Bunu 19 Mayıs 2020 Salı günü yazıyorum. Rica ediyorum okuyun. Lütfen atlayıp geçmeyin. Çünkü birkez daha gerçekten içimi dökmek istiyorum. Ve söyleyeceklerimin sadece İTİRAF SAYFASI ile ilgili olmayacağını da bilmelisiniz. Devamında ikinci kitaptanda bahsedeceğim. Ama öncelikli olan hislerim. Anlatmak istiyorum bazı şeyleri.
Hiçbirimiz, birbirimizi tanımıyoruz. Kimiz, neyiz, nasılız hiçbir fikrimiz yok. İyi insanlar mıyız, yoksa kötü mü haberimiz bile yok. Beni yalnızca yazdıklarımla biliyorsunuz. Onlarında tamamen hayal ürünü olduğunu söylemiştim. Açıkçası hakkımda belki de doğruluğunu onaylayabileceğim tek şey çok fazla üzgün olduğum. Haricinde hiçbir fikre sahip değilsiniz.
Ve ben şimdi biraz daha bahsetmek istiyorum kendimden.
Beni sevmeyenler olabilir. Gıcık kapanlar, itici bulup, nefret edenler. Normaldir. Pek sevimli bir tip değilim zaten özümde. Kalabalığa karışmam mesela. Aslında insanların içerisindeyim de görmezler beni. Neler duyarım, neler bilirim. Yine de kimseye anlatmam. Saklarım hepsini. Konuşursam ortalık karışır çünkü. Dahil olmak istemem olaylara. Uzak dururum kaostan. Dünya küçüktür derler. Belki bir yerde denk gelmişizdir de fark etmemişizdir birbirimizi. Nereden fark edeceğiz ki? Tanıyan mı var bizleri? Sonra çok karamsarımdır mesela. Pozitifini düşünmem hiç. Olumlusunu görmedim ki şimdiye kadar. Hep en berbatıylaydım. Ama yine de size çok cana yakın biriymiş ve enerji saçıyormuş gibi davranırım. Belli etmem duygularımı. Daha doğrusu etmezdim. Son zamanlarda epey dile getirdim.
Neden biliyor musunuz?
Yalnızlığı belki de bu kadar net bir şekilde ilk defa hissettim.
Annemi çok seviyorum. Ve tüm yazdığım her şeyi ona ithaf ediyorum. O olmasaydı ne yapardım bilmiyorum. Tek mutluluk kaynağım. Başka yüzümü güldüren az şey var. Hattta hiç yok bile diyebilirim. Eskiden çok severdim kahkaha atmayı. Şimdi sevmiyorum. Aslında eskiden sevdiğim birçok şeyi şimdi sevmiyorum. Hepsi gitti çünkü. Yanındayım, asla bırakmam, her daim buradayım diyen herkes arkasına bile bakmadı. Bahsettiğim saçma bir aşk değil. O güvendiğiniz arkadaşlıklar ve hatta ailenizden insanlar... Kardeşim yok. Tek çocuğum. Şımarık derler. Hep şımardım. Ve sanırım herkesi de kaçırdım böylelikle. Suçu kimsede bulmuyorum. Tek sorumlusu benim. Ben cidden çok kötü bir haldeydim.
Bu hikayeye başlamadan önce çok uzun bir süre uykusuz kaldığımı biliyorum. Sebebi kesinlikle yazdıklarım, wattpad, kitap, okunma falan filan değil. Şimdi söylememem nedenini. Belki bir gün anlatırım. Ama yalan borcum yok kimseye. Sabahlara kadar oturdum ben gözümü bile kırpmadan. Hemde aylarca... Ne kadar kötü olduğunu biliyor musunuz? Aslında benim için bir dönüm noktasıydı diyebilirim. Hayatımın ilk dönüm noktası.
Her zaman, her daim, ne olursa olsun hiç tek bırakmadığım bir arkadaşım vardı. Kesinlikle suçlu değil. Sadece örnek vereceğim. Ve ben ondan yanımda olmasını istedim. Kimse yoktu. Bir tek onun buradayım diyeceğini zannetmiştim. Benim derdim bana yeter diyerek reddettiğindeyse sarsıldım mesela. Çok fazla ilk defa dedim. Ama şimdiye kadar defalarca kez tek bırakılmış bir insan olarak ilk defa bunun suratıma çarpıldığını hissetmiştim.
Kimseye güvenmemem gerektiğini öğrendim.
Neyse ki geçti o zamanlar. Şimdi çok şükür uyuyabiliyorum. Hallettim hayatımı mahveden problemlerimden yalnızca birini. Peki ya diğerleri? Nasıl geçecek onlar? Ben kalkarım bir şekilde yüklerimin altından. Ama neden kimse canımın ne kadar çok yandığını umursamıyor. Çok uzun bir süre ara verdim yazmaya. Geri çekildim. Zaten gerideydim de. Bu defa hayatı en alttan izlemeye başladım. Tepede neler olduğunu gözlemledim. Ve ben bu gün bunları yazıyorsam belki aynı duyguları paylaştığım birisi okursa diye. Başka hiçbir amacım yok. Yemin ederim çok acıdı. Çok kırıldım. Ve çok üzüldüm. Hepsi birinin yüzünden olmadı. Ya da hepsine tek bir şey sebep olmadı.
Biz olduk.
Belki de siz oldunuz.
Şu son 3 aydır aynı şeyleri tekrardan yaşamaya başladım. Duygularım önemsenmedi. Kırıldım. İncitildim. Ve insanlar için bunun çok basit olduğunu fark ettim. Herkes her an sizi üzebilir arkadaşlar. Bunu çok iyi bilin. Adınızdan bile daha net. Hayat çoğu zaman ağlatacaktır. Gözyaşlarınız belki de haftalarca dinmeyecek benim gibi. Ama umudunuzu kesmeyin.
Umudumu kaybeder gibi olduğumda elimde kalan son şeyi de kaybedecekmiş gibi hissediyorum.
Ve sonra kendime söz verip onu asla bırakmayacağım diyorum.
Ben atlatacağım. Yeniden başlama gibi bir hedefim yok. Başladım zaten. Devam edeceğim. Pes etmek istemiyorum. Yılmayacağım. Herkes gitsin. Kimse kalmasın. Tek başıma da hallederim. Şimdiye kadar hangi birini halletmedim ki? Evet çok acı veriyor. Ama bir şekilde oluyor. Merak etmeyin.
Sadece dua edin. Ve inanın.
Ben öyle yapacağım. Evet İTİRAF SAYFASI bitti. Ama Onat, Oya, Serkan ve hatta yeni karakterlerle beraber Sonat, Eylem, Efe, Efsun, Erdem, Ece gibi çok sevdiğiniz isimlerinde içerisinde olacağı VAZGEÇ ONDAN -YARI TEXTING- şimdi yayımda! Şu zamana dek bıkmadan okuyan ve her daim yanındayım diyenler, hadi koşun. Desteklerinizi bu defa öyle kuvvetli bekliyorum ki. Beni tek bırakmazsınız değil mi? Merak etmeyin o çok uzun olmayacak he. Ama bayağı güzel olacak. Yükseltin çıtayı.
Fena geliyorum.
Sallayacağız buraları.
Şimdi sizden bir söz istiyorum. Giden gitsin. Kalanlarda her daim burada olacağına söz versin. Beraber başaralım. Birlikte olalım. İyi yerlere gelelim. Ve büyük kitlelere ulaşalım. Dindirelim acılarımızı birbirimize sarılarak.
Bekliyorum.
Umarım beni ekmezsiniz :d
Tabii profilimi takip edin diyerek 130 bölüm boyunca sizi epey bir sıktım. Niye inatla takip etmiyorsunuz ya? Nasıl bir iradedir bu. Kardeşim ekleyin artık. Yoruldum ya takip edin demekten ndjxbhsbxjsnc Hadi bari final hediyesi olsun. Beni ve yedek hesabım @aleynaozgul2 yi hemen ekleyip diğer kitaba geliyorsunuz.
Ve biz yeni bir yolculuğa çıkıyoruz.
Mesaj panoma söyle süslü güzel şeyler yazıp beni biraz överseniz de sevinirim. Yalnız hep daha fazlasını istiyorum he. Siz beni dövmeden ben kaçayım en iyisi hdjcbsjbxjsbx
Sizi çok seviyorum ❤
YİNE BAZI ÖZEL BÖLÜMLER GELECEK. DEVAMINI MERAK EDİYORSANIZ KİTABI SİLMEYİN. DURSUN KÜTÜPHANENİZDE :)))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
itiraf sayfası. [yarı texting]
Humor"Herkes gözlerinin önündeki bu haksızlığa susarken o bizim için bir şeyler yapmak istedi. Ne yaşadıysak, onlarında yaşaması için elinden geleni ardına koymadı. Sadece bizi düşündü. Yanımızda durdu. Ve bir şeyleri değiştirmek için uğraştı. Hepsinin h...