınları da işlerin içindeydi.
"Balım, Erdem Soral yaz hadi" sevimli sevimli bana baktı "Çen enişteni mi merak ettin çenn."
"Madem bakıyoruz ya, bakalım diye, bakalım da yani bakmadık demeyelim, o yüzden."
Balım geri dönüp bu sefer de 'Erdem Soral' yazdı. Çok garip ki ismi ailesiyle birlikte hiçbir yerde dillendirilmemiş. Sadece hastanedeki kişisel bilgileri, birkaç önemli ameliyatı ve konferansı bir de bu konferanslarda çekilmiş az sayıda fotoğrafı vardı. Aklımda türlü türlü Türk dizi senaryosu kurdum hemen. Evlatlıktan mı reddettiler, doktor olma şirketin başına geç dediler de kabul mu etmedi? "Belki kameraların önünde olmaktan hoşlanmıyordur." ortaya iyi bir fikir attığımı düşünüyorum. "Saçmalama Umay. Bundan herkes hoşlanır." Saçını savurmayı da ihmal etmedi tabii.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
- İÇLER DIŞLAR - ||tamamlandı||
Romance"Planımız basit ve etkili. Sen cumartesi gece olacak yemeğe geliyorsun, bu kadar." Gözlerimi Balım'a diktim "Basit kısmını görebildim, etkili kısmı nerde?" "Etkili kısmı sensin Umay." "Benim yemeğe gelmemin Barlas Bey ve sana ne katkısı var?" "Hiç...
