HEDEF : SUGAR DADDY [GAY]

(4.1) AİLE ÖZEL BİR MÜESSESEDİR

Selam.

[[[✒️__]]]

Kanepenin bir köşesinde oturmuş börek çörekle doldurulmuş olan tabağımdaki yiyeceklerden büyük bir iştahla yerken, neyse ki Nico yine sağlıklı yemekle ilgili diskur çekmiyordu. Bu seferlik durumuma göz yummuştu. Ne de olsa annesi yüzünden iştahımdan olmuş, uçağa binenene kadar, hatta uçakta bile yemek yememiştim.

Giray abim karşımdaki koltuktan bana seslenince, sincap gibi yanaklarım yemekle dolmuş bir şekilde ona baktım.

"Afşar mideni çok doldurma. Ekler pastada var haberin olsun."

Abime ancak ağzımdaki büyük lokmayı hızlıca çiğneyip yuttuktan sonra cevap verebildim. "Abim be, özlemişim senin pastanenin eklerini. Bu arada bence Nico ile ortak iş yapsan daha çok satış yaparsın. İtalya'nın hamur işleri ve tatlıları da çok lezzetli. Bizim ülkede bunları yapan pastane yok. Varsa bile en azından ben denk gelmedim."

Giray abimin bu duyduklarıyla gözleri ışıldadı. Girişimci yanı bu fikrimi beğenmişti. Müşteri, merakı yüzünden farklı tatları denemek isterdi ve bu da işi büyütmek için büyük bir fırsattı.

"Oğlum var ya kedi olalı bir fare yakaladın hee. Aferin sana. Girişimci abini örnek al böyle. İyi fikirmiş bu."

Çayından yudumlayan Nico'ya bir bakış attım. "Sen ne dersin ba- Nico?"

Nico yüzünü bana çevirdi ve bir süre gözleriyle dudaklarımı süzdü. "Bence de olabilir." Giray abime dönüp konuşmaya devam etti. "İtalya'da tanıdığım birkaç kişi var. Biriyle anlaşırsam senin pastanende çalışmak üzere onu buraya getirtebilirim. Zaten bir yıl Afşar'la İstanbul'da yaşayacağız. Bu süreçte senin işini de hallederiz."

Giray abim bu konuda çok mutlu olmuştu. Başını büyük bir hevesle sallayıp onaylayarak yemeğine geri döndü.

Orhan abim biraz şaşkın görünüyordu. Sanırım hem Nico'yu ilk görüşü olduğu için, hem de onun bu kadar iyi Türkçe konuşuyor olmasından kaynaklıydı. Gerçi o içten içe böylesine yakışıklı ve zengin bir İtalyan erkeğini kendime nasıl bağladığımı da düşünüyor olabilirdi.

Fidan ablama bir bakış attığımda zayıf vücuduna rağmen Gül ablamın yaptığı böreği nasıl gömdüğünü gördüm ve onun bu hâline kıkırdadım. "Ablacım, çok yeme bence. Düğünün yakınken kilo alırsın da gelinliğin içine giremezsin sonra. Hem Vedat enişte de beğenmez."

Herkes benim söylediklerime gülerken Fidan ablam oyacak gibi bana bakıyordu. Valla pençelerini çıkardığında vahşi kediler gibi davranıyordu. Bu yüzden dikkatli olmakta fayda var.

"Afşar beni kızdırma kardeşim. Vedat beni çok seviyor tamam mı? Her halimle de sever. Asıl sen çok kilo alma. Bakalım Nico balık etli seviyor mu?"

Ulan kendi silahımla vurulmuştum resmen. Önümdeki dolu tabağa bir göz atıp sehpanın üzerine bıraktım. Nico'nun beni beğenmeme düşüncesi canımı sıkmıştı.

Bunu fark eden Nico koluyla belimi kavrayıp beni iyice kendine çekti. Gözlerini benden ayırmadan konuşurken bende onun yüzüne bakmaktan kendimi alamadım.

"Afşar bu hâliyle güzel ama eminim biraz daha tombullaşınca daha bir yenilesi durur." Kulağıma doğru eğilip "Özellikle kalçaların..."dedi ve geri çekilip bakışlarını aileme çevirdi. "Ben Afşar'ı her hâliyle severim."

Ailemin içinde romantizm yapma be sevgilim. İçim ateşinle yanıyor sonra. İtfaiye gelse söndüremeyecek kıvama geliyor.

Aklımdaki terbiyesiz düşünceleri onunla yalnız kaldığımızda uygulamak üzere bir köşeye not edip ablama bakış attım. Nico'nun konuşmasından oda etkilenmişti. Sanırım Vedat abi bu kadar romantik biri değildi.

"Ablam be, Vedat enişte niye gelmedi?"

"Nöbete kaldı."

Anladığımı belirtircesine başımı salladım. O sırada Nico'nun eliyle uzattığı bir parça böreği fark ettim. "Aç ağzını bebeğim."

Ailemin yanında deme şunu!

Yanaklarım utançtan biraz kızarırken ağzımı açtım. Böreğin bir kısmı dudaklarım arasından içeriye girerken bakışlarımı onun yüzüne sabitledim. Bir ısırık alınca kalan parçayı çekip kendi ağzına attı. Benim tükürüğümle ıslanmış parça onun ağzında çiğnenip giderken ben hayran hayran onu seyrettim.

Nico lokmasını yutup gülümseyerek bana bir bakış attı. "Böreğe biraz tatlılık katmam gerekmişti. Şimdi tadı daha iyi oldu."

Azdırma. Yapma. Kafamın içinden siren sesleri geliyor. Bak bakalım kulaklarımdan dumanda çıkıyor mu?

Bakışlarımı aileme çevirdiğimde hepsinin beni dikkatle izliyor oluşu daha çok utanmama neden oldu.

"Ne güzel bir sevdanız var Afşar. Kimseye aldırmadan sahip çıkın bence."

Yaman abinin sözleriyle ona baktım. Resmen gözlerinden sevdasının tarif edilemez acısı görünüyordu. Gözler kalbin aynası derler. Onun aynası ise kırıklarla doluydu.

[[[✒️...]]]

diskur çekmek : nutuk verir gibi konuşmak

Oy ve yorumları unutmayınız.