W/Ken Ryuguji (Draken), Keisuke Baji, Ran Haitani, Takashi Mitsuya
•KEN RYUGUJI (DRAKEN)
Pencereden sızan ilk güneş ışınları odaya loş bir ışık saçıyordu. Çarşaflar darmadağındı, Draken'in kafası rahatça bacaklarınızın arasına girmişti. Elleri kalçanı tuttu, seni yüzüne yaklaştırdı
Dili ıslak kadınlığına girip çıkarken burnunu klitorisine bastırdı. Yüzüne daha derine soktu, klitorisinizdeki ince sürtünme vücudunuzda bir sarsıntı yarattı. İçgüdüsel olarak sırtın kavislendi. Saçlarını kavramak için hareket eden ellerin, onu kendine doğru daha çok çekiyor. O sarsıntının tekrar içinden geçmesi için tamamen çaresizdin.
Küçük iç çekmeler iniltilerle birleşti. Sessizce ona daha fazlası için yalvarıyorsun, daha fazlası, daha fazlası.
"Kenny, ben..." Burnunu tekrar klitorisine sürttüğünde sesin gergin bir inlemeyle kesildi.
Penisi bu inlemeni duyunca zonkladı. Seni aşağılamayı severdi. Seni böyle görmek, seni sadece diliyle sona sürüklemek, onu yüksek sesle itiraf edebileceğinden daha fazla tahrik etti. Ancak gururu, sen onun önünde dağılmışken, bu kadar kolay boşalmasına izin vermezdi.
Temposu hızlandı, dilini yeni bir canlılıkla sana vurmaya başladı. Boşalmanı istedi. Elleri kalçanı daha sıkı kavradı ve yüzünü imkansız bir şekilde sana doğru bastırdı. İniltilerin boğuk ve yankılıydı.
Karnınızdaki düğüm sıkılaştıkça nefesiniz hızlandı. ve sonunda rahatladığınızda, adı yüksek bir inlemeyle ağzından döküldü, geveleyerek ve zar zor anlaşılabilir bir şekilde.
Senin titremen yatışıp zihnin açılmaya başlarken, sert dil vuruşları yeniden başladı. Yüzünü itmek için toplayabildiğin tüm gücün gerekti.
Nefesi hızlanmıştı, gözleri doyumsuz bir şehvetle kararmıştı. "Biraz daha" dedi. "Henüz bitirmedim."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•KEISUKE BAJI
Seni bu şekilde yerken, bunun sizi ne kadar heyecanlandırdığını ve azdırdığını biliyordu. Birincisinin kanıtı yüzünün alt yarısının her yerindeydi. Yüksek sesle, senin sırılsıklam kadınlığını yerken abartılı bir şekilde ses çıkarması sana hiç yardımcı olmadı.
Sırtın yatağına yaslanmış, bacakların onun başının etrafında sarılmıştı. İki elinizle de ağzınızı kapatıyor ama sesiniz hala dışarı sızıyordu. Sanki Baji, ağzının hareketlerinin ötesinde hiçbir şeyi kabul etmiyor gibiydi. Dili kıvrımlarınızın arasından kayıyor ve umutsuz deliğinizin derinliklerine dalıyor.
Kemeri ve pantolonunun fermuarıyla mücadele ederken çıkardığı sesi duydunuz. Senin amınla buluştuğunda vücudunda derin bir inilti yankılandı. Tüm bunlar onu pantolonunun içinde rahatsız etti. Acısını hafifletmesi gerekiyordu. Einin hareketleri ağzının hızına uyuyordu.
