Estella'nın ağzından
Okulu yavaş yavaş tanımaya alışmaya başlamıştım. Derslere de adapte olmaya çalışıyordum. Bizi daha kolay alıştırmak için üst sınıflardan bir sınıfla ortak ödev verilecekmiş. İki kişilik bir grup ödeviymiş sanırım. Bazı kategoriler vereceklermiş biz de birini seçip onu inceleyecekmişiz. Sonra sunum tarzı bir şey hazırlayacakmışız. Detayları öğrenmek için onların sınıfına gidecekmişiz.
İlk haftadan grup ödevi vermek çok saçma geliyordu bana. Bizim bir şeyleri öğrenmemiz ve sosyalleşmemiz içinmiş.
Sınıflarına gittik. Öğretmen boş sıralara oturmamızı rica etti. Hem boş olan hem de tanıdığım birinin yanına oturmak için Timothee'nin yanına geçtim. Beni görünce gülümsedi ve hafif sağa kaydı. Herkes yerleşirken ödevin saçmalığı hakkında biraz konuştuk. Daha sonra öğretmen açıklama yapacağını söyleyince herkes sustu.
Kategoriler müzik, resim, yazı ve film incelemeymiş. Duyar duymaz hayal kırıklığına uğradım hiçbirine yeteneğim yoktu. Genel olarak bir şeye yeteneğim yoktu.
Timothee'ye "Umarım seninle yaparım.Burada biraz da olsa tanıdığım tek kişisin." dedim. Kuralar çekilmeye başlandı. Herkesin adı ve eşi okundu. Perla Allison ile olacaktı. Benim adım sonlara doğru olduğu için heyecanla bekliyordum. Timothee'nin adı hala okunmadığı için benimle olmasını diledim.
Sıra bana gelmişti. Öğretmen "Estella ve Alex " dedi. Bir anda tüm yüzler bana döndü. Niye bana bakıyorlardı anlam verememiştim. Timothee bana doğru yaklaşarak "Hep bu kadar şanssız mısındır?" diyerek sordu. Neden böyle demişti ki şimdi?
Arkamızdaki çocuğun Timothee'ye attığı sert bakışlardan Alex olduğunu anlamıştım. Ve evet biraz ayıp olmuştu.
Herkesin adı okununca öğretmen eşlerimizle konuşarak kategori seçip söylememizi istedi. Herkes yer değiştirmeye başlamıştı. Ben tam kalkacakken Timothee "Dikkatli ol uzak durman gereken kişilerin başında gelen bir isimle ödev yapacaksın" dedi. Çok şaşırmıştım.
"Neden abartıyorsunuz insan falan mı yiyor? İnsan yese bile beni yemezdi bence." diyerek arkaya yanına geçtim. Bize 10 dakika verilmişti ve 6 dakikası gitmişti. Herkes karar vermişti neredeyse biz oturduğumdan beri konuşmamıştık. İfadesizce karşıya bakıyordu. Dayanamayarak "Ne seçeceğiz?" dedim.
Bana şaşırarak baktı sonunda bir duygu göstermişti. "Okulun müzik grubundayım sence ne seçerim?" dedi. "Tek başına seçseydin olurdu ama beraber yapacağız benim müziğim 0" dedim.
Sıkılmışçasına "Ne istiyorsun resim mi inceleyim?" dedi. "Yazı veya film?" dedim. Bir dakikamız kalmıştı. "Yazı seçersen tek başına yaparsın ben de ondan anlamam" dedi. "Bu grup ödeviydi hani?" Sinirlenmeye başlamıştım "Niye iki kelime fazla konuşmuyorsun? Sana yapacağımız ödevi soruyorum beraber yapacağımız ödevi!" dedim.
Birkaç kişinin bize doğru baktığını görüp sesimi düşürdüm. "Tamam ne seçmek istiyorsan seç yaparız tamam." dedi ifadesiz suratını takındı.
Çıldıracaktım bir hışımla gidip öğretmenin önündeki kağıda müzik yazdım. Tüm ödevi tek başıma yapmak istemiyordum. İstiyorsa tüm ödevi kendi başına yapabilirdi müzikte çok iyiymiş ya sonuçta. Tekrar yerime oturdum. Timothee "Ne seçtin?" diyerek sordu Alex'e hiç bakmadan. "Müzik" dedim. Alex tam arkasını dönmüş gidecekken "Neyi nasıl nerede yapacağız?" diyerek sordum. "Bilmem yaparız bir şeyler." dedi. Bu çocuk neden böyleydi.
Neyse sakince dışarı çıktım. Sonraki ders için kitaplarımı hazırlamaya başladım. Dersler bir şekilde geçti. Gün sonu geldi. Allison ödev için Perla ile buluşacaklarını söyledi. Allison işlerini hemen yapmayı severdi. Perla'yı pek tanımıyordum.
Benim de ödeve başlamam lazımdı. Ama hiçbir fikrim yoktu. Onu nasıl bulacağımı bile bilmiyordum. Tek başıma yapmayı düşündüm ama enayi değildim. Ödevi tek yapmak en iyisiydi ama.
Yurt odasına geçip internetten bir şeyler araştırdım ama bir şey bulamadım. En sonunda her şeyi bırakıp uyumaya karar verdim.
Uyandığımda Allison odadaydı. "Nasıl geçti " diye sordum. "Güzel çoğu şeyi hallettik.Sizinki ne halde?" dedi. "Bizimki diye bir şey yok belki benimki olur yakında ancak" dedim. "Saçmalama Estella tek başına bitmez öğretmen çok detaylı istemiş.Biz ikimiz yarısını ancak hallettik." dedi. İşte bu kötü olmuştu. Görürsem konuşurum diye düşündüm. Belki de Timothee haklıydı şanssızdım.
Ertesi gün okulda etrafa sürekli bakındım fakat yoktu. En sonunda prova yaptıkları odada olabileceği aklıma geldi. İçeri girecek kadar cesaretli değildim. Herkes oradan uzak dururken ben giremezdim. Önüne gelip kapıyı tıklattım. İçeriden ses gelmiyordu. Koridordan geçen birkaç kişi bana tip tip baktı. Yanlış bir şey mi yapıyorum niye bakıyorlardı?
Kapı aniden açıldı. Evet buradaymış. Açtığı gibi dışarı çıkıp kapattı arkasından. İçeriyi görememiştim. Şaşkınca "Yapmamız gereken ödev için gelmiştim tek başıma yapamam müzik senin alanın değil miydi zaten?" dedim. İfadesizce "Partide konser vereceğiz onun için hazırlanıyoruz boş proje ödevlerine veya proje arkadaşlarına ayıracak vaktim yok." Bu ne diyordu böyle. Kafayı yemişti sanırım.
Buna minnet edene kadar uyumam yaparım diye düşündüm ve tek kelime etmeden yurda doğru yola çıktım. Bizim kata geldiğimizde koridorda birinin dolandığını gördün bir ileri bir geri gidiyordu. Bu Allison ile kafeteryada gördüğüm çocuktu. Ne yapıyordu burada. Dayanamadım yanına gidip "Birine mi bakıyorsun?" diye sordum. Şaşırmıştı müdürün oğluydu bana hesap mı verecekti. "Öğrenci işleriyle uğraşıyorum.Benim işim bu."dedi. Biraz ileriye gidip belki Allison'u bile sinirlendirecek bir şey sormuştum "Allison ile önceden mi tanışıyorsunuz?" Afallamıştı "Ne ?!Hayır sen Allison'un yakın arkadaşı değil misin,her şeyini sana anlatmıyor mu? "
Bu salak çocuk beni yokluyordu. Ama haklıydı yakın arkadaşımdı ama bir şeyler saklıyordu benden. Cevap vermeden odamıza geçtim. Allison odada yoktu. Aradım fakat açmamıştı. Kapıya çıktığımda o çocuk da yok olmuştu.Akşama kadar verilen ödevleri yaptım. Ruhum daralmaya başlayınca bahçeye çıkmaya karar verdim. Biraz yürüyeyim derken okulun oraya kadar gelmiştim. Canım sıkılıyordu. İlk defa ailemden ve evimden uzaktım. Aynı zamanda yakın arkadaşımla eskisi gibi sürekli takılamıyorduk.
Biraz yürüdükten sonra geri döndüm yurda. Sonunda gelmişti Allison bana birkaç soru sordu kaçamak cevaplar verip konuyu kapadım. Trip attığımı sanıyordu fakat yorgundum konuşacak halim yoktu. Telefonuma gelen bildirim sesiyle ayağa kalkıp telefonu şarjdan çıkardım. Mesaj kaydetmediğim bir numaradandı. Girip mesajı açtım. Mesajda "Yarın okul çıkışı kafeteryada buluşup ödevi yapalım.Sana da uygunsa" çok şaşırmıştım açıkçası. Acaba numaramı nereden bulmuştu. İdareden almıştır herhalde ödev için.Mesajına tamam yazarak yattım.
Ertesi sabah derslerden sonra kafeteryaya gittim orada bekliyordu. Dakik biriymiş demek ki ya da hemen bitsin gitsin derdinde. Bir iki şarkı söyledi onları araştırdık. Ödevin araştırma kısmını çoğunlukla o yaptı. Sunumu benim yapmam üzerine anlaştık. Onun dışında ikimiz de tek kelime etmedik. Nihayet ödevi tamamlamıştık akşam olmuştu fakat. Ben iyi akşamlar dileyip ayrıldım. Yurda vardığımda Allison uyuyordu. Yorucu bir gün olmuştu yatağa yatar yatmaz ben de uyumuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maidstone Academy
Teen FictionFarklı ülkelerden gelen yüzlerce öğrencinin buluştuğu, İngiltere'de bulunan ve uluslararası bir akademi olan "Maidstone Akademisi''nde geçen bu hikayemizde 4 tane ana karakter vardır. 4 ana karakter 4 farklı kişi tarafından kaleme alınıyor ve farklı...