Vampir Seçimleri/ bxb

Hırs

Aradan bir kaç gün geçmişti ve ortalık şimdilik sakindi. Asil'i o günden sonra hiç görmemiştim. Bulut'da Atlas'ın yanına pek gelmiyordu. İstemsizce benim yüzümden olduğunu düşünüyordum ve benim yüzümdendi zaten. Takmamaya çalışsamda elimde değildi. Atlas iyice toparlamıştı.

Balkondaydım ve dirseklerimi demirlere yaslamıştım. Aerokinezimi geliştirmeye çalışıyordum. Elimi yavaşça sağa sola sallarken rüzgarda bana eşlik edip ağaçları hafifçe sağa sola sallıyordu. İçeriden sesler gelince Atlas'ın duştan çıktığını anladım. Dirseklerimi demirlerden çektim ve etrafa bir kere daha göz attım. Elimi çekmemle rüzgar durmuştu.

İçeri girdim. Odaya girdiğimde Atlas'ın tişörtü yoktu. Gözlerim istemsizce üst bedenini süzdü. Boynundan omuzlarına uzanan dövmesine daha uzun süre bakmıştım. Atlas birkaç adım atıp önümde durduğunda kafamı kaldırıp yüzüne baktım. Sırıtıyordu.

"Asil'e ulaşabildin mi?" Diye sordum. Atlas bu soruyu beklemiyor olmalıydı. "Neden?" Diye sordu. "Gözleri dolmuştu ve o günden sonra ona ulaşamadım." Dedim. "Asil işte boşver." Dedi Atlas. "Ama normalde aramalarımı hep açardı.." dedim. "Bebeğim, belki işi vardır. Başka bir şey vardır." Dedi Atlas. "Evine gideceğim." Dediğimde Atlas bir kolunu belime sardı.

"Güzelim istersen git ama ne yapacaksın?" Diye sordu Atlas. "Sadece iyi olup olmadığına bakacağım." Dedim. "Tamam bende senle geliyorum." Dedi Atlas. Kolunu belimden çekti ve eşofmanın üstüne siyah bir tişört giydi. "Gidelim." Dediğinde beraber önce odadan sonra evden çıktık. Arabaya bindiğimizde nedenini bilmediğim bir şekilde gergindim. "Neden gerginsin?" Diye sordu Atlas. "Nasıl her gergin olduğumda bunu biliyorsun?" Diye sordum. Güldü.

"Etrafa yaydığın pozitif enerji negatif oluyor." Dedi Atlas. Ciddi olup olmadığını anlamak için yüzüne baktım ama ciddiydi. "Etrafa pozitif enerji yayıyorsun." Dedi Atlas kendi kendine konuşur gibi.

Araba Asil'in evinin önünde durunca indim. Atlas'la beraber bahçeyi yürümeye başladık. Evin dıştan bile çok garip bir havası vardı. Normalde böyle değildi. Bütün perdeler kapalıydı. Ev sanki satılığa konulmuş gibi duruyordu. Yani bomboş gibi..

Kapıya geldiğimizde zile bastım. Kapı çok hafif aralandı. Ama ne Asil görünüyordu nede içeri girebiliyorduk. "Kimsiniz?" Diye sordu yorgun bir ses. Asil'di bu ama sesinden dolayı o olduğuna inanmak istemiyordum. "Asil..?" Dedim emin olmak istercesine. "Neden geldiniz?" Diye sordu aynı ses tonuyla. Kapıyı bir anda ittirip içeri girdim. Kapının arkasındaki Asil'i görmemle kaşlarım endişeyle çatıldı.

Berbat görünüyordu. Saçları darmadağınıktı ve ayakta zor duruyordu. "Asil ne oldu sana?!" Dedim sesimi yükselterek. "Neden geldiniz?" Diye sordu Asil beni duymazdan gelerek. Atlas aniden gülmeye başladığında Asil'in gözlerindeki nefret ve siniri gördüm. "Atlas neye gülüyorsun?!" Dedim ona dönerken. Gözleri beni es geçti ve Asil'de durdu.

"Ben kazandım Asil."

Asil'in gözleri alev saçıyordu ama harekete geçecek ne enerjisi ne gücü vardı. "Neyi kazandın?" Diye sordum.

"..."

Bir sene önce

"Bu işin bir sonu yok."

"Ya sen kazanacaksın ya ben."

"Kazanan nasıl belirlenecek?"

"Doğu'yu kendi izniyle ilk işaretleyen kazanır."

"Kaybeden kişi kazanandan tamamen uzak durur. Kabul mü?"

"Doğu'yu sadece kullanacaksın Asil. Onu gerçekten tamamen kalbinle sevmiyorsun. Hatta sevgiyi unut senin hayatında onun bir değeri yok. Sadece bana karşı olan hırsından dolayı benimle oynamaya çalışıyorsun. Ama şunu unutma, sen bu oyunu oynarken Doğu'ya gerçekten aşık olacaksın ve Doğu beni seçmiş olacak."

"Planlarını uygulamaya başla ve aşkını zamanı gelince göster Atlas. Şu an senin Doğu'ya olan aşkını dinlemek istemiyorum."

"Benim planım yok. Ama dediğin gibi zamanı gelince aşkımı göstereceğim ve zamanı gelince ona kendimi göstereceğim. Senin gibi baştan dibine girmeye niyetim yok. Sırf hızlı kazanacağını düşündüğün için babanı ikna etmişsin ve onunla ortaklık edecekmişsiniz. Şaka mısın sen ya? Sırf bana hırsından dolayı girdiğin bu oyunda eğer Doğu'nun kalbini kırarsan senin soyunu yok ederim."

"Yine başladın boş edebiyatlarına. Kazandığımda bütün güç bende olacak. Ve sen tam olarak burada, bu toprağa karışacaksın. Tam burada, bu toprağın altında çürüyeceksin."

Şimdiki zaman

"Haklıydın Atlas.." dedi Asil. Bense duyduklarımı hala idrak etmeye çalışıyordum.

"Sikeyim haklıydın! Hırsımla girdiğim bu oyunun böyle biteceğini düşünmedim!" Diye bağırdı Asil. "Şu haline bak. Yenilmenin ve aşk acısının tadını alıyorsun." Dedi Atlas. Dalga geçmiyordu. Gerçekleri Asil'in yüzüne vuruyordu.

"Doğu." Dedi Asil bana bakarak. Yavaşça gözlerimi ona çevirdim. "Sana simgemi çizerken aslında bileğinde Atlas'ın simgesi vardı değil mi?" Diye sordu. Kafamı hafifçe salladım. Daha fazla burada durmak istemiyordum. "Seninle geçirdiğim her dakikaya yazık oldu." Dedim ve evden dışarı çıktım.

Garip hissediyordum. Atlas'ın beni gerçekten sevip sevmediğimi sorgulamaya başlamıştım. Gidip arabaya oturdum. Birkaç saniye sonra Atlas'ta yanıma yerleşti. Gözlerim camdaydı. Yol boyunca hiç konuşmamıştık..

...