Merhaba, geçen bölüm elimizde olmayan nedenlerden dolayı geciktiği için bu sefer daha erken atma kararı aldık. Beğendiyseniz vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen :)
Daha hala listeye giremedik :))
Keyifli Okumalar ♥️Lera'nın Anlatımından
'Oysa adam bilmiyordu;
hatırlanmak için kadının bedeninine bıraktığı izlere ihtiyacı olmadığını.'Sabah, akşam, sabah, akşam, sabah ve yine akşam.
Son zamanlarda günler benim için anlamını yitirmiş, tek yapabildiğim Hyeri'nin oluşturduğu program dilini çözebilmek olmuştu. Bir dahinin oluşturduğu dili kullanarak bir programı tekrar yazarken kendimi dış dünyaya tamamen kapatıyordum ve mümkün olduğunca işime yoğunlaşıyordum.
Tabi bu esnada evdeki değişiklikleri görmediğim ya da duymadığım söylenemezdi. Mesela mikrodalga ve Eun Mi'nin birlikte eğlenmeye başladığı gözümden kaçmamıştı. Hatta bir ara Yoongi bana yardım ederken Eun Mi'nin yaptığı espriye kahkaha falan atmıştı. Üstelik kahvaltı ve akşam yemeği masasında da tek konuşan ikisi oluyordu.
Bense sabah sekiz gece iki çalışma programıma devam ediyordum; bu işin sonunda hapse atılan bir abi ve en azından emeklerim için bana bir miktar ödeme yapılması gerektiği fikrine tutunarak 'Sakin ol Lera, artık fakir olmayacaksın,' diye kendimi telkin ediyordum. Taehyung'un cimri olma olasılığı hala kafamın bir köşesini kurcalasa da şimdilik o ihtimalin üstünde durmamaya karar vermiştim. Beleşe çalışıyor olmak biraz hevesimi kırabilirdi.
"Yemek hazır," bu arada gündelik ihtiyaçlarımı Eun Mi'nin hatırlatmaları sayesinde görüyordum. Bir ara bana tuvalete gitmem gerektiğini bile söylemişti, güya beni izliyormuş ve ben sabah kahvaltısından geç yediğimiz akşam yemeğine kadar hiç lavaboya uğramamışım. Hiç inanmıyordum ama Eun Mi o kadar endişeli gözüküyordu ki kısa bir an kendimden şüphe etmiştim.
Yemek yemek için ayağa kalktığımda kendi odasından çıkan Taehyung görüş açıma girdi. Anında dudaklarım gülümseme şeklini almıştı çünkü Eun Mi kadar o da bana yardımcı oluyordu. Özellikle gece ikiyi bir dakika bile geçmeden yanıma geliyor, oturmaktan neredeyse yapıştığım sandalyeden beni kucaklayarak kaldırıyordu. İlk başlarda karşı koyuyordum ama beni omzuna atıp götürürken muhteşem bir manzaraya tanık olduğumu fark edince, bu karşı koyma saçmalığından vazgeçmiştim. Kalçalarını kesme fırsatını tepmek büyük salaklık olurdu.
Hem birkaç kez kalçalarını keserken ona dokunmam sonucu seks yapma girişiminde de bulunmuştuk, uzun bir çalışma gününün ardından vücuduma bu eğlencenin iyi gelmediğini söylersem çarpılırdım.
Ha tabi bir de fiziksel aktivite olarak sayabileceğim işkenceler de vardı, her üç günde bir Taehyung antrenman diyerek resmen bizi yerlere seriyordu ve ben kalkıp kas ağrıları ile kod yazmaya devam ediyordum!
"Bu evde yediğimiz son akşam yemekleri, o yüzden ziyafete hazır olun!" Eun Mi ben sandalyeye yerleşmeden, bağırarak konuştuğunda yüzümü buruşturdum. Artık yüksek seslere karşı duyarlıydım ve sanki kafama oklavayla vuruluyormuş gibi hissediyordum. "Ay pardon Lera, kendimi tutamadım."
Sorun değil der gibi kafamı salladım ve hazırlamış olduğu sofrada gözlerimi gezdirdim. O kadar çok şey yapmıştı ki, küçük dilimi yutacaktım neredeyse. "Bu evden nefret ettiğini bilmiyordum, kutlama hazırlamışsın neredeyse." Ona bakarak konuştuğumda kafasını iki yana salladı. "Tam olarak öyle değil, neyse önce yemeklerinizi yiyin. Sonra anlayacaksınız zaten."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deeper KTH
Hayran Kurgu*Tamamlandı.* Hayatından vazgeçmiş, belki de doğduğu günden beri hiç yaşamamış bir çocuk. Pes etmekten ve vazgeçmekten delicesine nefret eden, oldukça deli bir kız. Bir daha yaşayamayacağını düşünen o çocuğun kapısını, yaşamın kendisi kadar renkli...