Final

3.8K 469 1.5K
                                    

Yoongi'nin Anlatımından
"Hepsi bu kadardı."

Adım adım çıktığım merdivenlerde çocukluğum geçmişti.

Bastığım ikinci basamaktan düşmüştüm, üçüncü basamaktan arkadaşlarıma seslenmiştim, beşinci basamakta oturup onları beklemiştim.

Yalnız çıktığım bu merdivenlerde bir zamanlar üç kişiydik; hatırası kirli, nefretle dolu olsa bile vardı. Buradaydı, yanımdan o küçük çocuklar geçiyordu. Sohbet ediyorlardı, gülüyorlardı, şakalaşıyorlardı.

O korkunç gelecekten habersizce, öylece yaşıyorlardı.

Bu merdivenleri çıkan, kardeşi mutsuz oldu diye günlerce odaya kendini hapseden o kız mesela, kardeşinin katili olmuştu.

Sonra aralarındaki en küçük vardı. Ablasına hayran hayran bakıyordu, bu hayata bakan gözlerini onun yüzünden tamamen kapatacağını bilmeden. Sakince atan kalbinin başına gelecekleri tahmin etmekten kilometrelerce uzak.

Bir de ben vardım, ikisine bakıyordum ve hayattaki en yakın arkadaşlarımın peşinden giderken ikisini seyrediyordum. Biri ölüyordu, diğerini takip ediyordum. O da ölüyordu, bu yaşımda kimsesiz hissetmek nasıl bir şey, tanışıyordum.

İkisinin ölümüne şahit oluyordum, merdivenleri çıkan o küçük halim ise hiçbir şeyden habersiz, gülümsüyordu.

Kirlenmiş anılar ve pas tutmuş duygular.

Her şeyin başladığı bu evde, merdivenleri çıkarken aceleci değildim. Acele etmemi gerektiren hiçbir şey kalmamıştı, buradan kaçmak için hiçbir nedenim yoktu.

Yüzleşmeye de hazırdım, hesap sormaya da hazırdım; arkadaşımın canını alan bu anıların hesabını sorabileceğim birileri olsaydı.

Birileri olsun istiyordum bu evde, karşıma çıksın ve ben ondan hesap sorarken bana cevap versin. Birine kusayım tüm kinimi, sen ne yapıyorsun, diyebileyim.

Ben neler yaşadım, ben neler gördüm, biliyor musun sen Hyeri? Dar bir koridorda, barut kokusuna karışmış kan kokusuyla birlikte üç beden. Biri senin canından çok sevdiğin kardeşin, vücudunda iki delik, kanlar içinde.

Yanında ona ihanet eden ilk aşkı, senin yüzünden hayatının mahvolan bir diğer kısmı. Kafası taşla ezilmiş, yüzü tanınmayacak hale gelmiş o kız.

Ve ortalarında kanla kaplı elindeki taşı sıkıca tutan, geçirdiği cinnet ile bir ölüye saldıran kardeşinin aşık olduğu kadın.

Bunların hepsini onlara sen yaptın, nasıl yaparsın? Sen ne zaman böyle bir insan oldun, sen ne zaman bu kadar korkunç biri oldun da biz senin bu halini hiç görmedik?

Adımlarım devam etti, odaları tek tek dolanırken, bir zamanlar kalbine aldığı bıçak darbesi ile yatakta kanlar içinde uzanan çocuğun görüntüsü hala oradaydı.

Yaşayacağı en korkunç şeyi bu sanıyordu, ben de öyle sanıyordum, öyle çok yanılıyorduk ki.

Çok daha korkunç şeyler var Taehyung, kalbine saplanan o bıçaktan çok daha korkunç şeyler var bu hayatta. 'Biliyorum,' diyorsundur kesin bir yerlerde. 'Senden çok daha önce şahit oldum.'

Odanın kapısını, zihnimdeki görüntünün üstüne kapattım. Yandaki odaya adımladım, yıllardır adım atılmayan bu evde, o odadan korkunç bir koku geldiğine yemin edebilirdim.

Caniliğin kokusuydu bu, vicdansızlığın ve çürümüşlüğün. Bir katilin odasıydı burası, baştan aşağı gri, baştan aşağı hayatın tüm renklerini çalmış.

Deeper KTHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin