30.Bölüm

1.4K 98 325
                                    

Barış'ın Ağzından Devam ||

"Ben de diyorum Barış bir anda ortalıktan neden kayboldu meğer bizim uzun sevgili yapmış." Lale'nin sözleri üzerine Nisa'yı sardım sıkıca. "Nisa öyle sıradan ya da bir anda olmuş bir ilişki değil." "Nisa ile Barış önceden sevgiliydi iki yıl falan birlikteydiler de sonra Nisa gi..." Cemal'in sözünü kesip ben girdim araya. "Ben Nisa'ya karşı bir kaç hata yaptım aramız bozuldu. Sonra annemin hastalığı falan ciddileşince koptuk birbirimizden. Ama işte yeniden buluşunca Nisa'nın çabalarıyla bir araya geldik." Nisa bana şaşkınca bakarken yanağına bir öpücük kondurdum.

"Çok yakışıyorsunuz ama. Barış da çok mutlu." "Teşekkür ederiz Lale'cim." Nisa da bakışlarını benden çekip Lale'ye döndürmüştü. "Teşekkür ederiz." Yüzündeki gülümseme bana da bulaşmıştı âdeta. Tabii Berkan olayı neden değiştirip anlattığımı sorgular gibi bakışlar atıyordu. Cemal ise etrafa bakınıyordu işte. Nisa'yı kendime çekip sıkıca sardım. Bana karşı hâlâ biraz tavırlıydı. Ama elbet gönlünü alırdım onun. Beraber bir kaç kadeh daha içtik. Lale ve Nisa gayet iyi anlaşmışlardı. Nisa'yı uzun zaman sonra benim dışımda birileriyle ve mutluyken görmüştüm. Ve bu iyi hissettirmişti.

Geceyi erkenden bitirmeye karar vermiştik. Bir sonraki basket maçında bizimkileri izlemeleri için çağırmış ve orada toplanmak konusunda anlaşmıştık. Cemal'i Berkanlar eve bırakacaktı. Biz de Nisa ile beraber eve geçecektik. Arabaya binince Nisa bu kez kemerini kendi bağlamıştı. "Yaşamadığımız şeyleri yaşamışız gibi insanlara anlatmayı bırak." "O ne demek şimdi Nisa?" Arabayı çalıştırıp dikkatlice kullanırken Nisa'ya cevap vermiştim bir yandan... "Biz sevgili değilken Defne'ye sevgili olduğumuzu söyledin." "Çünkü öyle dersem bana o anlamda yaklaşmaz diye düşündüm. Senden başka kimseyi istemiyorum." "Ya bugün gördük istemediğini..."

Nisa camı açarken cevap vermedim ve sadece yola odakladım kendimi. "Komşuna da nişanlı olduğumuzu söyledin zaten..." "Sana tek gecelik muamelesi yapılmasın arkandan konuşulmasın diye öyle söyledim Nisa." "Ya konuşulsun. Bırak konuşsunlar sanane! Benim hakkımda ne derlerse desinler Barış. Seni neden ilgilendiriyor ki bu?! Kendine mi yakıştırmıyorsun beni yoksa? Arkasından böyle konuşulan biriyle sevgili olmam korkusu mu bu?!" "Saçmalama ben seni korumaya çalışıyorum." "Koruma beni ihtiyacım yok öyle bir şeye." Nisa'nın evinin önüne gelince arabayı durdurdum. "Geç içeri konuşacağız Barış." Kemerimi çözerken eve doğru ilerlemeye başlamıştık.

Eve girer girmez de tartışmaya devam etmiştik. "Ben sana beni koru diye bir şey dedim mi Barış?! Öyle bir şeye ihtiyacım var mı bana sordun mu?!" "Nisa kötü bir şey yapmışım gibi tepki vermeyi bırak." "Sen de sana muhtaçmışım gibi davranmayı bırak!" "Öyle davranmıyorum Nisa! Gerçekten seven insanlar sevdiklerine bu şekilde ilgi gösterirler. Ah ama pardon ben gerçekten sevmiyordum değil mi?!" Derin bir kaç nefes alıp sakinleşmeye çabalasam da pek etki etmemişti. "Bugün yaptığın o saçmalık neydi? Lale'ye neden yalan söyledin? Niye kendi kafandaki senaryoyu bizim hikâyemizmiş gibi anlatıyorsun ya?!"

Nisa'ya öfkeyle baktığımda o da bana öyle bakıyordu. "Ben kötü bir insanım Barış! Bırak insanlar öyle bilsin!" Nisa'nın bileğinden kavrayıp hırsla onu duvara yasladım. "Hoşuna gidiyor değil mi?" "Neymiş o hoşuma giden şey?" Nisa derin bir nefes alırken onu süzdüm bir süre. "Güçlü taraf olmak, terk eden taraf olmak, muhtaç olan değil muhtaç olunan taraf olmak! Sen iyi ol gerisinin de bir önemi yok! Hoşuna gidiyor değil mi tüm bunlar?! İnsanlar da bunu bilsin istiyorsun. Senin de hayattaki başarın bu. Çoğu kadının ilgisini çeken bir adamı kendine oyuncak etmek... Başka da bir bok bildiğin yok." "Şuan çok ağır konuşuyorsun..."

Nisa derin bir nefes aldığında onu süzüp güldüm. "Özür dilerim benim bu ilişkide öfkelenmeye de hakkım yoktu unutmuşum!" "Öyle bir şey yok Barış, bunu biliyorsun..." "Hayır bilmiyorum Nisa! Bana bunu hiç göstermedin ki..." Nisa gözlerime bakarken derin bir nefes aldım. "Lale'ye öyle söyledim çünkü artık ben yoruldum! Herkes arkamdan neler diyor, nasıl bir zavallı konumundayım biliyor musun sen? Şuan herkesin gözünde bir aptal konumundayım. Herkes Nisa gezdi tozdu hayatını yaşadı sonunda Barış'a dönünce bu aptal Barış da kabul etti diyor. Aptal Barış!" Nisa başını iki yana sallarken bir elim yüzünü sardı.

Sil Gözünün Yalnızlıklarını Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin