Vampir Seçimleri/ bxb

Dar

Atlas'ın attığı sert yumruğu yakalamak istediğimde avucuma çarpan sert yumruğuyla olduğum yerde kalakaldım. Atlas'la göz göze geldik. Nasıl vurduysa bileğimden omzuma kadar canım acımıştı. Yüksek bir sesle inlediğimde Atlas beni hemen kendine çekti. "Bebeğim?! Özür dilerim! Siktir!" Dedi Atlas. Elimi açıp kapattım. Çalışıyordu. Anlık olarak acımış olmalıydı. Atlas'ın gözlerine baktım. Suçlu ve endişeli bir ifadesi vardı.

Bir anda bacağımı bacaklarının arkasına getirip omzundan ittirip yere düşürdüğümde gözleri şaşkınlıkla açıldı. "Düşmanının canı acıdığında böyle dibine çekersen böyle düşersin." Dediğimde Atlas güldü. Beni ayak bileklerimden ittirdiğinde üstüne düştüm. "Sende düşmanını düşürdükten sonra böyle konuşma yaparsan böyle düşersin." Dedi Atlas gülerek. Bende güldüm ve olduğum yerden biraz aşağı kayarak kafamı Atlas'ın göğsüne yasladım. "Düşündüğümden daha çok gelişmişsin." Dedi Atlas. Gülümsedim.

"O kadar dövüşüyoruz gelişmesem garip." Dedim. Bu dediğime güldü. "Atlas." Dedim. Ciddi bir şey söyleyeceğimi sanmıştı. "Mh?" Diye mırıldandı. Ama gerildiğini hissetmiştim. "Seni seviyorum." Dediğimde gülümsediğini hissettim. "Bende seni seviyorum." Dedi. Spor salonun kapısı açıldığında ikimizde kafalarımızı o yöne çevirdik. Batı karşımızda duruyordu. "Batı? Bir şey mi oldu?" Diye sordum ayağa kalkarken. Atlas'ta kalkmıştı. "Beni çalıştırır mısınız?" Diye sorduğunda Atlas'la birbirimize baktık. 

Tekrar Batı'ya baktım. "Çalıştırırız ama neden istiyorsun?" Diye sordum. "Bulut abiyi gördüm. O, o kadar güçlüyken ve direnmesine rağmen o haldeyse ben dirensem bile o halden daha berbat bir hale gelirim. Kısacası yanınızda kendimi çok güçsüz hissediyorum. Ve bu bazı şeylerden daha çok korkmama neden oluyor." Dediğinde tekrardan Atlas'la göz göze geldik. Bana gözleriyle onay verdiğinde Batı'ya baktım. Gülümsedim ve kafamla salonu işaret ettiğimde gülümseyerek yanımıza geldi.

"Ama şunu unutma. Sen güçsüz değilsin. Karşındakiler seninle aynı tür değiller." Dedi Atlas gülümseyerek. "Bu senin bir kediyle kavga etmen gibi. Yüzde doksan sen yenersin. Çünkü türleriniz farklı." Diye örnek verdiğinde Batı kafasını salladı. "Bence dövüşmeyi öğrenmenin en iyi yolu dövüşmek. Denendi onaylandı." Dediğimde hem Atlas hem Batı güldü ama bunun altındaki gerçeği ikiside hissetmişti. "Ne kadar biliyorsun görelim. Önce kısa bir ısınma." Dedi Atlas.

Atlas ve Batı karşı karşıya geçtiler. Atlas ısınma hareketlerini yaparken Batı'da onu taklit ediyordu. Kenara çekilip sırtımı duvara yasladım ve yere oturdum. Elime bir şişe su aldım ve bir kaç yudum içtim.

Hayatımda değer verdiğim iki insanın birbiriyle anlaşması çok hoşuma gidiyordu. Atlas'ın sırtı bana dönüktü. Terden ıslanan beyaz tişörtü sırtına yapıştığı için bütün kaslarını görebiliyordum. Sırıttım. Atlas ona baktığımı hissetmiş gibi hafifçe kafasını bana döndürdüğünde ona baktığımı gördü. Gözlerine baktım. Göz kırpıp önüne döndü. Gözlerimi kapattım. Birazcık kestirsem sorun olmazdı bence.

*

Üstüme savrulan bedenle sıçrayarak uyandım. Anında Atlas'la göz göze gelirken kafamı kucağıma eğdim. Batı yorgunluktan ölmüş biçimde kucağımdaydı. Atlas'a baktım. "Vur dedik öldürdün Atlas abi." Dedi Batı nefes nefese. Hem Atlas hem ben gülerken Batı bana bakıyordu. "Su verir misin abi?" Diye sorduğunda yandaki bir şişe suya uzandım ve ona verdim. Kafasını kaldırmadan sudan içti ve ayağa kalktı. Hala azimli duruyordu. Batı Atlas'ın karşısına geçti ve Atlas bana bakarken onun karnına çok sert bir yumruk attı. Atlas hafifçe bükülürken güldü ve Batı'yı bir anda hareket bile edemeyeceği şekilde tuttu.

İkiside yorulmuştu. Batı ölüyordu ama Atlas sadece yorgundu. "Bugünlük yeter bu kadar." Dedi Atlas Batı'yı bırakırken. Batı ellerini dizlerine koyup öne doğru eğildi. Nefes nefeseydi. Atlas elini ona doğru uzatında Batı Atlas'ın eline çaktı.