Şarkıyla okumanız tavsiye edilir. İyi okumalar.
" Teşekkür ederim. " dedim sınıfa girdiğimiz anda. Berktuğ gözlerimin içine bakıp gülümsedi. İçimde doğan gülümseme isteğini zorlukla bastırdım. Bana bu şekilde davranılmasına alışkın değildim, kötü sonuçları olup olmayacağını bilmiyordum. Belki de kardeşiyle Berktuğda iş birliği içindeydi ama bana yardım ediyormuş gibi gözüküyordu. Bunun olmadığını nereden bilebilirdim ki ?
" Önemli değil ama bir öpücük daha iyi olurdu ya. " Sırıtarak söylediklerine gözlerimi devirdim. Bu çocuk akıllanmayacaktı.
" Rüyanda canım, rüyanda. "
" İnan bana rüyalarımı duymak istemezsin. " Gözlerim dediklerinin etkisiyle iri iri açıldı. Kaşlarımı çatıp üzerine yürüdüm.
" Ne demek istiyorsun sen ? " Kahkaha atarak geri çekildi.
" Niye yanlış anlıyorsun ama ? Ben rüyalarımda örümcekler filan görüyorum, duymak istemezsin diye düşündüm. " Düşünürken kaşlarımı kaldırdım, yalan söylediğinden neredeyse emindim. Yine de fazla uğraşmamaya karar vererek içimi çektim.
" Peki o zaman, tekrar teşekkürler ben sınıfa geçeyim. " Birşey demesine fırsat vermeden arkamı dönüp sınıfa ilerledim. İçeri girdiğimde elini kaldıran Selin'e başımı eğerek selam verdim. Sırama oturup başımı yaslayacağım sırada , sıranın üzerinden bir defter olduğunu gördüm. Benim değildi ama üzerinde benim adım yazıyordu. Etrafa baktım ama herkes kendi işiyle meşguldü. Defteri açıp içindeki sayfalarda gezindim. Son sayfa hiçbir sayfada yazı yoktu. Son sayfada ise bir adres yazılıydı. Sıraya yeni gelen Batuhan'a dönüp " Bunu sıraya kim bıraktı biliyor musun ? " diye sordum. Başını iki yana sallayıp sıraya oturdu. Defterin üstündeki etikete bakıp kaşlarını çattı.
" Ben defter senin sanıyordum. Üzerinde adın yazıyor. " Etrafına bakıp kaş çatışını daha fazla derinleştirdi. " Hem Cansu da okuldan eve geçti. Seninle uğraşan başka birisi mi var ? " Kendi işime başkasını bulaştırmayı istemediğimden başımı iki yana salladım.
" Hayır, defterim kaybolmuştu da kim bulduysa teşekkür edecektim. " İnanmadığını belli edercesine başını salladı ama birşey söylemedi. Akıllı çocuk ! Defteri tekrar elime alıp bakmaya başladım. Son sayfadaki adrese geldiğim zaman durdum ve yazıyı inceledim. Bu yazının kime ait olduğunu bilirsem belki de benimle oyun oynayanın kim olduğunu bulabilirdim.
" Orada ne işin var ? " Arkamdan gelen sesle o tarafa döndüm. Ne dediğini ya da söylediği şeyi bana mı söylemek istediğini anlamadığımdan kafamdaki soru işaretleri çoğalmıştı.
" Efendim ? "
" Diyorum ki orada ne işin var ? Eski bir fabrikanın adresi orada yazan. " İçime dolan kuşku tohumları hemen yeşermeye başlamıştı.
" Peki bunu sen nereden biliyorsun ? " Geriye yaslanarak rahat bir pozisyon aldı. Elini önündeki saçlarını geri götürmek için kullanıp bacağına koydu.
" Çünkü orası bizim eski fabrika. Ama babam sonradan yerini değiştirdi. Orada çok fazla... Nasıl desem... Kötü insan var. " Dudağımı ısırıp söylediklerini kafamda tarttım. Aslında doğru olabilirdi. Düşüncelerimi bölen tekrar onun sesi oldu.
" Peki sen söyle bakalım, orada ne işin var ? "
" Defterim kaybolmuştu, bugün bulduğumda içinde bu adres vardı. " dedim gözlerimi kaçırarak. Gözleri arkamda bir noktaya sabitlendiğinde geriye döndüm. Göktuğ büyük bir sinirle sınıfa girip Cansu'nun çantasını topladı ve geldiği gibi birşey söylemeden sınıftan çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIR ZİNCİRLERİNİ
General FictionYaşadığı şehirden babasını öldürüp ayrıldığında başına neler geleceğini bilmiyordu. Hele 4 erkeğin birden kendisiyle ilgili planları olduğunu duysa aklını kaçırabilirdi.