Emre: Özcan.
Emre: Dün için kusura bakma.
Emre: Tam aklıma gelmiyor ama ben çok saçmaladım.
Özcann: Sıkıntı yok.
Özcann: Benle ilgili bir şey yoktu ama saçma sapan işler yapacaktın.
Özcann: Yaşanıyorsa içme keke.
Emre: Keke demesene, ben senin keken değilim.
Özcann: Ha tamam.
Emre: Neyse, ben daha fazla mesaj atmayayım.
Emre: Rahatsız oluyorsundur.
Emre: İyi günler.
Özcann: Bekle.
Özcann: Konuşabiliriz sıkıntı yok.
Emre: Neden?
Özcann: Nedeni mi olur? Konuşmak istiyorum.
Özcann: Ha tabi sen konuşmak istemiyorsan orası ayrı.
Emre: Ben çok istiyorum.
Özcann: Tamam.
Emre: O zamaan, ne yapıyorsun şimdi?
Özcann: Benim kardeşlerden biri düşüp kolunu incitmiş sanırım.
Özcann: Çıkıkcıya getirdim.
Emre: Oha hastaneye götürsenize.
Özcann: Böyle durumlarda çıkıkcılar daha iyi bakıyor.
Emre: Geçmiş olsun..
Özcann: Eyvallah.
Emre: Özcan ya sen ne zaman İstanbul'a gelebilirsin?
Emre: Seni görmek istiyorum artık.
Özcann: Bilmiyorum, şu anlık zor.
Emre: OFFFF!!!
Özcann: Oflama
Özcann: Napayım ki...
Emre: Kaç gel.
Özcann: Sen gel.
Emre: Bak gelirim ha.
Özcann: Gel, başımla gözüm üstüne.
Emre: Ama oraya gelirsem senden hoşlandığım için ufak bir öpücük alırım.
Özcann: Emre deme böyle şeyler.
Emre yazıyor...
Emre yazıyor...
Özcann: Evlenmeden olmaz.
Emre yazıyor...
Emre çevrimiçi.
Emre yazıyor...
Emre: YA AMA SENİN AĞZINI YÜZÜNÜ YERİM BEN.
Emre: YİYİM Mİ HE?
Özcann: Yavaş ol.
Emre: Yok sen verdin gazı ben daha durmam.
Emre: Senden hoşlanmama alıştın değil mi?
Özcann: Evet, değişik gelmiyor.
Emre: Allah'ım şimdi Diyarbakır'a uçasım geldi resmen.
Emre: Bak dişlerimi sıkıyorum yastık ısıracağım tatlılığından.
Özcann: Benim kardeş fena zırlıyor, sanırsam kolu koptu.
Özcann: Kafam karıştı.
Özcann: Geleceğim ben birazdan.
Emre: Tamaamm..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ERGANİLİ SEVGİLİM
Genç Kız Edebiyatı[TAMAMLANDI] Batı-Doğu çatışması... [texting-metin karışık]