12

28 2 0
                                    

Ertesi gün

Eren ailesinden ayrılsada orada bazı tanıdıklardan kendi ailesinde neler olup bittiğinin haberini alıyordu. Son dört senedir abisinin hastanede bitkisel hayatta olduğunu da biliyordu. 

Dün gelen haberlerle abisinin vefat ettiğini öğrenmiştir. Bu dört senenin sonunda abisi nasıl biri olursa olsun ona son kez kardeşlik görevini yapmak için yıllardır gitmediği mahalleye gitmeye karar vermiştir.

Eren, abisinin toprağa verilişini uzaktan sessizce izliyordu. Verilip örtüldüğünü gördükten sonra dönmeye kalktı ki babası ona seslendi. Eren şaşkınlıkla kendisine seslenen babasına döndüğünde en son gördüğü adamdan bambaşka bir adama dönüştüğünü fark etti. Hali; günlerce yemeyen, içmeyen, gecelerce uyumayan bir adam gibiydi.

Eren en güçlü duruşuyla babasına cevap verdi:

- Efendim?

- SEN HANGİ YÜZ İLE BURAYA GELEBİLİYORSUN LAN?! ABİN YILLARCA SENİN YÜZÜNDEN ALDIĞI DARBEYLE HASTANEDE YATTI?!

- Benim yüzümden öyle mi? Ben hiç öyle düşünmüyorum. Çünkü o hale beni sokan sendin, sen ve annemdin. Abime verdiğiniz değerin birazını bana da vermiş olsaydınız zaten burada oğlunuzun cenazesinde olmazdınız.

- SEN HANGİ CESARETLE BUNU BANA SÖYLEYEBİLİRSİN?! BABALIĞI SENDEN ÖĞRENECEK DEĞİLİM?!

Eren sinirle karışık bir kahkahayla:

- Babalık mı? SEN BANA NE ZAMAN BABA OLDUN BE?! HER GÜN DÖVERKEN BABA OLDUĞUNU MU SANDIN?! SANMA, SEN HİÇBİR ZAMAN BENİM BABAM OLMADIN?! BUNDAN SONRA DA OLMAYACAKSIN?!

Nihat, yüzüne vurulan gerçekle yeniden Eren' e elini kaldırdı. Eren korkuyla yüzüne yiyeceği darbeyi bekledi ama o darbe gelmeyince kapattığı gözlerini açtı ve annesinin o kaldırılan eli tuttuğunu gördü.

Annesi:

- YETMEDİ Mİ YAPTIKLARIN?! KOSKOCA ADAM OLMUŞ HALA MI ONA VURMAYA KALKIYORSUN?! BİZİM OĞLUMUZ ÖLDÜ BE ADAM?! İKİNCİ OĞLUNU DA MI MEZARA KOYACAKSIN HA?!

Nihat:

- OĞLUMUZ ONUN YÜZÜNDEN ÖLDÜ ZEHRA?! ONA VURMAYACAĞIM DA KİME VURACAĞIM?!

Zehra:

- MEZARDAKİ DE SENİN CANINDAN, KARŞINDAKİ DE?! VUR, BUNDAN SONRA SANA BAKACAK BİR ZEHRA OLACAK MI GÖR?!

Nihat sinirle:

- EEHHH?! SEN KENDİNİ NE SANIYORSUN BE KADIN?! Deyip herkesin önünde Zehra' nın suratına bir tokat attı.

Eren endişeyle annesine baktığında, annesinin dudağından akan kanı görmesiyle babasına vurmaya kalktı ama annesi onu durdurdu.

- Bırak, böyle bir adam için kendine zarar vermeye değmez, deyip Eren' in kolundan tuttuğu gibi ilerletmeye başladı. Nihat:

- ZEHRA, BURAYA GEL?! ZEHRA?!

Zehra arkasını dönüp:

- BUNDAN SONRAKİ YALNIZ HAYATINDA BAŞARILAR NİHAT BEY?! Deyip parmağındaki alyansı çıkarıp Nihat' ın suratına fırlattı. Nihat:

- ZEHRA?!

Zehra:

- Artık Zehra yok Nihat, senin için öldü. Artık bundan sonra oğlu için yeniden doğacak başka bir Zehra var.

Zehra, Eren ile ilerlemeye devam etti. Mezarlığın çıkışına geldiklerinde hala şokta olan oğlunun yüzünü okşadı.

- Her şey için özür dilerim oğlum. Özellikle o herifin sana yaptıklarına göz yumduğum için gerçekten çok özür dilerim. (oğlunun hala konuşmadığını fark eden Zehra, oğlunun yüzünden elini çekti) Senden beni bu kadar çabuk kabul etmeni beklemiyorum tabi. Ama artık o herifin yüzünü görmek istemiyorum. Neyse, kendime bir yer bulana kadar komşulardan birinde kalırım. (Zehra cebindeki telefon numarasının yazılı olduğu kağıdı çıkarıp Eren' in eline bıraktı) Ne zaman ihtiyacın olursa beni arayabilirsin oğlum, deyip uzaklaştı.

BİR NEFES YETER (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin