altmış yedi

41.8K 3.5K 2.5K
                                    

Emre: O nerede?

Emre: Mesaj atıyorum tek tık, arıyorum ulaşılamıyor diyor.

Emre: Yanında mı?

Devrim Çevrimiçi.

Devrim yazıyor...

Devrim: Yanımda.

Devrim: Şarjı bitti, dışarıdayız.

Emre: Bana neden söylemiyor?

Emre: Yanınızda kim var?

Devrim: Arkadaşlar var.

Emre: Erkek arkadaşlar?

Devrim: Sadece erkek arkadaşlar var.

Emre: Nereden inanayım.

Devrim: Allah çarpsın ki.

Emre: Aferin.

Emre: Telefonu ona verebilir misin?

Devrim: Bekle. (20:01)

Devrim: Manyak. (20:03)

Devrim: Çocuğu neden sıkıştıyorsun?

Emre: Oooo Özcan reis.

Emre: Şu an problemimiz sadece bu mu?

Emre: Üç saattir haber alamıyorum senden.

Emre: Hiç mi aklına gelmiyor sevgilim beni merak eder diye?

Devrim: Banyo yapıp film izleyeceğim dedin.

Devrim: Sen bana yazana kadar ben gelirim diye düşündüm ne bileyim.

Emre: Kaç saat film izleyeceğim ulan ben?

Devrim: Emre benimle böyle konuşma.

Emre: Ne yaparsın konuşursam?

Devrim: Tövbe tövbe...

Devrim yazıyor...

Dişlerimi sıkıp o mesajını göndermeden önce hızlı davranarak görüntülü arama kısmına tıkladım. Fotoğrafta Devrim'i görünce bir garip gelmişti.

Birkaç kere çaldı daha sonra görüntü bağlandı. Özcan görüş açıma girince kaşlarımı çattım. O bana bakmıyor yerini değiştiriyordu. Arkadan bir dolu ses geliyordu, nerede olduğu sorusu daha çok beni kuşkulandırmıştı.

"Kaçma kaçma." dediğimde göz ucuyla bana baktı. Evet sinirli görünüyordu.

Gözlerimi devirdim ve müsait bir yere geçmesini bekledim. En sonunda kapıdan dışarı çıktığında aydınlık gidip yerini hafif karanlığa bırakmıştı. Dışarı çıkmıştı.

"Neredesin?" diye sordum direkt. Birkaç adım daha yürüyüp sırtını duvara yasladı ve bakışlarını ekrana çevirdi.

"Yeni bir kafe açıldı. Arkadaşın kafesi, sabah çağırdı ama gidemedik ortalık sakinleşince akşam geldik." diye açıkladı. Açıklaması makul gelirken yüzüne baktım. Aşırı derecede özlemiştim sevdiğimi.

"Ağzını yerim senin." dedim konuyla alakasız bir şekilde. Gözlerini kısıp bana baktı ve ardından birden gülümseyip kafasını iki yana salladı.

"Sen manyaksın ha." dedi ekrana 'sikici' bakışlar atarken.

"Aynen manyağım ne yapacaksın ha?" dişlerimi sıkıp konuştuğumda o da aynı ifadeyle bana bakıyordu.

ERGANİLİ SEVGİLİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin