BİR NEFES YETER (Tamamlandı)

87

Gökay Azatoğlu (25)

Gökay duyduğu sözlerle kalakaldı.

Nihal, oğlunun hala gitmediğini fark etmesiyle:

- Agah ile, ablamla olan ilişkisini öğrenmeden önce ailelerimize yalan söyleyip bir gece birlikte kalmıştık. O akşam Agah çok içmişti ama ben o kadar içmemiştim. Onu odaya götürdükten sonra bana yaklaşmaya başladı. Bende karşılık verince olan olmuştu. Sabah olduğunda kısa süreli bir pişmanlık yaşamıştım ama birkaç hafta içinde evleneceğimiz için pek umursamamıştım. Bir hafta sonra ablamla olan ilişkilerini öğrenince ona hesap sordum. Bana o gece yaptıklarının büyük bir hata olduğunu söyledi. O gecenin hata olmadığına kendimi inandırmak istedim. İnandırdım da. Bizim nişanımız bozulduktan bir süre sonra da ablam ile Agah' ın gizlice evlenip kaçtığını öğrendim. Birkaç yıl önce de Zafer, Agah' ı kızıyla görmüş. Bu da demek oluyor ki senin bir kız kardeşin var.

Gökay annesini daha fazla dinlemeye dayanamadı ve yanından kalktığı gibi evden çıktı. Annesinin arkasından seslenmesini umursamadı bile.

Gökay, kendini evlerinin yakınındaki parka attı. Cebindeki telefonu çıkarıp sevgilisini aramaya başladı. Sıla onu meşgule atınca yalnızlığıyla baş başa kaldığını anladı. Uzun zaman sonra yanağından bir damla yaş aktı. Oysa en son lisenin ilk yıllarında ağlamıştı.

Gökay duyduklarının ağırlığıyla yaşlarını serbest bıraktı.

Bir iki saat kadar ağladıktan sonra karar verdi. Agah denen kişiye annesinin yaptıklarının hesabını soracaktı. Aile dostları olan polis arkadaşını aramaya karar verdi. Telefonunu eline almasıyla Sıla' nın aradığını gördü.

- Üzgünüm Sıla, şimdi sırası değil, deyip sevgilisinin aramasını meşgule atıp polis arkadaşı Egemen'i aramaya başladı.

Egemen kısa sürede açıp:

- Efendim Gökay?

- Nasılsın Egemen?

- İyiyim kardeşim sen nasılsın?

- Bende iyiyim. Bana yardım eder misin?

- Yardım edebileceğim bir şey ise tabi ki.

- Bana Agah Yükseliş ' in adresini bulur musun?

- Agah Yükseliş mi? Hayırdır kardeşim, onunla ne işin var?

- Kişisel bir mesele.

- Kişisel bir mesele?

- Kötü bir şey yok merak etme. Sadece adresini istiyorum.

- Kardeşim, Agah Yükseliş öleli birkaç yıl oldu.

- Ö-öldü mü?

- Ki yaşasaydı da Türkiye' nin en meşhur savcısının adresini sana veremezdim.

- Savcı mıydı? Eşi? Eşinin adresini ver.

- Agah Yükseliş ve eşi aynı gün vefat etti.  Onu da bulamazsın.

- O-o da mı?

- Evet.

- Sanırım kızları varmış. O yaşıyor mu?

- Evet ama ne yapacaksın? Onu söyle bana.

- Benim o kıza ulaşmam gerekiyor. Lütfen Egemen? Lütfen bana adresini ver. O-o benim... benim kız kardeşim.

- Bu hiç doğru değil, biliyorsun değil mi? Mesleğim elimden bile alınabilir.

- Söz adını vermem Egemen. Yeter ki adresi ver.