Ben geldiiiiim hem de ilk özel bölümümüzle ;)
Umarım kütüphanesinden çıkartmamıştır herkes hikayeyi ehfvjcwkiaxpdşlc YOKSA BİR MİKTAR AĞLAYABİLİRİM
Hazır 100k olmuşken daha fazla beklemek istemedim, zaten burayı da çok özlemişim...
Çok fazla tutmuyorum sizi bölüme geçelim hemen
Bölüm Hazel'in anlatımından...
İyi okumalar!
~~~
Elimdeki tabağı da alıp mutfaktan çıkmak üzereyken Asel'in ağlama sesini duyduğumda panikle hızlandım. Salonda yalnız değildi ama yine de çok içli ağlıyor olması beni korkutmuştu.
Yakınlaştıkça kulaklarıma daha net dolan sesle ürperiyordum. Her ne kadar iki buçuk yaşında bir bebek olduğu için sıkça ağlasa da, her ağlayışında telaşlanmaktan vazgeçememiştim.
"Asel?" diyerek salona girdim.
Kucağında Asel'le ayakta duran Buket'e 'ne oluyor' der gibi bakarken bir yandan da hızlıca elimdeki tabağı kenara bırakıp onlara yaklaştım. "Bebeğim?"
Peş peşe damlalar akan gözleriyle bana baktığında kollarımı uzattım. Kucağıma geldiğinde iç çekerek boynuma yaslandı. Sırtını sıvazlarken başının üstünü öpüp sakinleşmesine yardımcı olmaya çalıştım. "Buradayım annecim, yok ki bir şey."
Asel'le birlikte koltuğa oturduğumda bakışlarımı etrafımda oturuyor olan beşlide gezdirdim. "Neden ağladı?" Kısıkça sorduğumda yanımda oturan Yunus yanağını Asel'in sırtına yaslayarak bana baktı. "Darlattık biraz fark etmeden. Kucaktan kucağa geçince sıkıldı, zaten babası olacak herif nasıl alıştırdıysa o yokken huysuzlanıyor hep."
Ciddi bir şey olmaması rahatlamamı sağlarken gülümsedim. Hamileliğim boyunca birbirlerine sıkça giren bu ekip, Asel doğduğunda da doğal olarak akıllanmamıştı. Her an sen tutma, ben tutayım tartışmasıyla geçiyordu.
Tabii Ege yokken.
Ege ortamdaysa Asel neredeyse ben de dahil kimsenin yüzüne pek bakmıyordu. Olabilecek en baba aşığı bebeği doğurmuştum sanırım.
"Sizin didişmeleriniz beni bile darlatıyor Yunus, çok haklı benim kızım."
"Kız halaya çeker derlerdi ama inanmazdım, aynı halası işte. Huysuz şirine." Buket'e tip tip bakarak konuştuğunda Buket üzerine atlayacakmış gibi hareketlendi. Yanında oturan Okan tarafından zapt edildiğinde Yunus bu haline gülmüştü. "Bi gelemedin sanki."
"Lan kaşınmasana zor tutuyorum zaten!" Okan dişlerinin arasından tıslarken bu kez Çetin araya girdi. "Niye tutuyorsun oğlum, bırak pataklasın biraz."
"Çok haklısın kardeşim, bırakıyorum." Buket'i tutmayı bıraktığında devam etti. "Saldır hayatım." Ancak Buket hareketlenmek yerine ağır çekimde Okan'a döndü. "Ben senin dövüş horozun muyum Okan? Saldır deyince saldırıyorum, tutunca duruyorum..."
Lale kendi kendine olası kavga için ses efekti yaparken ben de sakince Asel'e sarılarak izlemeye başladım. Gerçekten bu ekipte kimin kimle ne zaman dost ne zaman düşman olacağı belli olmuyordu.
"Anne?" Herkesin dikkati Okan ve Buket'e çevrilmişken kulağıma doğru mırıldanan Asel'le birlikte hemen ona döndüm. "Efendim bebeğim?"
"Mama yiyelim." dediğinde zaten bunu yapmak için mutfakta olduğumu hatırlayarak ayaklandım. "Gel annecim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aldattın mı Beni?
Fiksi Remaja*yarı texting !Yaşarken önünüze çıkan bazı hatalar, bambaşka doğruları çağırmak için kaderin size sunduğu oyunlardır. Hazel'e her şey bitti dedirten o hatayı ve aslında hatanın nasıl bir doğruya açılıyor olduğunu görmek isterseniz eğer, küçük bir y...