ERDEM
"Bak x'i bu tarafa atman gerekiyor."
Ece sınava çalıştırırken açıkçası anlattıklarını dinlemiyor, onu izliyordum. Güzeldi bence. Hemde fazlasıyla. Doğaldı yani. Yüzünde bin tane boyayla gezmiyordu. Çok hoşuma gidiyordu bu huyu.
"Ya Erdem... Dinlesene beni."
"Ne yapayım? Çok tatlısın."
"Ben mi?"
"Bana bak bir daha kendine çirkin demeye kalkışırsan..."
"Ne yaparsın?"
"Issırırım burnunu." Dediğimde kocaman gülümsedi. O esnada içeri giren Efe'yle hafif yakınlaşmıştık ki geri çekilmek zorunda kaldım.
"Erdem gelsene bir."
Sınıfın kapısından beni çağırıyordu. "Gelirim birazdan." Diyerek kalktım Ece'nin yanından. Benden bir yaş küçüktü Ece. Sırf onun için sınıfta kalabilirdim bile.
"Efendim kanka?"
"Erdem, sakın Ece'nin yanından ayrılma tamam mı? Tuvalete gitse bile peşinden git. Çıkışta ben yanınıza gelene kadar yalnız bırakma onu."
Zaten bırakmazdım da... Niye şimdi söylemişti ki bir anda?
"Bir şey mi oldu?"
"Sonat tehdit ediyor Ece'ye bir şey yaparım diye."
"Si..... et onu. Sen merak etme. Ben yanındayken hiçbir şey yapamaz."
"Güveniyorum sana." dedikten sonra göz kırpıp uzaklaştı. Bende yeniden sınıfa girdim. Ece test çözüyordu. Yine... Bir insan hiç mi bıkmazdı Allah'a aşkına?
"Çıkışta bir şeyler yapalım mı?"
"Ne gibi?"
"Sinemaya gidelim. Yemek falan yeriz."
"Erdem şey... Benim pa-"
"Güzelim sana para harcatacağımı falan düşünmüyorsun demi? Hiçbir kıza harcatmam. Öyle birine mi benziyorum?!"
"Ya hayır o anlamda demedim. Her neyse. Abim izin verirse gideriz."
"Sen merak etme. O iş bende."
************
Efe izin vermişti. Zaten ona göz kulak olmamı istiyordu. Birlikte arabaya bindikten sonra AVM'ye sürmeye başlamıştım. Eylem eve gitmişti. Ece onun da bizimle gelmesini istemişti fakat aramız bozuk olduğundan reddetmişti. O gece eve gittikten sonra tartışmıştik. Birini seviyormuş ama benim bundan haberim yok! Çok sinirlenmiştim. Yani söylese kızmazdım ki. İllaki birine aşık olacaktı. Saygı duyardım fakat bir yere kadar. Benden gizlemesi hoş değildi. En ufak şeyimi bile ona anlatırken böyle yapması canımı sıkmıştı.
"Şey Erdem... Ailen benimle birlikte olmana kızmayacak mı?"
"Saçmalama."
"Ama..." diyecekti ki lafını kestim. "Bak yalan söylemeyeceğim. Annem onlar gibidir. Yani maddi durumlarına göre insanları yargılayan. Senden hoşlanmayabilir. Fakat babam asla aramıza girmesine izin vermez. Bende öyle. Bu yüzden rahat ol sen."
Derin bir nefes verirken birdenbire "Ben değişmek istiyorum." Demesiyle aniden frene bastım. Küçük bir çığlık atsa da umursamadan ona dönmüştüm.
"Ne?!"
"Duydun işte. Değişmek istiyorum artık."
"Ece böyle bir şeye gerek yok." Deyip yeniden sürecektim ki bileğimi tutarak engel oldu.
"İstiyorum... Lütfen bana yardım et."
"Hayır." diye kestirip attım. Buna izin veremezdim.
"Ya neden?! Baksana şu halime, yanına hiç yakışıyor muyum?!"
"Sorunun ben değil Sonat olduğunu anlayabiliyorum Ece."
Oflayarak kollarını birbirine dolarken "Onu çok sevdiğimi en başında söylemiştim." Diye mırıldandı. "Karşılık verse seni bırakıp ona giderim. Bunu biliyorsun."
Kahretsin! Evet biliyordum... Bu risk o kadar canımı yakıyordu ki, tarif bile edemiyordum. Ama kolay kolay vazgeçmezdim.
"Ama vermeyecek. Yüzüne bile bakmıyor Ece. Boş hayallere kapılmaktan vazgeç."
Bir şey söylemek için ağzını aralamıştı ki susmayı seçti. Elini bileğimden çekerken başını koltuğa yaslamıştı. Si....! Ben öyle deyip, onu kırmak istememiştim ki. Sadece bazı şeyleri farkına varmalıydı.
"Ece..."
Cevap vermedi. Yanağını okşayarak bana bakmasını sağladım. O benim için dünyalar güzeliydi zaten. Gerek yoktu ki böyle şeylere. Ama yine de üzülmemesi için "Tamam, sana yardım edeceğim." Dedim. Dudaklarını geniş bir gülümseme kapladı. Morali bir anda yerine gelmişti.
"Ya çok teşekkür ederim!" Diyerek kollarını boynuma doladı. O bu yaptığının üzerimde ne kadar etkisi olduğunu bilmiyordu. Beline sarılarak sımsıkı karşılık verirken dudaklarımı saçlarına bastırdım. Bu anın hayalini o kadar çok kurmuştum ki...
Ben ona fena hâlde yanıktım.
ERDEM HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİZİ BURAYA BIRAKABİLİRSİNİZ 👇
ŞİMDİ OKUDUĞUN
itiraf sayfası. [yarı texting]
Humor"Herkes gözlerinin önündeki bu haksızlığa susarken o bizim için bir şeyler yapmak istedi. Ne yaşadıysak, onlarında yaşaması için elinden geleni ardına koymadı. Sadece bizi düşündü. Yanımızda durdu. Ve bir şeyleri değiştirmek için uğraştı. Hepsinin h...