☆24- We Are Back Clarke!☆

340 20 30
                                    

Ön Bilgi: Halkadakiler Eligius 3'ü hiç bulmadı. Tek başlarına dünyaya inmenin yolunu buldular.

•••

Bellamy, Raven, Emori, Echo, Murphy, Monty, Harper. Dünyadalardı!

5 Yıl 4 Ay! Ne uzun zamandı ama?!

Raven dünyada tek bir yeşil alan olduğunu söylemişti. Onlar da oraya çok yakın bomboş bir çöle inmişlerdi.

Emori sinirle isyan etti. "Bu kadar sıcak olması normal mi? Bence olmamalı çünkü!"

Murphy ona güldü. Emori ise ona dönüp delici bakışlar attı.

O sırada Bellamy en önden yürüyordu. Yanında ise en yakın arkadaşı vardı. 5 yıl önce onunla arkadaş olacağını söyleseler inanmayacağı kişi: Echo.

Echo önlerindeki kum tepesine bakarak konuştu. "Hesaplamalarıma göre bunun arkası yeşil vadi olmalı. "

Harper Monty'e yaslanarak yürürken konuştu. "Lütfen öyle olsun tanrım..."

Tepeye tırmanmaya başladılar.

En tepeye vardıklarında gördükleri yeşillik ile herkes rahatlamıştı.

Bellamy gözleri dolu bir şekilde vadiye baktı. Daha önce dünyaya indiklerinde yanında Clarke da vardı. Şimdi ise bastıkları kumun altında kemikleri dahi olabilirdi.

Yutkundu. Clarke'ı geride bırakalı 5 yıl olmuştu ve hala bunun pişmanlığını duyuyordu.

Aşağı inmeye başladılar.

İndiklerinde hiç beklemedikleri bir araba sesi duydular.

Hepsi ağaçların arkasına saklandı. Ardından arabayı izlemeye başladılar. Onların aracıydı. Fakat arabadan inen kızı tanımıyorlardı.

Onu izlemeye devam ettiler.

Küçük kız vadideki en büyük haneye doğru ilerlemeye başladı.

O sırada küçük kızın söylediği isimle Bellamy donakaldı.

"Clarke! Meyveler olgunlaşmış toplamaya gidebilir miyiz?"

Tek donakalan Bellamy değildi. Hepsi şok içindeydi.

Ama bunun bir tesadüften ibaret olduğunu düşünüyorlardı.

Ta ki haneden çıkan sarışın kadına kadar.

"Bence bugün göle gidelim Madi. Hava çok sıcak biliyorsun." Dedi sarışın kadın.

Bellamy'nin göz yaşları kadının sesini duyduğu anda boşalmaya başlamıştı.

Raven sarışın kadının yüzünü şokla inceliyor, Monty ise kadının ismini mırıldanıyordu. "Clarke..."

Bu sefer ses isminin Madi olduğunu öğrendikleri kızdan geldi. "Önce bir hikaye anlatsan."

Ardından bir sandalye çekip oturdu. Clarke ise masanın üstüne oturup sordu. "Kimi anlatmamı istersin?"

"Yerin altında gizlenen kız!" Diye bağırdı Madi heyecanla.

Bellamy'nin yüzünde ise acı bir gülümseme vardı. Clarke bu kıza onların hikayelerini mi anlatıyordu?

"Octavia'yı biraz fazla anlatmadım mı sence de?" Diye sordu Clarke kıkırdayarak.

Madi ofladı. "O zaman... Murphy ve Emori'yi anlat! Mükemmel bir çift onlar!"

Murphy ve Emori birbirine ters bir bakış attı o sırada.

"Ya da Bellamy Blake'i anlat! Kardeşini korumak için herşeyi yapan oğlan!" Diye devam etti Madi heyecanla.

Clarke omuz silkti. "Eh Murphy ve Emori benden nefret etse de... Bence de mükemmel bir çiftler. Ee kimi anlatıyorum? Bellamy'i mi, Murphy ve Emori'yi mi?"

"Tabi ki senden nefret etmiyoruz!" Diye sessizce yakındı Emori.

Madi düşündü. Tam konuşacakken gözleri Bellamy'nin gözlerine bakakaldı. "Clarke ağaçların arkasında biri var."

Clarke güldü. "Bu imkansız Madi. Ama eğer ilk senemizde ağaçlardan atlayan dünyalıları anlatmamı istiyorsan tabi ki anlatırım."

Clarke'in ümitsizliği Bellamy'nin canını acıtmıştı.

"O ağaçların arkasındalar Clarke. Bak!" Dedi Madi korkuyla.

Clarke'ın eli cebine gitti. Tek eliyle hançerini, diğer eliyle tabancasını cebinden çıkardı. "5 yıldır dünyada tekiz. Eğer ki şimdi birileri gelip vadimize kadar girmişse onlara buranın bizim olduğunu gösterebiliriz Natblida." Dedi gözlerini kısarak.

Bellamy'nin yüzünde bir gülümseme oluştu. Clarke'ın kararlılığını seviyordu.

Ağacın arkasından çıktı. "Vadinize el koymak gibi bir amacımız yok Prenses."

Clarke Bellamy'e bakakaldı. "Bellamy?" Silahını ve hançerini yere atıp Bellamy'e doğru koşup sımsıkı sarıldı.

O sırada diğerleri de ağacın arkasından çıkmıştı. Teker teker hepsi Clarke'a sarıldı.

"Hiç gelmeyeceğinizi zannetmiştim..." dedi Clarke hüzünlü bir sesle.

Raven gözlerinden yaşlar süzülürken konuştu. "Hayatımızı kurtardığın için teşekkürler."

Clarke gülümsedi. "Tüm evler boş. İstediğiniz yerde kalabilirsiniz."

Herkes başıyla onaylayıp dağılırken Madi de onlara yardım etmek için gitti.

Şimdi sadece Clarke ile Bellamy kalmıştı. "Clarke ben özür dilerim. Seni bırakmamalıydık. Gerçekten çok üzgünüm. Lütfen affet beni."

Clarke samimi bir gülümsemeyle yanıt verdi. "Seninle gurur duyuyorum Bellamy. Sen doğru şeyi yaptın."

Ardından Bellamy'e tekrar sarıldı.

Bellamy gelen rahatlamayla Clarke'a sımsıkı sarıldı. Ayrıldıklarında bu sefer ikisi de mutluydu.

Aynı anda uzanıp öpüşmeye başladılar...

•••

608 Kelime!

Umarım bölümü beğenmişsinizdir!

Hadi bay!

𝘉𝘌𝘓𝘓𝘈𝘙𝘒𝘌 || 𝙊𝙉𝙀-𝙎𝙃𝙊𝙏Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin