Bu bölümden sonra artık tamamen ikiye bölüneceksiniz. Sonat'ın yanindakiler ve Efe'nin yanındakiler olarak. Ha birde Eylem'e sinirlenenler ve sinirlenmeyenler. Rica ediyorum küfürler çok ağır olmasın hakaret serbest chdnxjsnx
Ama şimdi şöylede bir şey var. Bu bölüm ayrıca kitabın en uzun bölümü. O yüzden de yorum sınırlarını yüksek koyacağım. Geçeceğinizden eminim. Zira sonraki bölümde Sonat'ın neden bu kadar kötü olduğunun sebeplerini biraz kavrayacaksınız. Eee hepiniz merak ediyorsunuz. Hem zaten o da en uzun texting. Bence okuyan herkes beş on yorum yapıversin. Ve profilimi de ekleyiversin.
Yedek hesabım aleynaozgul2
Beni kırmayın ekleyin lütfen. Keyifli okumalar ❤
YORUM SINIRI 150
EYLEM YAMAN
"Sen iyice saçmalamaya başladın!" Diye bağırırken Efe, sıkıntılı bir nefes verdim. Sonat'ın geleceğini öğrenmesiyle kudurmuştu. Sadece o değil, ikizimde. Yangına körükle gidiyordu en yakın arkadaşım. Zaten Erdem'i zar zor ikna ediyordum. Ama sayesinde artık onu da yapamayacaktım. Tamam, Efe'nin birlikte olmamızı istemesini beklemiyordum ama bu kadar sert çıkmamalıydı.
"Sana ne?!"
"Ne demek sana ne?! Görüşmeyeceksiniz dedim!"
"Efe benim kiminle ne yapacağım seni hiç ilgilendirmez!"
Oflayarak başını sallarken "İlgilendirir." Diye ısrar etti. "Üzecek seni. Niyetini zaten anlayacaksın yakında."
"Bence beni üzüp üzmeyeceğini düşündüğün kadar kardeşini düşünmeliydin."
Kurduğum cümleyle birlikte şok içinde bakakalırken aynı anda Efsun'un da "Eylem haklı." Diyerek beni desteklemesiyle "İnaanmıyorum size!" Diye sitem etti sinirle. Kızdığını ve birazda kırıldığını anlamıştım. Ama o bunları gizlemeyi çok iyi bilirdi. Dokunan şeyin uğraşmadığını vurgulamam olduğunu farkındaydım. Haksızlık ettiğimi bilsem de yine de kardeşine o kadar hakaret edilirken sakin kalmayı başarıp bir şekilde intikamını almıştı. Aynısını bana neden yapmıyordu?
"Efe kardeşim, sakin ol otur şuraya. Ben saldım artık. Ne yaparsa yapsın. Nasılsa pişman olacak."
Erdem, Efe'yi yatıştırmaya çalışırken "Tamam." Dedi öfkeyle. "Karışmıyorum! Ne halin varsa gör. Ama o itin yapacaklarından sonra gelip ağlama!"
Öfkeden gözü dönmüştü ki ağzından çıkanlara dikkat etmiyordu. Homurdanarak benden uzak koltuklardan birine oturduğunda başını çevirmişti. Bakmıyordu yüzüme. Böyle yapması çok canımı sıkmıştı. Onun yeri benim için ayrıydı. En yakın arkadaşım olmasının yanı sıra abimdi sanki. Cidden. Mesela Erdem'le ikiziz. Birbirimizi o kadar düşünmeyiz. Ama Efe'yle kan bağımız olmamasına rağmen birbirimizle ne kadar ilgilendiğimiz ortada. Sadece bazen cidden salmalarını istiyorum. Bana izin vermeliler. Ben Efe'ye vermiştim. Efsun'u değiştirmesi gerektiğini söylediğinde her daim yanında duracağımı dile getirerek onun için Özkan'ın Özden'i aldattığı kız numarası bile yapmıştım. En dazla daha ne isteyebilirdi? Ki isteseydi onu bile hiç düşünmeden kabul ederdim. Onları onlar gibi davranarak düzeltmeyi tercih etmişti. Bense bunu seçmeyecektim. Sonat zaten çok yaralıydı. O yüzden bu haldeydi. Nefretten başka tattığı çok az duygu vardı ve ben korkuyordum. Eğer onu öfkelendirirsem her şey daha da berbat hâle gelebilirdi. Yaptığı hiçbir şeyi onaylamıyorum. Ama kötülüğü kötülükle düzeltemeyeceğimi de biliyorum. Bu yüzden ona iyi davranmaya çalışıyordum. Bilmiyorum ne kadar etkili olur ama ilk zamanlardaki gibi katı değil şu sıralar. Kafasında yine kuruyordur planlar ama umarım davranışları eskisine dönmez. Tamam şimdi de sert ama en azından kaçmıyor benden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
itiraf sayfası. [yarı texting]
Humor"Herkes gözlerinin önündeki bu haksızlığa susarken o bizim için bir şeyler yapmak istedi. Ne yaşadıysak, onlarında yaşaması için elinden geleni ardına koymadı. Sadece bizi düşündü. Yanımızda durdu. Ve bir şeyleri değiştirmek için uğraştı. Hepsinin h...