Yataktan bir homurdanma gelince incinen bileğimi tutarak ayağa kalktım. Kimin benim yanımda yatmaya cesaret ettiğini bilmiyordum. Yatağa bakınca ise derin bir soluk çektim ciğerlerime. Boşuna yaygara koparmış ve boşuna bileğimi incitmiştim. Buğlem huzurlu bir şekilde benim yatağımda yatıyordu. Saate baktığımda kaşlarımı çattım. Neden bu kadar erken gelmişti ? Ve buraya kadar nasıl tek başına gelebilmişti ? Onu uyandırmaya kıyamayarak yerimde kıpırdandım. Gerçi onu uyandırmak kolay değildi. Yataktan büyük bir gürültü ile düşmeme rağmen uyanmamıştı. Üstüne battaniyeyi çekerek odadan çıktım. Bileğim hala zonkluyordu ve hafif hafif morarmaya başlamıştı. Birinden kurtulamadan diğer derdim başlıyordu. Aşağı inen merdivenleri büyük bir hızla indim. Öyleki başımdaki ağrının yeniden başıma girmeye başladığını hissetmiştim. Yüzümü buruşturarak adımlarımı yavaşlattım. Salondan sesler geliyordu. Adımlarımın seslerini en aza indirgeyerek salonun kapısına geldim. Ne konuştuklarını merak ediyordum. Ama en önemlisi benim hakkımda konuşup konuşmadıklarını merak ediyordum.
" Bu sefer olmaz. Bu sefer izin vermeyeceğim. " Berktuğ'un sesi olduğundan emin olduğum sesle nefesimi tuttum. Ne hakkında konuştuklarını bilmiyordum ama birşeyi paylaşamadıkları belliydi. Konuşmanın başını kaçırdığımdan ne konuştuklarını tahminde edemiyordum.
" Neden olmasın ? " Göktuğ Berktuğ'un aksine gayet sakindi. Ya da sesi öyle geliyordu. Bilmiyordum. Açıkçası Göktuğ'uda tam olarak tanımıyordum. En azından Berktuğ kadar. Çünkü ona karşı bir ilgim olmamış, hareketlerini incelemek zorunda hissetmemiştim kendimi.
" Sana her zaman izin verdim Göktuğ. Her zaman ! Senden sadece bir kere birşey istiyorum tamam mı ? Bu isteğimi sorgusuz sualsiz yerine getirsen olmaz mı ? Kimi istediysen yolunda çekildim. Ama gerçekten yoruldum artık ve Dilan konusunda yolundan çekilmeyeceğim. " Nefesim ciğerlerimi yakarak dışarı çıktı. Benim hakkımda mı tartışıyorlardı ? Paylaşamadıkları şey ben miydim yani ? Odaya girmek için niyetlendim ama bir ses yerimde kalmamı sağladı.
" Sizce bu kararı Dilan'ın vermesi gerekmiyor mu ? Kızdan öyle birşeymiş gibi bahsediyorsunuzki ! Sanki o size alınan bir oyuncakmış ve bir ucundan sen, diğer ucundan sen tutmuş çekiştiriyormuşsunuz gibi ! Ama en önemli kişinin fikrini almayı unutmuşsunuz. Hiç sordunuz mu o kıza ? " Odada olduğundan bile haberimin olmadığı Batuhan konuşmak için o anı seçmişti. Bana göre içeride mantıklı düşünende bir tek o vardı. Benim hakkımda olan bir kararı bana sormadan tartışıyorlardı. Duruşumu dikleştirdim ve yüzüme ifadesiz bir maske taktım. Odadan içeri girdiğimde üçüde bana döndü ve Berktuğ'un nefesinin kesildiğini belli eden o sesi duydum. Ama birşeyden haberim yokmuş gibi davranmaya kararlıydım. Kaşlarımı kaldırıp sırayla üçüne baktım.
" Neden birden sustunuz ? " Berktuğ yutkunarak diğerlerine baktı. Kendisi birşey uyduramamış onların uydurmasını bekliyordu. Göktuğ alnını ovarak ayağını sallamaya başladı.
" Bir arkadaşımıza sürpriz yapacaktıkta, senin duymanı istemedik. " Eğer konuşmayı duymamış olsam ve bana bunu söylese muhtemelen oturur ağlardım. Bu nasıl bir açıklamaydı böyle ? Sanki ben ağzı gevşek biriymişim gibi...
" İyi duymam o zaman. Bende su alıp tekrar odama geçeceğim. " Mutfağa doğru giderken tak diye bir ses gelince arkama döndüm. Göktuğ kafasını tutarken, Berktuğ ellerinden birini tutuyordu. Batuhan ise gülmemek için kendini zorluyormuş gibi duruyordu.
" Ne vuruyorsun ya ? " Berktuğ omuzlarını silkerek kardeşini duymazdan geldi. Gayet rahat hareketlerle ayaklarını önündeki masaya uzatınca kaşlarımı çattım.
" İndir ayaklarını oradan. İnsanlar orada yemek yiyor. " Ayaklarını geriye çekip yere koydu. Bir yandan da homurdanıyordu ama onu dinlemeyerek mutfağa gittim. Bİr bardağa su koyup arkamı döndüğümde Berktuğ ile karşılaşıp elimdeki bardağı yere düşürdüm. Bardak gürültüyle parçalarına ayrılırken bende Berktuğ'a sinirle söylenmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIR ZİNCİRLERİNİ
General FictionYaşadığı şehirden babasını öldürüp ayrıldığında başına neler geleceğini bilmiyordu. Hele 4 erkeğin birden kendisiyle ilgili planları olduğunu duysa aklını kaçırabilirdi.