(2.2) BU KADAR ZENGİNLİK GÖTE ZARAR

8.9K 503 100
                                    


Selam.

Oy ve yorumları unutmayınız lütfen.

[[[✒️__]]]

Geldiğimiz eve ev demek benim açımdan hakaret olurdu. Çünkü gözlerimle etrafı taramama rağmen incelemem bir türlü bitmemişti.

Dudaklarımdan bir ıslık sesi çıktı. "Evin sonunu göremedim. Arazi desen araçla turistlere gezi düzenlenecek kadar büyük. Çeşit çeşit çiçek, ağaç, çalı var -ki aralarında vahşi hayvan falan olmadığını umut ediyorum. Yoksa yabani hayat belgeseli çekilebilir. Bodyguard filminden çıkmış bir sürü fiziği düzgün filinta herifler ortalıkta cirit atıyor. Gerçi senin emrindeler ama olsun. Köpek çeşitliliği bol. Mübarek hayvan barınağı sanki..."

Nico elleri pantolonunun cebinde sessizce tespitlerimi dinlerken gülüyordu. "Peki sonuca varabildin mi bebeğim? Söyle bakalım bu ne anlama geliyor?"

Aklıma gelen tek bir sonuç var ve bu beni mahalle kabadayılarından bile daha çok korkutabilir. "Sen mafyasın."

"Bebeğim, ben mafya değilim..."

Oh şükür!

"... Mafya kelimesi bir kişi için kullanılmaz. Emrindeki adamları, iş birlikçilerini de kapsar. Doğru cevap şu olacaktı: Mafya babası."

Gözlerim yuvalarından fırlayacak gibi olduğunda şaşkınlıkla ona baktım. "Sen-Sen-"

Nico gülümseyerek elini yanağıma yerleştirip usulca okşadı. "Şaka yaptım bebeğim. Ben sadece rakiplerini ezici bir güçle mağlup eden bir iş adamıyım. Adam öldürmem. Korumalarımın fazla olmasının sebebi, maalesef iş konusunda ihaleye girdiğim rakiplerim arasında mafyaların da olmasıdır."

Bu söyledikleriyle derin bir iç çektim. Rahatlamam gerekiyordu ama yine de gergin hissediyordum. Çünkü mafyalarla sorunu varsa bu benim de başımın belaya girebileceği anlamına geliyordu.

"Ya bir gün ihaleden çekil diye beni kaçırıp bana işkence ederlerse, ya da benim ırzıma namusuma göz koyarlarsa, o da olmadı sana bir parmağımı kutuda yollayıp tehdit savururlarsa ne yapacaksın?"Allah'ım tövbe! Sen koru yarabbim!

"Bebeğim çok büyük bir hayal gücüne sahipsin. Korkma. Seni her zaman güvende tutacağım."

"Ya-Ya beni yalnız yakalarlarsa?"

Sanırım gerçekten korktuğumu anlayıp beni sakinleştirmek için kollarını belime sarmayı tercih etti.

İşe yaradı mı?

Kesinlikle.

Başımı onun göğsüne yaslayıp gözlerimi kapadım. Metin abimden sonra güveni hissettiğim tek yer kesinlikle Nico'nun kollarının arası olabilirdi.

"Nico..."

"Hımm..."

Ellerimi göğsünün üzerinde aşağı yukarı sürterek vücuduna daha çok sokuldum. "Sana şu anda çok ihtiyacım var."

"Sadece şu anda mı?"

"Hayır. Sanırım her zaman."

Onun hafifçe güldüğünü işitince bende kıkırdadım.

İki elini de kalçamın altında hissedince gözlerimi açtım. Bedenimi vücuduna bastırarak sertçe beni yukarı çekti. Havalandığımda bacaklarımı beline, kollarımı da boynuna doladım. Şimdi ben ona yukarıdan bakıyordum.

Ulan şerefsiz herif, kaç kişinin hakkına girdin? Dünya da kaç kişi senin yüzünden tipi sikilmiş gibi dolaşıyor kim bilir?

"Bana yatak odanı gösterecek misin babacık?"

Nico kısacık bir an gülümseyerek bana baktıktan sonra krallara layık sarayına adım attı.

[[[✒️...]]]

Cirit atmak, bir kişinin herhangi bir engel olmadan, kimse tarafından engellenmeden istediğini yapması anlamına gelir.

Afşar karakterimizle gelecek olan yeni bölüm hakkında kısa bir konuşma köşesi:

-Afşar paşa illaki o siki yiyip oturacaksın değil mi?

"He valla. Biz de kaç bölümdür onu bekliyorduk. Bir basur minderi ateşlersin artık kardeşine. Malûm, bana tam bir oturuş sergiletmeyecek bu İtalyan."

-Nah sana! Biraz daha bekle.

"Ulan bir türlü kavuşturamadın beni Nico'nun silahıyla!"

-Hiç kavuşturmayacağız demedik herhalde. Ağırdan alacağız. Umarım okuyucu da senin gibi oldu da bitti maşallaha getirmek istemiyordur.

"Bir zamanlar sünnette..."

-Aoapklakaklkljk.

HEDEF : SUGAR DADDY [GAY]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin