( İkinci kısım 1. Bölüm )
DİLAN
" Tamam Rüya teyze, teşekkür ederiz haber verdiğin için. "
Telefonu kapatıp Cansu'nun beklenti dolu gözlerine baktım. Rüya teyzeyle konuştuğumu görünce tırnağına sürdüğü ojeyi bırakıp bana dikkat kesilmişti.
" Eee ne olmuş ? "
" Berktuğ ile Göktuğ buraya geliyorlarmış, cezaları bitmiş. "
Bir çığlık atıp boynuma atlayınca gözlerimi devirdim. Uzun zamandır beklediği şey olduğu için bu haklı sevincine bir şey diyemiyordum.
" Senin yüzünden boyun fıtığı olucam kızım ya. Bir rahat dur. "
Kollarını boynumdan çözmesinee rağmen hala yerinde duramıyordu. Rüya teyzenin bunu bize haber vermesi mükemmel olmuştu. Onların oyununu bittiği yerde bizim ki başlıyordu.
" Her şey hazır değil mi ? "
Başını onaylarcasına salladı. Gülümsedim. Buraya gelirken ne düşündüklerini bilmiyordum. Ama görecekleri şeyden hoşlanmayacakları kesindi.
" Sence bizi gördüklerinde ne yapacaklar ? "
" Görürsün, ama bu sefer gördüklerinden hoşlanmayacakları kesin. "
Yataktan aşağı inip kendi odama geçtim. Cansu'ya bir saat içinde hazır olmasını söylemeyi unutmadan.
Bir saat sonra Akdeniz üniversitesinin bahçesinin ortasında oturuyorduk. Ben Hakan, Cansu ve Murat şeklinde. Hakan ve Murat tiyatro kulübünden arkadaşlarımızdı. İlk geldiğimiz zaman onlara yaşadıklarımız anlatınca çok üzülmüşlerdi. Sonra Rüya teyze bizi aramıştı ve artık bizim tarafımızda olduğunu,oğullarının iyi bir dersi hak ettiğini söylemişti. Aynı zamanda istediğimizi yapabileceğimizi, ondan izin çıktığını söylemeyi unutmadan. Buraya gelmeyi istediklerini duyunca da Hakan ve Murat plan yapmıştı. Şu anda o planı işleme almaya başlamıştık.
" Bakın kızlar, ne söylersek kahkaha atıyorsunuz. Kolumuzu omzunuza atarsak falan sesinizi çıkarmıyorsunuz. "
" Öpmeye falan kalkta ağzına sıçayım, " dedim gözlerimi sinirle kısarak. Hakan bana uzaktan bir öpücük atınca gözlerimi devirdim.
" Saat üç yönünde büyük tehlike var, " diye mırıldanan Cansu ile oyun başlamış oldu. Hakan bir şeyler anlatmaya başladı. Saçma sapan bir şeydi, ama biz gülüyorduk. Hakan susuyor, Murat konuşmaya başlıyordu. Bir ara dikkatim dağıldı ve gözlerimi etrafta gezdirmeye başladım. Ama hala gülmeyi ihmal etmiyordum. Gözlerim Berktuğ'nun gözleri ile buluşunca öylece kaldım. Dudaklarımdaki gülümseme yerinde dondu. Ta ki Hakan kolunu omzuma atıp, saçlarımı karıştırana kadar.
Gülümseyerek " Şu yüz ifadeni düzeltmezsen her şey açığa çıkacak. " dedi.
" Ah, hayır ! "
Cansu'ya kaşlarımı kaldırarak baktım. Arkamda bir noktaya kitlenmişti. Buradan da onların arkamızda olduğu sonucunu çıkartmak zor değildi.
" Selam kızlar ! "
Allahım ! Sesini bile özlemiştim. Neredeyse bir yıl geçmişti, sesi hiç mi değişmezdi bir insanın ? Arkamı dönmeye korktuğumdan öylece kaldım.
" Yanında erkek olan kızlara selam verilmez, hala öğrenemedin mi ? "
Murat, Cansuyu kendine doğru çekerken böyle demişti. Arkamızdan sesli bir nefes alış veriş duydum. Hayır, dönmeyecektim. Ona bakarsam ne yapacağımı bilmiyordum çünkü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIR ZİNCİRLERİNİ
General FictionYaşadığı şehirden babasını öldürüp ayrıldığında başına neler geleceğini bilmiyordu. Hele 4 erkeğin birden kendisiyle ilgili planları olduğunu duysa aklını kaçırabilirdi.