HEDEF : SUGAR DADDY [GAY]

(6.3) TUHAF BİR PLAN

Selam.

[[[✒️__]]]

Fidan ablam nikah memuruna 'Evet'derken öyle mutlu görünüyordu ki kendi zor durumuma rağmen onun adına mutlulukla gülümsedim. Artık kendi yuvası olacaktı ve benden sonra evden ayrılan ikinci Görkmen'di.

İmza atma işlemi de bitince Fidan ablam Vedat eniştemin ayağına topuğuyla öyle kuvvetli bastı ki adam acıdan yerinde sıçradı. Ablam başta olmak üzere herkes bu duruma gülerken, Fidan ablam evin reisinin kim olacağını daha başından kanıtlamıştı.

Ailemizdeki herkes babamdan başlayarak takı takma törenini gerçekleştirirken bende sıramı bekliyordum. Neyse ki Nico, Vedat enişteme pahalı ve güzel bir altın saat, Fidan ablama ise beşi bir yerde almıştı. Sıra bize gelince tebrik edip takıları taktık ve Nico hediye olarak Roma'da ki lüks villasında bir hafta balayı geçirebileceklerini, orada harcanacak tüm masrafların kendisi tarafından karşılanacağını söyleyerek özellikle ablamı mutlu etti.

İlk dans ikisinin sevdiği parçayla başladı. Cihan Mürtezaoğlu'ndan Sen Banasın şarkısıydı. Bence güzel bir seçimdi. En azından klişe düğün şarkısıyla giriş yapılmamıştı.

Gelinle damadımız neşeyle dans ederken şarkıya eşlik etmeleri de dudaklarının hareketinden belli oluyordu.

Yavuz abim masamıza gelip Gül ablaya elini uzatarak "Benimle dans eder misin güllerin en güzeli?"dedi. Ben belalı abimi bugüne kadar hiç böylesine romantik görmemiştim.

Gül ablamın yanakları allandı ve yüzünde mutlu bir gülümseme oluştu. Kardeşi Yaman'a bir bakış atıp onun onayını aldıktan sonra Yavuz abimin elini tuttuğu gibi ayağa kalktı.

Yavuz abimin yüzüne yerleşen sıcak gülümseme Fidan ablamda hissettiğim gibi bir mutluluk hissetmeme neden olmuştu.

Yanımda oturan bana dargın sevgilim aklıma gelince dudaklarımı büzdüm. Ona kısa bir bakış attım ve sonrasında Zafer abiye baktım. Acaba planı neydi?

Bana kaş göz işareti yaparak tuvalete gitmemi belirtti. Ne diyeceğini merak ederken o önden kalkıp gitti.

Nico'nun koluna dokunup onun dikkatini çekince "Tuvalete gidip geleceğim hemen."dedim. Sessizce bana başını sallayıp yeniden evli çifti izlemeye devam etti. Özellikle bana bakmıyor gibiydi. Bu da beni üzmüştü.

Tuvalete giderken bu gece Nico'yla barışacağıma dair kendimi teselli ediyordum. Bugüne kadar inatçı karakterimle başaramadığım şey olmamıştı. Ona sevgimi kanıtlayıp bir daha bu kötü olayın tekrarlanmamasını sağlayacaktım.

Zafer abinin yanına varınca umutla ona baktım. "Plan ne abim?"

"Afşar bunun için üzgünüm ama öncelikle inandırıcı olması için tuvalete kusman lazım."

"Anlamadım. Benim kusmamla planının ne alakası var? Hamile miyim diyeceğiz amk?"

Zafer abi durumun ciddiyetini unutarak gülmeye başladı. Yemin ederim öyle bir noktadayım ki kendimi sikeceğim. "Abi gülesin diye demedim."

"Afşar, Nico'ya midem rahatsız erken ayrılalım demen gerekiyor. Abim kolay kanmaz. Gerçekçi olması içinde kusman gerek ki yüzünün rengi değişsin. Buradan çıktığınızda onu bayıltacak eleman bekliyor olacak."

"Bu nasıl plan?"

"Nico'yu bayıltınca adamlar sizi benim satın almış olduğum Uludağ'daki dağ evine bırakacak. Evin yakınında araç bırakmayacağız. Sadece sana acil durumlar için bir tek telsiz ve telefon bırakacağım ama saklayacaksın. Sevgine inanana kadar orada kalacaksınız. Aşk mı yaparsınız, yatak mı kırarsınız ben anlamam artık. Yiyecek ve giyecek sıkıntınız olmayacak. Bugün bayağı yükleme yaptırdım. Ayrıca yatak odasında işine yarayabilecek birkaç şey bıraktım. Sen görünce ne yapman gerektiğini anlarsın. Benim elimden bu kadarı gelir. Gerisi sende."

Plan tuhaf bir şekilde saçma görünüyordu ama denemekten de zarar gelmezdi.

"Abime karşı kullanabileceğin bir koz var Afşar. O her zaman tutkulu biri olmuştur. Bunu ona karşı kullan."

Konu tutkuysa o iş bende. "Tamam abi. Sen çık şimdi. Ben kusup geliyorum." (Normal bir şey yapacakmış gibi söylettirdim amk. Aolakoakakl)

"Araçta su, sandviç ve mide ilacı var. Şoföre tembihledim. Nico baygınken ilacı aç karnına içip, sandviçi ye. Ayrıca Adnan ve Erol dağ evine yakın olan bir kasaba da sizin için bekleyecek. Bir şey olursa sana bıraktığım telefon ya da telsizden onlara ulaş. Numara ve telsiz frekansı ayarlı."

Başımı sallayıp tuvalet kabinine yürürken Zafer abi dışarı çıkmıştı. Nico için herşeyi yapardım. Buna midemin amına koymakta dahil.

Tuvalette parmağımı boğazıma sokarak öğüre öğüre gözlerimden yaşlar akıtarak kustum ve sonunda gerçekten kendimi hasta gibi hissettim. Yüzümü yıkayıp ağzımı lavaboda çalkaladıktan ve üzerime çöken halsizlikten sonra duvara tutuna tutuna tuvaletten çıktım. Masaya doğru zar zor yürürken, ilk Ufuk beni fark etti. Hemen yerinden kalkıp endişeli bir şekilde yanıma gelerek bana destek oldu.

"Afşar iyi görünmüyorsun. Neyin var?"

Aniden kalktığı için masadaki herkes bana dönmüştü. Halimi gören Nico sandalyesini devirerek ayağa kalkıp birkaç adımda yanıma vardı.

"Bebeğim... Bebeğim neyin var?"

Endişeli çıkan ses tonu ve bakışları bana kızgın olmayan Nico gibiydi. Sanki aramızda kötü bir şey geçmemiş gibi. Bu nedense mutlu olmamı sağladı.

"Midem ağrıyor. Kustum Nico."

Oradaki insanlara aldırmadan bir kolunu belime diğer kolunu da dizlerimin arkasına geçirerek beni kucakladı.

"Zafer, ben onu hastaneye götürüyorum."

"Tamam abi. İşle ben ilgilenirim. Sen onun yanında kal."

Nico o kadar endişelenmişti ki Zafer abinin bana göz kırptığını görmemişti. Başımı onun omzuna dayayıp gözlerimi kapadım. Onun bedenine yakınken hep kendimi iyi hissediyordum.

Dışarıya çıktığımızda yakında bekleyen aracın kapısını Adnan abi açtı. Nico beni arka koltuğa bıraktığı anda boynuna batan şırınganın etkisiyle başı kucağıma gelecek şekilde üzerime düştü. Adnan abi Nico'nun bacaklarını düzgünce koltuğa yerleştirip kapıyı kapadı. Arkamızda onunla Erol abinin bulunduğu bir araçla yola koyulduk.

Şoför suyu, sandviçi ve ilacı bana verdikten sonra tamamen yola odaklandı.

Ben de ilacı içtikten sonra sandviçimi Nico'nun yüzünü izleyerek yedim. Gidene kadar güç toplamalıydım. Çünkü plana bağlı bu bayıltma olayı herşeyin üzerine tuz biber olup onu daha çok sinirlendirecekti. Sakinleştirme görevi ve sevgimi kanıtlamak bana kaldı.

Dağ evinde geçireceğimiz tutkulu saatler barışmamız için yeterli olacaktır diye umuyordum.

[[[✒️...]]]

Afşar için zor zamanlar olacak.