Allison'un gözünden
Çok endişelenmiştim, Estella'ya ulaşamıyordum. Okul çıkışında Tim ile kulüpleri gezeceklerdi. Önce uzun süre gelmeyince Tim ile gezdiğini düşünmüştüm ama Tim biraz önce beni aramıştı. "Estella yanında mı? Kendisi tek gitmek istediğini söylemişti, merak edip aradığımda ulaşamadım. Umarım bir sorun yoktur." Bu sözlerden sonra yaşadığım paniği anlatmaya kelimeler yetmezdi.
Estella telefonunu sık sık sessizde unuturdu fakat bu endişenmeme asla engel olamazdı. Yarım saatten fazladır yağmur yağıyordu; yollar kaygan, dikkatsiz sürücü çoktu. Kötü düşünmemem gerektiğini biliyordum ama kendime engel olamıyorum. Her şey bir yana Estella çabuk üşütürdü. Hastalanmasını asla istemezdim. Şimdiden onu birçok kez aramış, mesaj atmıştım ama ses seda yoktu. Tim de bana mesaj atıp duruyordu. Tam onun bir mesajını cevaplayacakken kapı açıldı.
"Estella! İyi misin ne oldu bu halin ne? Sırılsıklam olmuşsun hasta olacaksın belki de oldun yüzünün rengi gitmiş. Aramalarıma cevap vermedin çok merak ettim. " Sonunda gelmişti ama tamemen sırıksıklamdı. Gidip hemen sarıldım. "Sakin ol iyiyim biraz yürüdüm o kadar." Bu lafı beni iyice delirtmişti. "Sen iyi misin ne yürümesi havayı görmüyor musun?" Yüzü bembeyazdı, üşüdüğü belliydi. Kesin hasta olacaktı. "Tim de merak etti, beraber yürüyormuşsunuz, işinin olduğunu söyleyip ayrılmışsın.Vardın mı diye merak edip aramış ulaşamayınca beni aradı. Ben de iyice merak ettim."
Cevap verecek hali yok gibiydi. Birkaç kıyafet aldı ve duşa girdi. Duşun etki etmeyeceğini ve hastalanacağını biliyordum. Hemen okula gelirken yanımda getirdiğim soğuk algınlığı ilaçlarını, sıcak su torbasını çıkardım. Estella çok sevdiği bir yorganını getirmişti yanında, yıllardır kullanırdı onu. O yorganı da alıp yatağına serdim. Yurdun her katında minik bir mutfak vardı. Geceleri gezmemiz çok iyi karşılanmazdı ama bu önemli bir durumdu.Hemen odadan çıkıp mutfağa gittim ve ıhlamur hazırladım. Tekrar odaya geldiğimde Estella yeni çıkmıştı. Önce biraz itiraz edecek gibi olsa da onu hemen susturup yatağına yatırdım. Banyo düşündüğüm gibi etki etmemişti, hala titriyor ve öksürüyordu. Duşa rağmen hala soğuktu teni. Sıcak su torbasını ayağının altına koyup yorganı üstüne sıkıca örttüm. İlacını da içirttikten sonra zorla da olsa ıhlamuru içirttim, ıhlamurdan hoşlanmazdı ama bunu yağmurun altında dakikalarca gezmeden önce düşünmeliydi.
Kısa bir süre sonra uykuya dalmıştı. Büyük ihtimal bir gün dinlenmesi gerekecekti, yarın okula gidemezdi. Ihlamuru hazırlarken Tim'e de mesaj atmıştım, o da çok endişelenmişti sonuçta. Ona yazdığım mesajıma attığı cevabı şimdi görüyordum. "Ona geçmiş olsun dileklerimi ilet" Mışıl mışıl uyuyan Estella'ya baktım. Anlaşılan yarından önce iletemeyecektim dileğini. Saçına bir öpücük kondurdum ve yavaştan yatağa girdim. Saat geç olmuştu.
Yavaş yavaş gözlerim kapanırken bir mesaj bildirimi geldi. Kimdi bu gece gece? Telefonumun kilidini açınca gördüğüm isimle gülümsedim. Bu saatte ne attığını merak etmiştim. Mesaja girdiğimde bir fotoğraf gördüm. Benim ona önerdiğim kitapla beraber gülümsediği bir fotoğraf atmıştı. Gülümsemem biraz daha büyüdü. Fotoğrafın altında bir not vardı. "İlk kitap bitti, ikinci kitaba başlamak için sabırsızlanıyorum :)"
"Bunca zamandır kitaplarla dalga geçen Damon Salvatore'un kitap aşkı... İnanılmaz." Yazdım ona. Anında görüp tekrar yazmaya başladı. "Ben kitaplara değil beni kitaplarla tanıştıran bir kadına aşığım" Aptal kalbim hızlanmaya başlamıştı yine, utanmıştım işte. Sonra... bir anda deli cesareti yüklendi bana. Ellerim kendiliğinden tuşlara gitti. Son bir cümle yazdım ona. "Ben de kitapların dünyasına ilk adımını benimle atan bir adama aşığım."
Nasıl yazmıştım bunu bilmiyorum, yapmak istemiştim, içimden gelmişti sadece. Silmeye çalışsam da çok geçti, hemen görmüştü. Silmek de istemiyordum açıkçası. Damon cevap vermemişti. Onu yine mi korkutmuştum yoksa? Estella'yı uyandırmamak için sessizce güldüm. Sanırım Damon kalp krizinden gitmişti. Birden telefonumun zil sesi odayı doldurdu. Estella'nın uyanmasını istemiyordum. Hemen odadaki lavobaya attım kendimi. Arayan kişinin Damon olduğunu görünce tekrar sırıttım. En azından kalp krizinden ölmediği kesinleşmişti. Telefonu açtım, bir süre ses gelmedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maidstone Academy
Teen FictionFarklı ülkelerden gelen yüzlerce öğrencinin buluştuğu, İngiltere'de bulunan ve uluslararası bir akademi olan "Maidstone Akademisi''nde geçen bu hikayemizde 4 tane ana karakter vardır. 4 ana karakter 4 farklı kişi tarafından kaleme alınıyor ve farklı...