Ölüm

570 45 1
                                    

Hayat garipti. Bazen hiç beklemediğiniz anda bazı şeyler oluyordu ve anlamak bile zor oluyordu.

Şirketteki odamda oturuyordum. Uzun süredir gelmediğim için bazı şeyler ertelenmek zorunda kalmıştı.

Asil şirkete daha gelmemişti. Belkide babasının şirketinde duruyordu onu bilmiyordum. Telefonumun çalmasıyla masadaki telefonumu elime aldım. Yavuz Bey arıyordu. Normalde beni aramak yerine mesaj atardı. O yüzden şaşırmıştım. Telefonu açtım.

"Efendim?" Dedim. "Merhaba Doğu Bey, hemen konuya girmek istiyorum." Dedi Yavuz Bey. "Tabiki lütfen." Dedim. "Çoğu ürünün satışları sıfırlandı. Yeni şeyler bulmamız lazım. Bu gidişle giderse büyük kayıp yaşayacağız." Dedi Yavuz Bey. Sıkıntılı bir nefes verdim. "Haklısınız. Bir şeyler bulmaya çalışacağım." Dedim. "Tamam." Dedi Yavuz Bey. "Görüşmek üzere." Dedim sakin bir sesle. Oda aynısını diyince telefonlarımızı kapattık. Bilgisayarımdan satış sayfamızı açtım. Ne?

Çoğu ürünün satışlarının sıfırlanmasının bir nedeni vardı. Ürünler sayfadan silinmişti! Hızla Yavuz Bey'i tekrardan aradım. Çok geçmeden açtı. "Yavuz Bey, satışlar sıfırlanmamış. Ürünler direkt sayfadan silinmiş." Dediğimde "Ne?!" Dedi refleks olarak. "Sayfamıza bakın lütfen." Dedim. Klavye seslerinden sayfayı açtığını anladım.

Yavuz Bey ile ortaklığımız biraz garipti. Kendi şirketindeki neredeyse hiçbir işi bana bırakmıyordu ama benim şirketimdeki bazı küçük şeyleri yapıyordu. Yükümü azaltıyordu.

"Haklısın. Birileri bütün güvenlikleri aşıp girmiş olmalı, ne güne duruyor bu mühendisler?!" Dediğinde sinirlendiğini biliyordum. "Ben hemen ekleyeyim onları. Mühendislerlede konuşalım." Dedim. "Tamam." Dedi Yavuz Bey ve telefonları kapattık.

Ürünleri tekrardan ekledim. Bir anda odamın kapısı büyük bir hiddetle açıldığında irkildim. Pervin gelmişti..

Ateş saçan gözleri beni buldu. Kapıyı arkasından çarparak kapattı ve masanın diğer tarafına ellerini bastırıp üstüme eğildi. "NERDESİN SEN DOĞU?! SANA BİR ŞEY OLDU DİYE NE KADAR KORKTUM FARKINDA MISIN?!" Diye bağırdı. "Perv.." derken sözümü bitirmeme izin vermedi. "KAÇ HAFTADIR NERDESİN YA?!" Diye bağırdı. "Pervin!"

"SAKIN BANA BAHANE SUNMA DOĞU! ÇOK KORKUTTUN BENİ! BAŞINDA BELA OLDUĞUNU BİLİYORDUM VE O BELADAN DOLAYI BAŞINA BİR ŞEY GELDİ SANDIM!" Diye bağırırken yerimden kalkmış onun yanına gelmiştim. Sözünü bitirince bir anda kendine çekip sarıldım. "Özür dilerim Pervin. Gerçekten hiç zamanım olmadı.." dedim mahçup bir sesle. "İnanamıyorum sana!" Diye bağırdı geri çekilmeye çalışırken ama izin vermedim.

"Sakin ol Pervin. Açıklamama izin ver." Dedim. Beni bir anda sertçe ittirince geri çekilmek zorunda kaldım. "Ama sevişmeye zamanın vardı." Dedi kaşları çatık biçimde. Üstümde siyah boğazlı dark kazağım vardı ama boynumun tamamını kapatmıyordu. İzler daha tam olarak geçmediği için görünüyordu.

Pervin'in dedikleriyle boynumu gizleme ihtiyacı duyup kazağın boğazını yukarıya çekiştirdim. "Cidden sıkıntılı bir durum içindeydim ve gerçekten hiç zamanım yoktu.." dedim. "Sevişmeye zamanın vardı." Diye tekrarladı Pervin. "Bir anda oldu o.." dedim. "Sonuç olarak oldu." Dedi Pervin. "Sevgili yapmışsın onu bile söylemiyorsun." Diye ekledi umursamaz bir tavırla. "Pervin.." dedim. Aniden gülmeye başladı. Kahkahalarla gülerken elindeki çantayı ve koluna astığı trençkotunu koltuğa attı.

Gülmesi durunca gelip sıkıca bana sarıldı. "En başta ciddi ciddi bağırdım ama sonra dalgaya aldım. Yani yarım saattir ironi yapıyorum." Dedi. Rahatlamış biçimde nefes verdim ve bende sarıldım. "Doğu?" Dedi Pervin. "Hm?" Diye mırıldandım. "Buzun üstünde gibiyim, sen neden bu kadar soğuksun? Bu kadar soğuk değildin?" Dediğinde gerilmemeye çalıştım. Birbirimizden ayrıldık. "Bilmiyorum." Dedim. "Neyse. Ee bahsetmeyi düşünmüyor musun?" Diye sordu Pervin. "Neyden?" Diye sordum anlamayarak. Sırıttı.

Vampir Seçimleri/ bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin