Başlığı yazıp beş on dakika boş ekrana baktım şakasız evuocwhqexij NE ARA FİNALE KADAR GELDİK YA NE ARA???
Buraya kadar benimle geldiğiniz için çok teşekkür ederim, nasıl ifade edebilirim bilmiyorum ama benim için inanılmaz değerli bir şey bu :)))
Çok duygusala bağlamadan bölüme geçeyim, diğer final partında bolca konuşuruz
Bölüm Hazel'in anlatımından...
İyi okumalar!
UYARI: biraz geciktim o yüzden en son neler olduğunu unuttuysanız 'iki' önceki bölüme bakabilirsiniz.
~~~
"Yeterince gazladığımı düşünüyorum, bence yirmi dakikayı bulmadan burada olur. Bahisleri açıyorum." Buket, telefonu kapatır kapatmaz heyecanla konuşurken ben stresten kaşıyarak yırtmak üzere olduğum elimi kaşımayı sürdürüyordum.
"Bayılmasa bari yarı yolda, insanın abisine hiç mi acıması olmaz ya?" Lale'nin arada tutan Egemen destekçisi damarı yine sahalardaydı.
"Birazdan alacağı mükemmel haberin yanında bu yarım saatlik stresin lafı olmaz bence." Kendinden emin bir şekilde başladığı cümlenin sonuna doğru sesi kısılmış ve bana dönmüştü. Onay beklediğinin farkındaydım ama şu an konuşamayacak kadar heyecanlıydım.
"Ohoo, uçmuş bu. Sana diyorum taze anne!" Bana seslenme şeklini duyduğum anda kendimi tutamayıp kıkırdadım. Elimle kendimi gösterdim. "Anne miyim ben gerçekten?"
Lale gülerek yanağımı öptü. "Bilmem kaç tane test ve hastanedeki tahliller yalan değilse eğer...Sanırım öylesin bebeğim."
"Kızım kendine gel biraz, bak ben de hala oluyorum ama nasıl elit sevindim, hiç afallamadım." Buket saçlarını savururken Lale omuzuyla onun omuzuna vurdu. "Hastanede doktor sonucu söyledikten sonra çığlık çığlığa ağladığını görmemiş gibi mi yapıyoruz elit hala?"
"En azından adamın üstüne atlamadım heyecandan, 'panik teyze' seni."
Evde kendi kendime yaptığım testlerin tamamı pozitif çıksa da emin olmak isteyerek kendimi hastane yolunda bulmuştum. Egemen'i telaşlandırmak ya da umutlandırmaktan korktuğum için peşime bu ikiliyi takmıştım ama doğru olanı yaptığımdan emin değildim.
Ben şoktan hareketsiz kalırken Buket gerçekten bağırarak ağlamaya başlamış, Lale de doktorun boynuna sarılıp bir süre ayrılamamıştı. Adamın bir süre için çocuğun üçümüze ait olduğunu düşündüğüne emindim. Egemen bu tepkilerin altında kalırsa bebişi halası ve teyzesiyle büyütmek mantıklı olacaktı.
"Teyze-hala dalaşmanız bittiyse sizi uğurlayalım, haberi alması gereken önemli biri daha var çünkü."
"Daha yeni başlıyoruz dalaşmaya, gerçi kazanan belliyken... Boşa çabalamasan da olur Lale'cim." Kızların evden çıkmak üzere birkaç adım atarken birbirlerine laf atmayı sürdürmelerini sırıtarak izlemiştim.
Biraz çekinerek de olsa elimi karnımın alt kısmına doğru bastırdım. Orada olduğunu öğrendiğimden beri cesaret edip karnıma dokunamamıştım. Bu varlığından emin olduktan sonraki ilk temasımdı. "Gerçekten buradaymışsın bebiş, neden erkenden haber vermedin? Neredeyse bir buçuk aydır içeride takılıyormuşsun sessiz sessiz."
Kapı sesini duyduktan sonra oturduğum koltukta iyice yayılarak başımı geriye doğru yasladım. Gözlerim istemsizce kapandı. Yüzümü esir alan gülümseme asla sönmüyordu, biraz önce Buket tarafından ağladığıma ve asla susmadığıma inandırılan Egemen bu halimi gördüğünde kızar mıydı acaba?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aldattın mı Beni?
Teen Fiction*yarı texting !Yaşarken önünüze çıkan bazı hatalar, bambaşka doğruları çağırmak için kaderin size sunduğu oyunlardır. Hazel'e her şey bitti dedirten o hatayı ve aslında hatanın nasıl bir doğruya açılıyor olduğunu görmek isterseniz eğer, küçük bir y...