Bir fermuarın sesi, temizlik dolabının dar alanını doldurdu ve Nanami yumruğunu şimdiye kadar gördüğün en güzel penisin etrafına sararken, sert ve kendi ağırlığının altında batarken, boğazına kaçan tükmüğü yutkunarak başka bir yere bakamadın.
Diğer eli başınızın yanındaki raftaydı, tutuşunun altında tahta gıcırdıyordu ve ağzı kulağınızın yanındaydı - o kadar alçak ve derin bir mırıltıydı ki parmaklarınız bilinçsizce iç çamaşırınızın içinde seğirdi.
"O eteği yukarıda tut, tatlım."
Karnına karşı eteğini kavrayarak, elini kalın boyuna çekmesini izledin, parmak boğumları klitorisini pis bir şekilde oynayan senin arkana çarptığında inledi. "İyi," diye nefes verdi, penisinin tabanını sıkarak. "Siktir - İyi kız."
Orada kendini çok küçücük hissettin, tozlu metal bir rafın önünde kalakaldın, tek ışık kapıdaki ince alt aralıktan geliyordu - burada herhangi biri içeri girer ve öğretim görevlisinin kulağına hırladığı pis sözlerden inerken seni bulabilirdi.
Seni korkutmalıydı, ama bunun yerine mideni sıcaklıkla doldurdu, amın o kadar hassas ve ıslaktı ki kalp atış ritmini bozdu.
Ucu iç çamaşırına değdi, zevk suyun yayıldı ve ve beyaz pamuğu lekeledi. Eklemlerinize yapıştı - ıslaktı ve yalnızca işleri daha pis hale getiriyor, ancak istediğiniz tatmin edici şeyi elde edemiyordunuz. Göğsünüzden muhtemelen çok yüksek bir sızlanma yükseldi; daha fazlası için çok muhtaç ve çaresizdin.
"Kento-"
Eli bir anda boğazını sardı, dizlerini zayıflatacak kadar sıkı kavradı. "Bütün o güzel sesleri çıkarmadan o yumuşak küçük amcığı çalıştırabilirsin, değil mi?" Güçlü bir şekilde başını sallıyordun, parmaklarının arkasına bir sızlanma hapsolmuş ve kadınlığın hiçbir şeyin etrafına kenetlenmiyordu.
"Bu kadar. Sözümü dinlerken çok iyisin," diye homurdandı boynuna ve övgüler doğrudan kadınlığında ısı artışına neden oldu, uylukların titriyordu. "Sana, ne kadar iyi olduğunu söylemem hoşuna gidiyor mu?" Nefes nefese, boğuk bir onaylama, kahkaha atmasına neden oldu.
"O amcığı güzelce ıslat, tatlım, belki sana sikimi veririm."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
SUGURU GETO
•Özel öğretmen•
Orada oturdun, önündeki kelimeleri okumaya çalıştın, ama bakışın bulanık ve odaklanmamıştı.
Geto, gecenin bu saatinde kimsenin ders çalışmak için oraya gitmediği konusunda sizi temin etmeye çalışsa bile, beyninizin hala çalışan küçük bir kısmı bunu kütüphanede yapmamanız gerektiğini biliyordu. Yine de, büyük cam bölmeli kapılar, kütüphanecinin masası ve ders kitabınız arasından gizlice bakmadan edemediniz.
