4.Bölüm

12.4K 349 38
                                    

Multimedia'da Havva var :D


"Mert ile vedalaşmanın vakti gelmedi mi sence vahşi kedi?"

İrislerim seğirirken,ayağımdaki terliklerle camların üzerine basmak,duvara saplanan mermiyi,bunu yapanın kafasında patlatmak istiyordum. Yavaş adımlarla balkona çıktım ve dışarıda,silah sesinden dolayı oluşan kargaşaya sorun olmadığına dair kısaca baktım.

Bazı anneler çocuklarının başını içeri sokarken,diğerleri beni görür görmez içeri girmişlerdi. İrislerim balkonumda oturan Hayriye teyzeye kaydı ve baygın gözlerimle haline içten içe güldüm. Herşeyden haberdar olmasına rağmen lüzumsuz gibi balkonunda oturmuş,çayını yudumluyordu.

"Kız sen ne zaman adam olacaksın? Adamlar evine ateş açtılar hala fok gömüş fil yavrusu gibi etrafa bakıyorsun. İçeri geçte,manzaramı kapatma."

Gözlerimi kaldırdım ve biraz ilerimde olmasını umursamadan "Bende sana aynı şeyi söyleyecektim."dedim. Kaşları çatılmış,bana olan nefretini hiçbir zaman gizleme gereği duymayan bakışlarını bana yönlendirmişti. "Adamlar burada evimi mermi yağmuruna tutuyorlar,sen hala fok balığı görmüş fil yavrusu gibi balkonda oturmuş,çay yudumluyorsun?"

Gözlerini devirdi ve sigarasını dudakları arasına yerleştirerek duman çekti. "Adam namluyu bana uzatmadı ki içeri geçeyim?"

Kaşlarım çatılırken balkonumun demirlerine yaslandım ve aramızda olan metrelerce mesafeden olsa gerek onu daha net duymaya çalıştım. "Adamı gördün mü?"

Yüzünde oluşan sinsi kıvrılış,ona işim düştüğü için mutlu olduğunu haykırıyordu. "Gördüm."dedi mırıldanarak. Sessiz söylemesine rağmen dudak hareketlerinden anlayabilmiştim. Derin bir soluk verirken neden bu kadar gıcık olmak zorunda olduğunu düşünüyordum.

"Nasıl biriydi? Gözleri turuncu muydu? Yada kasları çok olan,iri yarı,hafif kumral bir adam mı?"

Gözleri doğrudan beni buldu ve kalın kaşlarını çatarak arkasına yaslandı. Eğer öyle biriyse,bunun Mert'in bir oyunu olduğunu düşünmekte kesinlikle haklı çıkardım. Sonuçta onunla aramız hiçbir zaman iyi olmamıştı ve bana karşı yaptığı uyarılar,intikam peşinde olduğunu ima ediyordu. Ve onun gibi bir adamın benden alacağı intikamın,basit olacağını hiç zannetmiyordum.

"Öyle biri değildi."dedi düşünceli sesiyle. "Uzun boylu ve çok esmer bir adamdı. Sanki mafya adamları gibiydi ama para ile tutulduğuna eminim. Tam şurada..."dedi işaret parmağı ile bahçenin önünü göstererek. "...durdu ve senin pencereni hedefe aldı. Bağırma gereği duymadım,çünkü senin ölmeni izlemek benim için her zaman keyifli bir durum."

Baygın gözlerle ona baktığımda,iri göğüslerini sallayarak içeri girdi. Büyük bedeni,balkonun kapısından sığmadığı için yana dönmüş,içeri girmeyi o şekilde başarabilmişti. İçinde ne yaşadığını hiç bir zaman tahmin edememiştim ve neden bu kadar kendini saldığındanda habersizdim. O çözülemez bir kadındı ve ben şu an düşünebileceğim onca şey varken,Hayriye teyzenin yaşadıklarını düşünüyordum.

Yavaş adımlarla odama girdim ve irislerimi etrafta gezdirdim. Annemin,odayı gördüğünde vereceği tepkiyi akıl almaz derecede tahmin ediyordum ve bu durum gittikçe canımı sıkıyordu. Annem,başımın belada olduğunu anladığı vakit,hiçbir açıklama beni bundan kurtaramazdı. Ne kadar rahat bir kadın gibi görünüp,beni özgürce heryere bırakıyor olsada içinde bir yerlerde panik biri yattığının farkındaydım. Ve o panik olan tarafı ile karşılaşmak,özgürlüğü tadan bir kız için oldukça zor bir durumdu.

FarklıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin