Birkaç saat sonra
Beren kıyafetlerini hazırlar hazırlamaz gecenin bir vakti olduğunu umursamayıp yollara düşmüştü. Yoldayken Tolunay' ın durumunu da düşünmeden edemiyordu. Tolunay' ı kaybetme korkusu bedenini sardıkça akan yaşlarına da engel olamıyordu. Korumaya:
- Daha ne kadar yolumuz kaldı?
- 15 dakikaya hastaneye varmış oluruz efendim.
- Lütfen biraz daha hızlı sürer misiniz?
Arabayı süren koruma, başıyla Beren' i onayladı ve biraz daha hızlı sürmeye başladı.
Kısa bir süre içinde hastaneye varmalarıyla Beren, korumaları beklemeden hastaneye girdi. Danışmaya:
- Tolunay Toygan, hangi odada kalıyor?
- Tolunay Bey, 4. kattaki yoğun bakımda kalıyor efendim.
- Teşekkürler, deyip hızla asansöre yöneldi. Asansörün çabucak gelmesiyle bindi ve 4.kata bastı.
Asansör her katta durdukça Beren, beklerken çıldıracağını düşünüyordu. Sonunda 4.kata gelmesiyle hızla asansörden indi. Yoğun bakımın olduğu yere yönelmesiyle yoğun bakımda bir koşuşturmanın olduğunu fark etti.
- Tolunay? Deyip yoğun bakıma doğru koştu. Camın oraya gelmesiyle hemşirelerin Tolunay için koşturduklarını anladı.
- TOLUNAY?! Der demez yoğun bakıma girenlerle birlikte içeri girdi. Tolunay' ın yanına gidip elini tuttu.
- TOLUNAY, BURADAYIM SEVGİLİM! TOLUNAY!
Hemşire, Beren' i durdurup:
- HANIMEFENDİ BURAYA ÖYLECE GİREMEZSİNİZ! ÇIKMALISINIZ?!
- BIRAKIN BENI?! TOLUNAY UYAN?! BENI ÖYLECE BIRAKIP GİDEMEZSİN TOLUNAY?!?!?!
Doktor:
- Hasta hayata döndü.
Beren kendini yere bırakıp hüngür hüngür ağlamaya başladı. Onu tutan hemşire:
- Sevgiliniz iyi hanımefendi. Hayata döndü.
Beren birden gülmeye başladı.
- Evet iyi, daha iyi de olacak. Lütfen onu görmeme izin verin. İki aydır görmüyorum onu. Lütfen, lütfen izin verin?
Hemşire, doktora baktı. Doktor:
- Beş dakika, deyip çıkışa yöneldi. Hemşireleri de onu takip etti.
Beren kendini toparlayıp Tolunay' ın yanına gitti. Elini tutup öptü.
- Buradayım aşkım, senin için geldim. Artık yalnız değilsin, deyip atan kalbine başını koydu.
Tolunay' ın açık bağrını öpüp:
- Ben seni nasıl yalnız bırakmayacaksam, sende beni bırakmayacaksın, deyip tekrar aynı yeri öptü.
Beren, Tolunay' ın kalp atışını ölçen aletin normalden biraz daha fazla ötmeye başladığını duydu. Kafasını kaldırıp ekrana baktı. Korkuyla Yoğun bakımdaki hemşireye;
- BURAYA BAKIN, BURAYA BAKIN!
Hemşire, Beren' in yanına geldi. Hastanın kalp atışlarını steteskop ile dinledi.
- O-o iyi mi?
- Evet iyi. Sadece sizin varlığınız kalp atışını arttırıyor.
- Beni duyuyor mu? Hissediyor mu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR NEFES YETER (Tamamlandı)
ChickLitO kadar şeye rağmen... Aşka... İsmi gibi küllerinden doğmaya çalışan Anka... Gizlice ona eşlik eden ama şuan ki hayatını asla kabul edemeyen Ceyhun... İki ayrı hayat kadınının çocukları olan Ülküm Beren ve Tolunay... İstenmeyen ve onları sürekli d...