+18
Barış şaşkınlıkla Hasan'a bakarken "Dalga geçiyorsun benimle değil mi?" diye sordu. Arkasındaki kapıya dönüp yumruklayarak "Deniz... Emir... Saçmalamayın lan çıkartın beni buradan" diye bağırdı. Kapının ardından ses gelmeyince Barış yumruklamayı bırakıp sırtını az önceki vurduğu kapıya dönerek yasladı. "Sana inanmıyorum resmen beni oyuna getirdiniz."
Hasan yüz ifadesini bozmadı. "Bana başka çıkış yolu bırakmadın."
Barış'ın sinirleri iyice gerildi. "Sende bu durumda beni dağa kaldırmaya karar verdin, öyle mi?"
Hasan tek kaşını kaldırıp "Dağa kaldırmak biraz ağır oldu ama evet" dedi kendinden emin bir şekilde. "12 Saat boyunca burada benimle kalacaksın. Hiç bir yere kaçmadan konuşacağız ve sabah saat 9da sana anahtar veririm. İster gidersin ister kalırsın, seçim senin."
Barış onun bakışlarındaki kararlılığı görünce sıçtığını anladı. Hasan'ı fazla hafife almıştı anlaşılan. "Bu yaptığın adam kaçırmaya giriyor ama."
Hasan mutfak tezgahından ayrılıp Barış'a doğru yürüdü. " O zaman seni kaçırdım say." Barış'ın tam karşısında durup "Ama sen istemediğin sürece sana asla dokunmam o yüzden için rahat olsun" diye fısıldadı kulağına doğru. Onu kıracak ya da üzecek hiç bir şey yapamazdı, kıyamazdı sevdiğine.
Barış sert bir şekilde yutkundu. "Bana bir şey yapmayacağından şüphem yok ama yine de burada seninle 12 saat boyunca kalmak istemiyorum."
Hasan, Barış'ın beresini ve atkısını çok yavaş hareketlerle çıkartıp kapının yanındaki askılığa astı. Ardından montunun fermuarında aşağıya indirirken bakışları Barışın hızla kalkıp inen göğsüne takıldı. Dudakları yukarı kıvrılırken usulca kollarından çekip montu çıkardı. Bunları yaparken gözlerini bir an bile onun gözlerinden ayırmadı.
Bu gece onu olabildiğince zorlamayı planlıyordu. Ona bir şey yapmayacağına dair söz vermişti ama bu Barış'ı çıldırtmayacağı anlamına gelmiyordu.
"Neden?" diye sordu Barış sadece.
Hasan burnunu onun burnunu sürterek "Çünkü seni seviyorum ve buna inanman için ne gerekiyorsa yapmaya hazırım" dedi.
Barış'ın kalp atışları kontrolden çıkmış gibiydi. Hasan resmen onunla oynuyordu...
Barış ona tam bir şey diyecekken Hasan kendisini geri çekip şömineye doğru gitti. Odunları tek tek şömine'ye dizip bir kağıt parçası alarak yaktı ve onları tutuşturdu.
Barış soğuktan üşüyen ellerini birbirine sürterek kapı ağzında kendisini sakinleştirmeye çalıştı.
...
Bir saat boyunca ikiside birbirleriyle tek kelime konuşmadılar.
Hasan şömineyi yakıp ardından da Barışa yemek hazırladı.
Bu arada tam 8 defa bakışları buluşmuş.
3 defa Hasan Barışın yanından geçerken yanağından makas almış.
Ve 5 defa da Barış onun arkasından el hareketleri çekmişti ki galiba birini Hasan görmüştü. Çünkü hareketin ardından ona tek kaşını kaldırıp uzunca bir süre baktı.
Hasan şömine'nin yanındaki orta sehpayı çekip Barışın tam karşısına koydu.
Mutfakta hazırladığı tabakları teker teker masaya getirip bıraktı.
Iki tabak makarna, ortaya köfte, ketcup, mayonez, ekmek, içecek ve bardaklar.
En son Hasan tekli koltuğu çekip Barışın tam karşısına geçip oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytan Tüyü BxB (TAMAMLANDI)
Teen Fiction🔞 Argo ve cinsellik içerir. BxB, GxG "Bana şuan dur demezsen birazdan kendimi tutamayabilirim." Deniz ne kadar hızlı gittiklerini haykırmak istese de "Tutma" dedi. Onun dudaklarının içine "Seni istiyorum" derken Emir'in dudaklarından dökülen "Sikt...