Sil Gözünün Yalnızlıklarını

73.Bölüm

İki Gün Sonra Nisa'nın Ağzından ||

Eve geldiğimde kapıyı açıp sessizce evi süzdüm. "Barış?" İçeriye girip biraz ilerlerken gergince etrafa bakınıyordum ki bedenimi saran kollarıyla gülümsedim. "Hoş geldin. Çok özledim seni." Ona döndüğümde dudaklarımız büyük bir tutkuyla sarmışlardı birbirlerini. Beni kucağına alırken ona baktım ve gülümsedim. Duyduğumuz öksürükle irkildim. Dudakları benden uzaklaşırken saçlarını dağıtıp gülümsedim. Başımı boynuna gömerken kokusunu içime çektim bol bol. Bacaklarımı bedenine doladım yeniden.

"Seni özledim." Barış bana bakarken gülümsedim ve dudağına minik bir öpücük kondurdum. Cemaller bize bakarken Barış da bedenimi sıkıca sarıp koltuğa uzanmıştı. Üzerimdeki ceketimi bir kenara atıp başımı göğsüne yasladım. "Ben de seni özledim Nisa." "Abartmayın babako sadece iki gün sürdü." Berkan'a dil çıkarıp Barış'a baktım yeniden. "Sen onlara bakma biz özleyelim birbirimizi aşkım." "Ben seni hep özlerim." "Bana bakın ben yokken uslu durdu değil mi Barış?" Cemal'le göz göze gelince Cemal gülmüştü. "Sap gibi kaldı. Arada Nisa diye ağladı falan." "Çok ağladım arada değil."

"Ya salak ya..."  Barış bana bakarken gülümsedim ve dudağına minik bir öpücük kondurdum. "Babanla karşılaştık. Sonra herkes ona Yağcı diye seslenip duruyor ya sinir oldum. Bana gelince Nisa hanım ona Yağcı. Geldi bana dedi ki bir Yağcı asla kaybetmez. Ama işi ben aldım." Barış gülümserken ben de gülümsedim ve dudağına hızlı bir öpücük kondurdum. "Ben de çıkışta onu buldum ve dedim ki bir Yağcı kaybedebilir ama Nisa Bölükbaşı Yağcı asla kaybetmez." "Yağcı kısmını da söyledin mi gerçekten?" "Söyledim tabii. Babana karşı ezdirir miyim seni oğlum ben? Çok kızdı ama valla ben baya eğlendim. Biraz uzaklaşmak iyi geldi."

"Neler yaptın? Resimlerini gördük. Fazla güzeldin." "Sonra ağladı." "Ya oğlum ssuar mısın artık?" Cemal ve Barış tartışırken gülümsedim. "Niye ağladın?" "Özledim ben çok özledim. İçince de aklıma geldin." "Yalancı..." Cemal araya girerken güldüm. "Çok güzelmişsin resmi kim çekti acaba diye kafayı yedi resmen? Beko zor sakinleştirdi." Barış'a baktığımda başını göğsüme gömüp gülmüştü. "Bana döndün yine." "Elbette sana döneceğim sevgilim." Barış ağlarken önce onu süzdüm sonra gülmeye başladım. "Ya manyak ağlama kalk..." "Kucağımda olan sensin Nisa..." "Aşkım ne oluyor sana? Ben yokken ayarlarınla oynamışlar aşkımın."

Barış'ın saçlarına minik öpücükler bıraktım ve ayağa kalktım. "Üzerimi değiştirip yanınıza döneceğim. Ama sen yakışıklı..." Barış'a parmağımı tehdit eder şekilde tutup gözlerine baktım. "Sen geldiğimde ağlamıyor ol..." Beni başıyla onaylarken gözyaşlarını da silmişti. Berkan ona bakarken derin bir nefes aldım ve gülüp odamıza gittim. Deliydi bu çocuk ya ama seviyordum. Şeytan tüyü vardı adeta... Ortalığı toparlarken gördüğüm kağıtları gergince alıp baktığımda derin bir nefes aldım ve dolu gözlerimle uzunca bir süre baktım öylece. Emin olmak ister gibi defalarca...

Ellerim tirerken yanına gidip hesap sormak istedim ama sonra durdum. Belki kendisi yalnızken söyleyecekti bana. "Barış ben bir duş alacağım sevgilim." İçeriye seslendikten sonra o kağıdı yerine bıraktım ve kıyafetlerimi alıp banyoya ilerledim. Ilık suyun altına girerken derin bir nefes aldım ve gülümsedim. "Biz mutluyuz, biz çok aşığız. Evlilik harika... İşler, arkadaşlar harika. Evet aynen öyle." Bedenim ıslanırken aynı şeyi defalarca düşünüp modumu yükselttim. Barış gibi oturup ağlayacak mıydım? Hayır ben ağlamam. Ben Nisa'yım. Ilık bir duştan sonra kendimi toparladım.

...

"Geldim bakalım." Barış uyurken Cemal'e baktım uzun uzun. "Bu aralar hep böyle, çözemedim." "Yorulmuştur dinlensin..." Onun için bir yastık getirince başını yavaşça yastığa koyup üzerini örttüm. "Ee siz de özlediniz mi beni?" "Hiç özlemedim valla. Sensiz çok rahattım." "Ya Beko ne demezsin..." Ona bakıp yüzümü ekşitirken Cemal gülmüştü. "Ben özledim." "Yaa... Gel sarılalım." Cemal bana sarılacakken Barış beni kendine çekmişti. Güldüm. "O benim." "Sonsuza kadar seninim." Gülümsedim. Barış boncuk gözleri ile bana bakarken derin bir nefes alıp oturmuştu.