Yeni Başlangıç (Serinin 1. kitabı)

16.Bölüm

Atrium'un surat ifadesi değişmişti.

Brynn: İşe bak bende sen surlara saldırırken seni görürüm diyordum ama seni dışarıda tek ve zayıfken yakaladım bugün doğum günümde değil ama bu hediyeyi kabul edeceğim sanırım.

Brynn Atrium'un işini burada hemen bitirmeye gelmişti. Atrium daha dışarı adım attığı anda bunu hissetmişti. Atrium sessizdi aynı zamanda hareketsiz, Brynn'ın yapacağı veya yapabileceği hamleleri gözden geçiriyordu. Hemen kaçması gerektiğini biliyordu. Zayıfken veya büyüleri tamamlanmamışken onla baş edemezdi.

Zaman kazanması gerektiğini biliyordu ama buradan kaçmak için en iyi şansı örücü formuna geçip ormana doğru koşmaktı ama Brynn'ın onun öylece gitmesine izin vermeyeceğini biliyordu. ne kadar seksen metreye yakın zarar almaz bir canavara dönüşse de bu savaş bir çok kez gerçekleşmişti ve Brynn hepsini kazanmıştı. Brynn yıldırma dönüşüp hızlıca hareket edebiliyordu. Bir anda yok olup kısa bir mesafede yeniden beliriyordu nereye gittiğini anlamanın tek yolu yıldırımı takip etmekti. Bunu kullanarak Atrium'un etrafında havadan belirip sürekli olarak üzerinde atlıyordu. bir yerden gelirmiş gibi yapıp başka bir yerden gelebiliyordu. Brynn tahmin edilmesi zor biriydi. Üstelik Brynn'ın darbeleri şok etkisi yaratıyordu, gerçek anlamda şok etkisi eğer saldırısına dayanacak kadar güçlü bir zırhın veya kılıcın varsa da çarpışma sonucu oluşan dalga yakınında duran kişileri öldürebilecek kadar güçlüydü. Dalga hem seni geriye savuruyordu hem de tüm vücuduna ölümcül bir baskı uyguluyordu.

Atrium bir terslik olduğunu hissetti Brynn'ın yanında sadece kılıç vardı üzerinde ise zırhı yoktu. Atrium'un yalnız olmadıklarını anlaması biraz geç olmuştu, arkasından ona doğru hücum eden kişiyi görmemişti bile ama saldırıyı karşıladı ve dönüştü artık düşünecek vakti yoktu, artık harekete geçme vaktiydi. Ya hep ya hiç tüm her şey şu anda burada son erebilirdi, ya Atrium ya da Brynn sadece birisi sağ olarak geri dönecekti. Brynn'ın yanında iki kişi daha vardı onlar Atrium'a karşı savaşmak için özel eğitilmişti. Brynn ve yanındakiler savaş pozisyonuna geçtiler vücutlarının etrafında sürekli hareket eden yıldırım dalgaları vardı. Bunlar da onların koruyucu kalkanlarıydı. Atrium ilk hamleyi yapan oldu bu kadar büyükken bile hareketleri çok hızlıydı, Brynn ve yanındakiler başta saldırılardan kaçınmakta zorlansalar da duruma hızlıca uyum sağladılar. İşte şimdi Atrium, üçü de sürekli olarak göz açıp kapayana kadar onun başka bir tarafında beliren kişilerle savaşması gerekiyordu. Brynn ve yanındakilerin darbeleri onu sürekli hareket ettirmeye zorluyordu, Atrium Dönüşmüş halde bir zarar alırmış gibi görünmese de aldığı her darbe onun insan halini etkiliyordu. Eğer vücudu daha fazla hasar kaldıramayacak hale gelirse tekrar insan formuna geri dönüyordu.

Darbelerin art arda gelişi Atrium'u şimdiden zayıflatmıştı. Atrium kükredi Brynn'lar yerde kulaklarını kapamak için geri durdular, kükremesi çok şiddetliydi hatta bazen kendisi bile bundan etkileniyordu. Brynn'ların yeniden harekete geçmesi fazla uzun sürmedi. Art arda darbeler indirmeye devam ettiler, Atrium sonunun geldiğini anlamıştı zaten daha fazla dayanacak gücü de kalmamıştı. Yağmur bulutları tepelerinde toplanmaya başlamıştı bu Brynn'ın işiydi yıldırım gibi fırtınayı da kontrol edebiliyordu. Gökyüzü tamamen kararana dek Atrium'a karşı saldırdılar. Brynn sonunda saldırmayı kesti Atrium'dan biraz uzaklaştı kılıcı yere sapladı, Atrium'a saldırmakta olan iki savaşçı Brynn'ın hamlesini görünce hızlıca alandan çekildiler. Brynn avucunu açarak elini havaya doğru kaldırdı. Atrium'un üzerine kuvvetli bir yıldırım bir kaç saniye boyunca çarpmaya devam etti. Yıldırım o kadar güçlüydü ki çarptığı yerde büyük bir krater oluşmuştu. İşte bu son hamleydi, Atrium yeniden insan formundaydı hareket etmekte zorlanıyordu bütün vücudu büyük bir acı içindeydi. Brynn kılıcını yeniden aldı. Kraterin ortasında duran Atrium'a doğru yürümeye başladı. Atrium dizlerinin üstündeydi, ayakta kalabilmek için yerden kolları ile güç alıyordu. Brynn kılıcını Atrium'un çenesinin altına getirip kafasını yukarıya kaldırdı.