109

10 1 0
                                    

İki hafta sonra

Ceyhun, Bedirhan, Eren ve Tolunay mekanda oturmuş işler hakkında konuşuyorlardı.

Sidal ve Anka, Uraz için kıyafet alışverişindeyken Beren ve Elvan, evde çocuklarla takılıyordu.

Sidal, sanki hamile kendisiymiş gibi Uraz için bakılan bütün kıyafetlere:

- Ayy bunuda alalım mı Anka? Oğluşunuza çok yakışır.

Anka gülümseyip önündeki alışveriş arabasını gösterip:

- Sidal gereken her şeyi aldık daha ne alacağız? Şu an sanki benim bebeğime değil, senin bebeğine kıyafet bakıyoruz.

- Aman! Gıcık. Alsan ölürsün değil mi? Benden bu saatten sonra bebek çıkmaz.

- Alırım almasına ama gerek yok güzelim. Eren' in ve Tuna' nın bir sürü bebeklik kıyafeti var. Hem senden neden bebek çıkmazmış? Hâlâ adet olduğunu sanıyordum.

- Korayın ölümünü anca kabullendim. İkinci bir çocuk için henüz hazır değilim. Belkide kesilmiştir, çünkü neredeyse iki aydır adet olmuyorum.

- Gebelik testi yaptın mı hiç?

Sidal güldü.

- Yok canım daha neler? Bedirhanla artık korunuyoruz.

- Artık korunuyorsunuz. Korunmadığınız zaman da olmuş demektir bu.

Sidal şüpheyle Ankaya baktı.

- Anka deme öyle.

- Yahu neden? İlk çocuğun olsaydı, korktuğundan bu tepkiyi verdiğini düşünürdüm. Ama ilk çocuğun da olmayacak ki.

- Olabilir mi dersin?

- Bunu ben bilemem ki, sen bilirsin.

Sidal bir süre sustu. Sustuktan sonra:

- Korayın ölümünden sonraki ilk birlikteliğimizde korunmadık, ondan sonraki birkaç birliktelikte daha. (İsyanla) Ooof! Olabilir.

Anka, Sidalin elindekileri bırakıp:

- Hadi gel şu aldıklarımızı ödeyelim, sonra eczaneye geçeriz.

- Peki, tamam, deyip alışveriş arabasını Anka' nın elinden aldı ve birlikte kasaya doğru ilerlediler.

Uraz için alınanlar paketlendikten sonra alışveriş merkezinde çıkıp ilerideki eczaneye doğru ilerlediler.

Sidal, eczaneye yönelmek üzere olan Ankayı durdurdu. Anka:

- Ne oldu canım?

- Hamileysem bile öğrenmeye hazır değilim.

- Saçmalama Sidal. Hamileysen bebeğin sağlığı için ilaçlar alman gerekebilir. Ki -ebilir değil, gerekiyor.

- Biliyorum ama işte... hayal kırıklığınada uğramak istemiyorum.

- Sidal...

Elindeki koliyle gelen eczane görevlisi kapının önünde duran kadınlara:

- Bir şeye mi ihtiyacınız var?

Anka ve Sidal, tanımadıkları sese döndü. Anka, Sidal' in koluna girip:

- Evet... demişti ki birden siyah minibüs arkalarında durdu ve Sidal ile Ankayı bayıltıp minibüsün içine aldılar. Tabi Ankalarla konuşan kadını da yaralamayı unutmadılar.

Silâh sesiyle herkes yaralı bayanın yanına geldi. Kadın yaralı olmasını umursamayıp gördüğü plakayla polisi aramaya başladı ve kaçırılan kadınları ihbar etti.

BİR NEFES YETER (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin