108

10 1 0
                                    

Eren, çocuklardan dolayı, uzun zamandır eşiyle vakit geçiremediği için, Ceyhunlardan önlerindeki haftasonu için çocuklara bakmasını rica etmiştir. Ceyhun ve Anka da seve seve Eren' in ricasını kabul etmiştir.

Eren, bugününün sevgililer günü olduğunu bildiği için Elvan ile uzun zaman önce gittikleri evi süslettirmiştir.

Elvan geldikleri evi görmesiyle merakla:

- Sanki buraya daha önce gelmiştik?

- En son Yağız doğmadan önce gelmiştik desem?

O günü hatırlamanın heyecanıyla:

- 6 yıl önce kaçtığımız ev burası.

- Evet sevgilim, deyip arabadan indi.

Elvan da Eren' in ardından arabadan inip yanına gitti:

- Ama buraya ne olmuş? Bıraktığımızda böyle değildi.

Eren valizleri bagajdan çıkarırken:

- Tuna doğduktan bir süre sonra burayı yenilettirdim. Yazın geliriz diye.

- Ne zaman bitti yenileme? Bilseydim yazın gelirdik buraya.

- Daha iki ay oldu biteli.

Elvan gülümseyip:

- Gelemezmişiz zaten, dedi ve valizini alıp heyecanla eve doğru ilerledi.

Eren, eşinin bu çocuksu sevincine gülümseyip onu takip etti.

Elvan açmak için evin kapısına yöneldi açılmasıyla evi kaplayan rengarenk led ışıklarıyla göz göze geldi. Tavanda uçuşan balonları da görünce gülümsedi. Evin içinde ilerlerken led ışıklarının aralarında çocukların ve kendilerinin fotoğrafları olduğunu fark etti.

- Burası çok güzel olmuş.

Elvan dar koridorunda salondaki gibi olduğunu görmesiyle valizini bırakıp oraya doğru ilerledi. Sanki o yolun sonunda bir şey varmış gibi hissetmişti.

Bütün led ışıklarını takip etti ve alt kata inen bir merdivenin oraya geldi. O merdivende ışıklanmış olduğu için merdivenlerden inmeye başladı.

İndikten kısa süre sonra kapalı alandaki büyük havuzla karşılaştı. Havuzun diğer tarafında ise "Sevgililer günümüz kutlu olsun eşim.." yazılı bir pankkart vardı. Şaşkınlıkla ağzını kapatıp:

- Bugün sevgililer günü...

Eren, kollarını eşinin beline sardı, boynundan öpüp:

- Sevgililer günümüz kutlu olsun canım eşim...

Elvan eşinin belindeki ellerini sarmalayıp sırtını göğsüne yasladı.

- Kutlu olsun sevgilim. (Eşinin yüzüne bakıp) Ama ben sana hediye almadım onu ne yapacağız?

- Sen bu iki günü benimle doyasıya geçir ben başka bir şey istemiyorum.

- Doymak zor olacak ama seve seve.

Eren hafifçe ilerleyip eşinin elinden tuttu.

- O zaman yerimize geçelim.

- Sanırım su ilerideki minderli ortamdan bahsediyorsun.

Eren gülümseyip başını onaylar anlamda salladı.

Kısa süre içinde minderlerin oraya vardılar. Oturduktan sonra Eren eşinin başını omzuna yaslayıp onu sarmaladı.

- Sessizlik ve huzur... en sevdiğim iki kelime.

Elvan gülümseyip:

- Oğullarımızdan şikayet ettiğini mi seziyorum?

BİR NEFES YETER (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin