BİR NEFES YETER (Tamamlandı)

74

Yemekte

Anka ve Ceyhun, başta olmak üzere bütün herkes restauranttaydı. Yemeğe başlamadan önce koyulan içeceklerle Anka:

- Sanırım bir konuşma yapmam gerekiyor. Öncelikle hepinize Ceyhun ile davetimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. (Harun' a) Size de yaptıklarınız için ayrıca teşekkür ederim. 

Harun:

- Ben hiçbir şey yapmadım kızım. Ama yine de rica ederim.

Anka gülümseyip konuşmasına devam etti.

- Bir süredir yaşadıklarımızdan dolayı daha önceki günler gibi bir araya gelemez olduk. Sidal ve Bedirhan çocuklarıyla vakit geçirirken, Elvan ve Eren kendi yuvalarını kurdu derken hepimiz bir yerlere dağıldık. Tabi ki herkesin bir hayatı var ama arada sevdiklerimizle vakit geçirmek de iyi oluyor. Hepimizin bildiği gibi hayat çok kısa, bugün birimiz varken diğerimiz yarın olamayabiliyor. Bu yüzden, daha nice birlikteliklere, deyip kadeh kaldırdı. 

Herkes Ankaya eşlik etti. Ceyhun garsona yiyecekleri dağıtmasını söyledi.

Yemekler geldikten bir süre sonra sohbetler eşliğinde yenilmeye başlandı. 

Bu yemek sayesinde Ceyhunların Harun hakkındaki fikirleri de değişmeye başladı. 

Sidal, Koray' ın ağladığını duymasıyla onu kucağına aldı. Bedirhan' da oğlunun saçlarını okşarken:

- Acıktın mı oğlum?

- Yemek saati geldi, (masadaki herkese bakıp) müsaadenizle doyurmalıyım.

Harun:

- Müsaade senin kızım.

Zehra:

- Götür kızım aç kalmasın yavrucak. 

Bedirhan:

- Benimde gelmemi ister misin canım?

- Yok canım yarım saate gelirim. 

Bedirhan:

- Çok geç kalma. 

Sidal başıyla eşini onaylayıp restaurantın arkasındaki bebek bakım odasına gitti.

Ayliz merakla Eren, Elvan ve Bedirhan' a bakıp:

- Evlilik nasıl bir şey? 

Elvan:

- Neden sordun?

Ayliz:

- Annemle babam ben çok küçükken ayrıldı da pek bilmiyorum. 

Eren:

- Emir, kardeşim? Ayliz' e evlilik teklifi ettin de haberimiz mi yok?

Emir:

- Ben bir şey yapmadım kardeşim. (imayla) Henüz...

Tolunay:

- Bu düşündüğün anlamına gelir. 

Emir:

- Belki...

Ayliz:

- Daha yeniyiz, acelemiz yok. Sadece merak ettiğim için sordum.

Elvan:

- Valla canım, ben bir evlilik biliyorum ama hiç öyle bilinen evliliklerden değil. 

Ayliz:

- Nasıl yani? Eren ile evlendiğine pişman mısın?

Elvan:

- Hayır asla. Benim bahsettiğim evlilik, annem ile babamın evliliğiydi.