58.Bölüm

1.4K 73 36
                                        



Bu bölümü bir sonraki bölümün kısa bir tanıtımı gibi düşünün.

Kısa tanıtımı meraktan çatlayanlara armağan ediyorum.Bu arada yeni kitap kapağımızı nasıl buldunuz?

Kitabın kapağı için @FranBarella 'ya teşekkür ederim.Konu geçmişken multimedya yada kapak için fotoğraflar dizayn ederseniz bana mesaj yolu ile iletebilirsiniz. Bölümlerimde sizinde bir payınız olsun isterim :)

Ha birde! Mert ile Yüsra'nın arasında geçenler için düşüncelerinizi merak ediyorum.Çelişkili bir ilişkileri var ve Mert Kalkan'ı sevip,sevmeyenler olarak ikiye ayrıldığımızın farkındayım.

Bol voteli ve yorumlu bir bölüm olsun.Bir sonraki bölüm için beklemede kalın. :)

Bölüm şarkısısını YouTube'a dan buldum hoşuma gitti.Sizinle paylaşmak istedim:Multifandom:Can you hear me
❤️

***

Ölüm.

Ruhumun derinliklerinden gelen küçük ve sihirli bir kelimenin etkisi altında kalmış öylece anı yaşıyordum.O kadar taze ve yoğun bir kokunun eşliğinde ilerliyordum ki,mantığım her attığım adımda beni terk ediyor,hatalarımın bedelini acı çeke çeke,çığlıklar içerisinde ödüyordum sanki.

Hiç bu kadar yakınlaşmamıştım nefessiz kalmaya.Yada hiç bu kadar kötü hissettirmemişti onu görmek.

Azab verici bir huzursuzluğun pençesindeki kurban tam olarak benim yaralı bedenimdi.Korkum büyük ve iri gölgesini üzerime serpmiş,ruhum bunun keyfini sürüyordu.

O an.

Kapının açılma anından beri pişman olduğum büyük şeyler yüzüme tokat gibi çarptı.Bütün yaptıklarım;sanki ölmeden önce yaşadıklarımı gözlerimin önünden geçirmişim gibi canlandı ve büyük bir karanlık hissin bedenime çöktüğünü hissettim.

Öyle bir karanlıktı ki,tehlikeden çok ismini konduramadığım bir duygu taşıyordu.

Akciğerlerimdeki yakıcı acıyı yok etmek adına yutkundum.Bu hiçbir işe yaramamış,kendimi bu denli rahatsız hissettiğim için köşeye atılan bedenime zarar vermek istemiştim.

"Benim ellerimden ölümü tadacaksın!"

Ürkütücü ve soğuk sesi her türlü acımasızlığı yapabileceğini kanıtlıyordu ama o kadar düşünceliydim ki,beynim kelimeleri hızla hafızasında bulanıklaştırmış,neler olacağını düşünmeye başlamıştı.

Tam şu anda.Yelkovanın akrebi kovaladığı bu dakikalar içerisinde kalbime oturan büyük bir yük,dizlerimi titretiyordu.Sanki...yüzümü buruşturdum.Kulaklarımın hemen etrafında yayılan ses dalgaları bana ulaşmadan uzaklaşıyordu ve bunu umursamayacak kadar düşüncelerimle boğuşmakla meşguldüm.

"Kaçırmış olduğun bir nokta var Mert Kalkan.Onu ben buraya zorla getirmedim,o benim yanıma geldi.Beni seçti."

Malik'in tok kelimeleri,üzerimdeki bakışları yoğunlaştırdı ve turuncu gözlerin altında büzüldüm.Sırtım yatağa yaslanmış,bedenim soğuk zeminin bana bıraktığı his ile titriyordu.Belkide soğuğun etkisinde değildim.Az önce duymuş olduğum kelimeler ve turuncu gözlerin ızdırap verici bakışları beni şoka sokmuş olabilirdi.

Bir kez daha umutla yutkundum.Belki olurda gözlerinden bana akım eden duygu hayal kırıklığı olmazdı.Belki bir büyü gerçekleşirdi de,bana hissettirdiği şey bu kadar acı çekmeme neden olmazdı.

FarklıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin