Şeytan Tüyü BxB (TAMAMLANDI)

Bölüm 63 = En güzel aşklar kıskançlıkla başlar part 2

Serhat dilini Efe'ninkiyle vuruşturdu. Daha önce hiç öpüşmediği kadar sert ve acımasızda dişleriyle canlarını yakarak öpüşüyorlardı.

Efe kızgındı, hem de çok kızgın. Beyni sikik göt veren ibne gitmiş onun son çıkış kapısını da tuvalete atmıştı. O siktiğimin hapları olmadan yaşayamazdı.

Serhat'ın elleri onun duvara yasladığı bileklerini serbest bırakıp çıplak bedeninde gezinirken Efe'nin kalp ritmi ne kadar yükselse de siniri hala yerli yerindeydi, bu yüzden de Serhat'ın alt dudağını çekiştirip dişiyle kanattı.

Serhat acı ve şehvetle onun ağzının içine inlerken onun dudaklarından çıkan sıcak nefesi Efe'nin hoşuna gitti. Tekrar ve tekrar ısırdı haftalardır hayalini kurduğu o dudakların. Evet itiraf etmesi gerekiyorsa kesinlikle Serhattan hoşlanıyordu ama şerefsiz o kadar inatçıydı ki bütün kapıları kapatmıştı. Ta ki kıskançlığı ağır basana kadar...

Öpüşürlerken Efe, Serhat'ın dudağından artık sadece metal tat alıyordu ki bu bile onun içindeki öfkeyi azaltmamıştı.

Serhat tüm acılara rağmen Efe'den ayrılmadı. İsterse dudaklarını koparta bilirdi ama onu şimdi bırakamazdı. Bırakırsa Efe'nin delireceğini ve kendisine vurmaya devam edeceğini biliyordu.

Hem bırakmakta istemiyordu zaten. Onun kokusu, tadı, ve ellerinin altındaki kaslı bedeni onu deli ediyordu. Serhat'ın elinin altındaki teni sanki dünyanın en değerli madenini elliyormuş gibi okşuyordu. Sertti özellikle kaslarının olduğu çukurların araları çok sexydi. Bir erkek nasıl bir erkeği bu şekilde arzulardı hala kafası almasa da arzuluyordu işte. Onu istiyordu, hem de her şeyiyle. Fazladan iki topcuğu ve bir sikinin olmasının önemi yoktu.

Efe nefes almak için bir anlığına başını yana çevirdi. Serhat onu delirtiyordu. Bedeninin kontrolünü kaybetmişti bile ona karşı.

Serhat o sırada onun yanağına yanağını yaslatıp dudaklarını da kulağına sürterek "Özür dilerim" diye fısıldadı.

Efe'nin bütün düşünceleri kulağına vuran sıcak nefesle yerle bir oldu.

"Çok korkuyorum ama bir o kadar da seni istiyorum" derken sesi titriyordu Serhat'ın. Bu kadar ilerlemişken, sonunda kendisi bir adım atabilmişken, Efe'nin onu reddetme ihtimalinden ödü kopuyordu.

Efe titrek bir nefes aldı. "Hayvan herif. İlaçlarımdan ne istedin şerefsiz" diyerek onu omuzlarından tutup uzaklaştırdı sinirle. Ne sikim olursa olsun Serhat'ın onun olan bir şeye böyle davranmaya hakkı yoktu. Tabi kalkan siki apayrı bir şey dese de o iki dakika bekleyebilirdi aşağıda.

Serhat sarışınına bakıp, parmağı ile Efe'nin dudaklarına bulaşan kendi kanını sildi. "Onlar ilaç değil, uyuşturucu."

"Benim tek dayanağım, tek sığınağım onlardı amına koyim."

Serhat "Haplarının yerine beni kullana bilirsin bak hem beleşe sunuyorum sana kendimi benimle kafayı boz onlarla değil" dedi tahrik edici bir fısıltıyla.

Efe ona "Taşak geçiyorsun benimle değil mi? İlaçlarım yerine seninle fuckbody olamam ben" dedi. "Onlar ayrı sen ayrı amına koyim ayar etme beni ki zaten çok pis ayar olmuşum sana şuan."

Serhat onun bu söylediğine kıkırdadı. "Fuckbody'mi? Bence hiçte fena bir fikir değil" derken kendi kanlı dudaklarını yaladı.

Efe gözlerini kısıp elini onun pantolonunda ki erkekliğine atıp sıkarak "Sende o taşak yok. Seni şuan yatağa atsam yarıda kaçarsın amına koyim, bende sikimin kalktığı ile kalırım" dedi sert bir şekilde.

Serhat'ı çözmüştü artık. Okul gezisinden döneli bir ayı geçmişti ve Serhat, Efe'den kaçmak dışında hiç bir şey yapmamıştı.

Serhat sikini kavrayan ele doğru ittirdi kendisini. Efe'nin ensesini tutup kendisine yaklaştırıp dudaklarının üstüne "Hazır sikimi tutmuşken bana sakso çeksene" dedi onu kızdırmak için.