𝘉𝘌𝘓𝘓𝘈𝘙𝘒𝘌 || 𝙊𝙉𝙀-𝙎𝙃𝙊𝙏

☆13- Hogwarts Students☆

Abi şimdi oturup size Hogwarts'ı tamamıyla anlatamam ama şöyle diyim Büyücülük okulunda Bellarke.

Medya: Ritta 1310'un çizdiği Hogwarts kütüphanesinde Bellarke
•••

Zaman: 1975
Yer: Hogwarts

Clarke duyduğu seslerle gözünü açtı.

Açtığı anda ise yüzüne yastık yedi. Yastığı fırlatan kişi olan Dorcas yüzünü buruşturdu. "Eee... Kahvaltıya yetişmem lazım. Hadi Octavia!"

Ardından genç kız Octavia'yı çekiştirerek yatakhaneden çıktı.

Yastıklar dağılmıştı. Oda savaştan çıkmış gibiydi.

Şimdi yatakhanede sadece üniformasını giyen Lily, ve hala uyuklayan Marlene ve Clarke kalmıştı.

"Marls! Clarke! Aç kalmak istiyorsanız bilemem."

Lily odadan çıkarken Clarke hala uyukluyordu.

Marlene ise yemek lafını duyduğu anda ayağa fırlamıştı.

"Clarke Griffin! Kalk hadi! Bu cesur zeki öğrenci yemek yemeden ayakta duramaz." Dedi kıyafetlerini giyerken.

Clarke'ın hala uyuduğunu fark ettiğinde asasını çıkardı. Ardından Clarke'a doğrulttu.

"Aquamenti!" Dedi kıkırdayarak.

Clarke sırılsıklam bir şekilde çığlık atarken Marlene de odadan çıktı.

Clarke ise kıyafetlerini kurutup büyük salona indi.

Büyük salona indiğinde Lily ve Octavia'nın arasına oturdu.

Tam karşılarında ise çapulcular oturuyordu. James Potter, Sirius Black, Remus Lupin ve Bellamy Blake.

James Potter yine her zaman ki gibi Lily'i izliyor, Sirius tıkınıyor, Remus ise ders çalışıyordu.

Bellamy Blake ise Clarke'a bakıp duruyordu.

Clarke üzerinde hissettiği bakışlardan dolayı ona döndüğünde ise gözlerini kaçırıyordu.

Clarke; Sirius gibi ilişki uzmanı olmayabilirdi. Ya da Lily gibi her şeyi tekte anlayan bir deha da değildi.

Fakat Bellamy'nin tüm gün onu izlediğini fark ediyor ve bunun normal olmadığını biliyordu.

Kahvaltı bitince Clarke ayağa kalktı. Ders kehanetti. "Acaba bu sene kim ölüyor?" Diye içinden geçirdi Clarke.

Kehanet öğretmeni her sene birinin öleceğini söylerdi. Ve bu sadece öğrencileri derse çekmek için bir yalandı.

Derse girdiğinde Lily, Marlene ve Dorcas'ın etrafı Çapulcularla çevriliydi.

Tek boş masaya oturdu Clarke. Masada ki kehanet küresine baktı Profesör içeri girene dek.

Kapı açıldığında tüm öğrenciler gibi başını kaldırdı. Fakat gelen Kehanet Profesörü değil Çapulculardan Bellamy idi.

Tüm masalara baktıktan sonra tek boş yer olan Clarke'ın yanına oturdu.

Yüzünde munzur bir gülümseme vardı.

Clarke ise sıkıntıyla profesörü bekliyordu. Kehanet çok gereksiz bir dersti.

Profesör Pike içeri girdi ve anında derse başladı.

Fincanları dağıttıktan sonra konuştu. "Fal bakacaksınız."

Clarke göz devirdi. Ardından doldurduğu çayı içmeye başladı.

Yanında ki Bellamy de çayı kafasına dikmişti.