49.Bölüm

1.1K 100 222
                                    

Alarmın sesi odayı doldururken kulaklarımı bir yastıkla kapadım. "Barış kapat şunu." Alarm sesi hâlâ âdeta beynimin içinde yankılanırken sıkıntıyla bir nefes verdim. "Barış!" Gözlerimi açmamla telefonu elime aldım ve yeniden yatağa uzandım. Barış yoktu ki... Onun numarasını açıp etrafa bakınırken arayacak olsam da sonradan vazgeçtim. Ondan vazgeçemeyeceğimi ona hissettirip nasıl olsa affeder moduna girmesini istemiyordum. Zaten ekranda onun ismi belirmişti.

Derin bir nefes alıp bekledim. Telefon uzun uzun çalıp kapanmıştı. Kısa bir süre sonra yeniden çaldığında biraz daha bekleyip açtım. "Güünayyydınn sevgilim. Günaydın güzelim." Sesi oldukça neşeliydi benimkinin aksine. "Barış sen miydin?" "Başkasını mı bekliyordun?" "Yani... Beklediğim özel biri yoktu." "Ben seninle uyanmayı özledim. Çok alışmışım sana..." Derin bir nefes alıp gülümsedim. "Ben hep diyorum Barış sen artık benden vazgeçemezsin." Barış'ın sıkıntıyla verdiği bir nefesi hissedince yatakta doğruldum.

"Sen yeni mi uyandın?" Saate baktığımda başımı iki yana salladım görecekmiş gibi. "Hayır, oldu biraz. Her şey çok güzel ilerliyor. Birazdan arkadaşlarla görüşeceğiz hatta ona hazırlanıyorum." Bir süre sessizlik oluşmuştu. Neden böyle söylediğimi bilmiyordum ama onsuz mutlu olmadığımı bilmesini istemiyordum. "Pek ilgini çekmeyecek ama ben de güzel bir yolculuk yaptım. Bir sorun çıkmadı bir iki saat önce gelip otele yerleştim. Uyudum ama sensiz eksik hissettim sesini duymak istedim."

"Barış..." "Gerçekten bu defa beni umursadığını sanmıştım Nisa biliyor musun? Sanırım şuan aramam hataydı. Görüşürüz Nisa. Sanmıyorum ama benimle konuşmak istersen arayabilirsin." "Ba..." Telefon suratıma kapandığında gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Benim suratıma telefonu kapatamazdı. Elimdeki telefona boş gözlerle bakarken onu kenara bırakıp yüzümü elimle kapattım. "Off Nisa. Tam her şey yoluna girmişti. Ne olur sanki sen de çocuğa iki güzel cümle söylesen..." Onu geri aradığımda fazla çalmadan açmıştı.

"Telefonu yüzüme kapatamazsın. Bu-bu çok kabaca ve kırıcıydı." "Ah özür dilerim Nisa. E sen kapat o zaman ya da ben kapatayım izin verirsen..." Derin bir nefes aldım. "Kapatma Barış. Ya haklısın benim de bir kaç güzel cümle kurmam lazımdı ama..." "Nisa benim senden böyle bir beklentim yok. Sen hiçbir zaman övgüler dağıtan o kız olmadın ben de senden bunu hiç beklemedim." Derin bir nefes alırken sesim biraz titremişti. "Sorun ne o zaman Barış? Ben mi seni aramalıydım?"

"Hayır..." "Sorun ne o zaman Barış? Bana hiçbir şey söylemezsen ben nereden bileceğim hatamı da düzelteceğim. Yapma..." "Sorun ne biliyor musun Nisa? Sanki ben engelmişim gibi gittiğim saniye arkadaşlarınla buluşma ayarlaman... Telefonu açtığında benim aradığımı bilmene rağmen 'sen miydin ya' deyip beni küçümsemen Nisa. Çoktan uyanmış olmana rağmen telefonu ikinci kez çaldığında zar zor açmış olman. Sorun beni hâlâ bir oyuncak gibi görüyor olman." Başımı iki yana sallayıp derin bir nefes aldım. "Oyuncağım değilsin, seni seviyorum Barış."

"Bana bunları söylemene gerek yok. Döndüğümde gözüme bakıp yalandan ya da içten bir gülümseme sunduğunda ben yine salak gibi sana inanıp teslim olacağım zaten Nisa. Çünkü ben aptalın tekiyim!" Bir süre sessizlik oluştu ve bu sessizlik canımı yakmıştı. "Barış... Birine vazgeçilmez olduğunu hissettirirsen ilk senden vazgeçermiş. Ve benden vazgeçmeni istemiyorum." "Biliyorum... Bana bu sözü en iyi şekilde sen gösterdin ve gösteriyorsun da. Eminim ki yıllar sonra biz yine böyle olacağız. Ama sana bir şey söyleyeyim mi? Bir gün beni arayıp bulamadığında değerimi anlayacaksın."

"Hayır. Barış gitmek yok. Yok. Beni kendi ellerinle öldüremezsin." "Gitmiyorum seninleyim." "Gerçekten mi?" "Gerçekten." Derin bir nefes alıp verdim. "Seni seviyorum." "Tamam zorla sana bir şeyler söyletmek istemiyorum. Sana iyi eğlenceler dilerim Nisa. Keyfine bak beni biliyorsun her şeye alınıyorum ben." "Barış... Sana sarılmak istiyorum. Şuan..." Sesim ağlamaklı çıkarken kendimi yatağa bıraktım. "Yalan söyledim, kimseyle görüştüğüm yok. Seni istiyorum. Kalbini kırmak istemiyorum. Benimle mutlu ol istiyorum. Yapamıyorum..."

Sil Gözünün Yalnızlıklarını Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin