58.Bölüm

4 4 0
                                    

Görüntüler Lancaster'ın zihnindeydi konuşmalar ve sesler zihninde yankılanıyordu. Görüntüler, hepsi çok tanıdıktı. Tekrar kendine geldiğinde Atrium geriye çekildi. Gördüğü her şey çok tanıdık geliyordu geçmişte verdikleri savaşlar ve yaşadıkları olaylar. Sadece yerler ve kişiler değişiyordu o kadar.

Atrium: Gördün mü gerçek bu. Onlar kendi amaçları için sizi kullandılar, ben sizi hiç bir zaman öldürmedim benle savaşırken ölseniz bile size ölümcül darbeyi vuran ben değildim siz her seferinde birbirinizi öldürdünüz. Çünkü her seferinde kendi aranızda savaş verdiniz, İşte gerçekler bu Lancaster ve şimdi gidip bana karşı savaş vermeye devam edersen sonuç aynı olacak ve döngü yeniden devam edecek. Oysa ikimizin de savaşma amacı aynı sen tüm bu evrene eşitlik ve düzen getirmek istiyorsun, aynı şekilde bende, tek farkımız ben büyünün tamamen yok olmasını istiyorum eğer büyü yok olursa sizi bu hale getiren gaz hiç bir zaman olmayacak. Evet belki büyü olmasa da insanlar yine kötülük yapmaktan veya alt sınıfı ezmekten vazgeçmeyecekler ama bunu başarırsam bu durumun daha az olacağını biliyorsun bu dünyada olanları belki bilmiyorsun ama sadece tek bir efsane bile bütün bir dünyayı sadece kendininmiş gibi kullanabiliyor. Bu sefer olayların farklı sonuçlanmasını sağlayabiliriz, sen baş yaratıcısın benim aksime sen yaşanacak olayları değiştirmemizi sağlayabilirsin. Biliyorum bunu yaparken bir çok kişiyi öldürmemiz gerekecek belki de bunlar tanıdığın kişiler olacak belki de diğer yaratıcılar, arkadaşların yaptığının bir delilik olduğunu düşünecek ama sen bunun içten içe doğru olduğunu biliyorsun. Şimdi karar verme zamanı, ne olacak bana karşı yıllar sürecek bir savaş verip yeniden mi öleceksin yoksa bu sefer döngüyü sonsuza dek sonlandırmama yardım mı edeceksin ?

Bu onun için çok zor bir karardı Atrium'un gösterdikleri gerçek ise ona karşı savaşmanın hiç bir anlamı yoktu eğer gerçek ise ona yardım edip sonsuz yaşamdan kurtulabilirdi yani kendisi gibi yaşayacak kimseyi bulamazdı sonsuza dek yalnız bir hayat sürebilirdi yada sevdiği herkesin ölümünü zamanla görürdü. Eğer ona katılırsa büyü tüm bu evrenden yok olacaktı. Büyü ile doğmak insanların suçu değildi hepsine de kötü diyemezdi. Böyle büyük bir kararı öylece veremezdi.

Atrium: Kabul etmezsen buradan çıktığın zaman Auran seni yakın zamanda yok edecek bunu bir düşün seni ayakta tutan şey benim iradem.

Lancaster: Ben... ben bilmiyorum.

Her şey çok karışıktı ne olduğunu anlamaya çalışıyordu bunca zamandır kötü tarafta mıydı yoksa iyilik için mi savaşıyordu ne yapacağını bilmiyordu.

Lancaster: Bunu düşünemez miyim ?

Atrium: Öyle olsun kalan zamanında bunu düşün ama acele etsen iyi edersin zaman tahmin ettiğinden daha hızlı geçiyor.

Atrium onun arkasından yine bir portal açtı. Lancaster içinden geçmeden önce Atrium'a baktı, portaldan içeri geçtiğinde portal hiç beklemeden arkasından kapandı. Örücüler, Nisar, Aiden hepsi savaştan geri çekiliyordu oysa savaşı kazanıyorlardı. Ya Atrium gerçekten onların dediği gibi bir türlü onu kandırmayı başardı ama gerçeği söylüyorsa bu durumu olduğundan daha kötü yapar. Belki de kimsenin görmediği bir köşeye geçip ağlayabilirdi şu an yapmak istediği tek şey buydu. Çaresizdi, kararsızdı, zayıftı. Aurasının parçalanmaya devam ettiğini hissedebiliyordu karar vermek için fazla zamanı yoktu. Herkes onun yanına doğru koştu Elytra yanına varan ilk kişiydi üzerini herhangi bir yara var mı diye bakıyordu

Elytra: Zarar gördün mü ? Sana bir şey yaptı mı ?

Endişesi gerçekti.

Lancaster: Hayır. Onu yok ettim ama bize saldıran Atrium'un sadece bir kopya olduğunu fark ettim sarı örücünün aksine ışığa dönüşerek yok oldu sonrasını pek hatırlamıyorum

Yeni Başlangıç (Serinin 1. kitabı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin