16.BÖLÜM "Piyon"

16.2K 1K 665
                                    

Oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayalım🦋

OY SINIRI 220 YORUM SINIRI 500.

Duyurulardan haberdar olmak için beni takip edebilirsiniz Kitap_gezegeni1

Keyifli okumalar✨

Keyifli okumalar✨

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

16.Bölüm "Piyon"

Bu oyunun piyonları bizdik ve bu oyunu piyonlar kazanacaktı...

Bir oyunun içindeydik ve bu oyunu yöneten kesinlikle biz değildik. Oyunu yönetemediğimiz gibi en ufak yanlış hareketimizde içimizden biri tehlikeye giriyordu.

Az önce Araf'ın başrol olduğu oyun için ellerimizi çözdüklerinde hepimiz aynı anda adamlara saldırmıştık ve ellerinden silahları almıştık ama hayatımızda pişman olmadığımız kadar pişman olmuştuk. İlk defa bir hareketimizden ölesiye pişmandık çünkü bizim bu hareketimizin sonucunda Eren yaralanmıştı. Her şey çok hızlı geliştiği için bir şey yapamamıştık.

Planlı bir şekikde hareket ediyoruz olmuyor, plansız hareket ediyoruz o hiç olmuyor. Biz ne yapacağız bunu hiç bilmiyorum. Ne yaparsak yapalım her şey elimizde patlıyordu.

Şu anda ne mi oluyor, Araf'ın eline bir silah verilmişti karşısında yaralı bir şekilde duran Eren'i vurmalarını bekliyorlardı.

Araf daha fazla bu saçma olaya, ya da oyuna devam edememiş olacak ki elindeki silahı yere fırlattı. "Sizin saçma isteğinizi yerine getiremeyeceğim! Çok istiyorsan alın beni karşınıza vurun ama ben asla askerimi vurmayacağım!" diye bağırdı.

"Öyle mi?" dedi Alessi. Bir işaret yapmasıyla hepimizin başına silah dayandı. Ondan böyle bir şey beklediğim için şaşırmadım. "Bir daha düşün istersen." dedi gülerek.

"Ulan ben buradan bir kurtulayım bunların hepsini tek tek soracağım sana!" dedi Fatih dişlerinin arasından.

"Eee yakışıklı çocuk bir askerin için diğer askerlerini göz ardı mı edeceksin yoksa o bir askerini vuracak mısın?" diye sordu Alessi. Araf'ın ne yapacağını merak ettiğim için ona odaklandım. Ben onun yerinde olsam ne yapardım diye düşünsemde bir çıkar yol bulamıyordum.

Bir anda yeşil gözleri bana kaydı, ne yapacağım ben dermiş gibi baktı gözlerime.

Etrafıma baktım, en ufak yanlış hareketimiz birimizin canına mâl olabilirdi. Planlı bir şekilde hareket edince bile Eren yaralanmıştı şimdi plansız hareket edince ne yapacaktık?

Araf'ın bakışları bir anlığına arkama kaydı. Bir süre oraya baktıktan sonra bakışları tekrardan beni buldu. Omzumun üstünden arkama bakınca başıma dayanan silah alnıma değdi. Bir süre silaha baktıktan sonra tekrardan Araf'a baktım. Gözleriyle az önce baktığım adamı gösterdi. Gözlerimi açıp kapattıktan sonra diğerlerine baktı ve bir göz hareketi de onlara yaptı.

YILDIZLARIN ALTINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin