Merdivenlerden ikişer ikişer çıkarken bizim sınıfın kapısın da Melis ile kıvırcık kafanın tekini konuşurken gördüm.
Melis geldiği ilk günden beri erkeklerin ilgisini çektiğinden etrafındaki erkeklerin fazlalığına alışmıştım bile. Zaten o her rahatsız olduğunda bana 'beni kurtar' bakışı attığı an yanlarına gidip oğlanların burnundan getirerek onları kovalıyordum.
Bu sefer gördüğüm şey biraz farklıydı ama. Melis ilk defa bir erkeğin karşısında kahkaha atıyordu. Yutkunarak yanlarından geçtim fakat sınıfa girdiğimde Melis beni fark etmemişti bile. Yumruklarımı sıkarak ön sıraya tekme atıp yerime gidip oturdum.
Emir ile Serhat önce birbirine baktılar. Serhat hızla oturduğu yerden kalkıp Nazlı'nın peşine gitti. Emir de onun ardından hızla kalkarken bir an iki büklüm olup inledi. Hemen arkasında duran Deniz panikle "Ne oldu, neren acıyor?" diye sordu.
Emir masaya tutunup derin bir nefes aldı. "Geçen geceki şerefsizler nasıl vurdularsa böbreklerimin orası ağrıyor."
Deniz onun önüne geçip karnının etrafında elini gezdirmeye başladı "Ağrıyan yerin üstüne geldiğimde bana söyle."
"Tamam" diye mırıldandı Emir. Deniz her yerin üstünde elini gezdirmiş fakat Emir Deniz'in tereddütle kendisine baktığını görünce "Biraz aşağısı" dedi.
Deniz elini göbeğinin altına doğru kaydırdı ve durdu "Burası mı?"
"Biraz daha" diye fısıldadı Emir bu seferde.
Deniz elini hızla ondan çekip omzuna bir tane vurdu. "Sınıfın ortasında olduğumuzun farkındasın değil mi?"
Pişkin pişkin sırıtırken "Ne olmuş" dedi. "İstersek sokağın ortasında olalım benim için bir şey ifade etmiyorlar."
"Homofobi hakkında sana bir ara özel ders vermeliyim bana bunu hatırlat olur mu?"
Emir, Deniz'in kulağına "Ama sabaha kadar sürsün bu ders olur mu?" diye fısıldadı.
Deniz, Emirden kaçarcasına bir kaç adım daha uzaklaştı. "Eğer okul çıkışında doktora gitmeyi kabul edersen bu teklifini düşünürüm."
Günlerdir istediği oyuncağın sonunda alınacağını söylenmiş bir çocuk gibi gülümsedi Emir birden. "Sen götürürsen giderim ama bu sözünü de hatırlatırım ona göre."
Deniz pes edercesine "Tamam tamam sen hastaneye git de sonra hatırlatırsın sözümü" diyerek Emir'e geçebilmesi için yer açtı.
Nazlı'nın yanına gidip oturduklarında "Ne oldu?" diye sordu Emir.
Nazlı dolan gözlerini görmemeleri için pencereden dışarı baktı. "Yok bir şey gidin başımdan."
Serhat hemen karşı masasına geçti. "Biri bir şey mi dedi?"
"Hayır."
"Özel gününde misin, çikolatalı süt alim mi?"
Nazlı sıranın altından tekme attı onun dizine. "Ne özel günü ya bir siktir git Serhat."
Emir oturduğu yan sıradan kalkıp yanına geldi. "Kızım bir şey olmuş işte söylesene ne olduğunu."
Nazlı burnunu çekti ve eliyle hızlıca gözlerinde biriken yaşları sildi. Önce Emir'e ardından da bir kaç adım arkasında duran Deniz'e bakıp "Aşk mevzuları" diyebildi sadece.
Emir ile Serhat bakıştılar. Serhat'ın bakışları Deniz'e kayınca Emir oturduğu yerden kalktı. "O zaman siz konuşun bir şey olursa beni de çağırırsınız biz gidelim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytan Tüyü BxB (TAMAMLANDI)
Roman pour Adolescents🔞 Argo ve cinsellik içerir. BxB, GxG "Bana şuan dur demezsen birazdan kendimi tutamayabilirim." Deniz ne kadar hızlı gittiklerini haykırmak istese de "Tutma" dedi. Onun dudaklarının içine "Seni istiyorum" derken Emir'in dudaklarından dökülen "Sikt...