60.Bölüm

3 4 0
                                    


Nisar ve diğerleri surların etrafına dağılmıştı Lancaster'da Atrium'u kalenin içine doğru takip etti. Onlar kalenin içine ilerledikçe etraf gittikçe karanlıklaştı. Atrium'un ayak seslerini takip ederek ilerliyordu burnunun ucunu bile göremiyordu. Normalde geceleri görebiliyordu veya normal karanlıkta ama burada değil ilerledikçe sonunda aydınlık bir odaya girdiler ışığın kaynağını arasa da etrafta ışık saçan bir şey yoktu. Aiden'ı gördü yere oturmuş duvara yaslanmıştı, ilginç bir şekilde savunmasızdı uyuya kalmış gibi duruyordu. Atrium'un duvara bir kaç kez yavaşça vurmasıyla Aiden birden gözlerini açtı Lancaster'a doğru kafasını çevirip baktı sonra kafasını yeniden duvara dayayarak gözlerini kapadı. Atrium büyü dairesinin önüne geçti.

Atrium: Yeni misafirimize kabalık ediyorsun.

Aiden olduğu yerde durmaya devam etti.

Aiden: Bence kim olduğumu biliyor.

Bu durum biraz garipti Aiden onların etrafı sarıldığında onlarlaydı bundan emindi.

Lancaster: Aiden buraya nasıl bizden önce gelebildi ?

Atrium: Onun büyüleri veya Aurası engellenemez. Yani senin şu arkadaşın hiçlik portalını açmadan önce yanımızdan ayrılmıştı.

Lancaster: Atrium, bir şey sorabilir miyim ?

Atrium: Evet tabii ki.

Lancaster Sanctum'un ondan sormasını istediği soruyu sordu.

Lancaster: Baş tanrıların ölümüne ne sebep oldu.

Atrium: Bunu nereden duydun birisi mi anlattı.

Lancaster: Evet denilebilir. Fakat gerçekten ne olduğunu öğrenmek istiyorum.

Atrium yaptığı büyüyü bıraktı.

Atrium: Her şey aslında sizin ile başladı Antik çağdan bile önce buraya bir çok kez geldiğinizi söylemişlerdir. Her geldiğinizde bu evrene yeni şeyler kattınız isimler, bilgiler ve canlılar. Burada adlandırdığımız çoğu şey sizin eseriniz tabii bizimde bir çok katkımız oldu. Tabii siz ilk kez gelmeden önce bile ilk dünyada büyü gücü vardı yani benle ilk kez savaştığınız yerde o dünya büyünün asıl kaynağı. Daha sonra sizin ölümünüz ile gerçekten uzun bir süre bazı baş tanrılar olmaları gerekenden daha fazla gücü ele geçirdi Auralarının sınırını aşmalarını sağladılar daha sonra ise kendilerine hüküm sürenler ismini verdiler bu evrendeki sizden sonraki en güçlü yaşayan oldular sayıları yüze yakındı ama fazla değil. Baş tanrılar konseyler halinde dünyaların düzenini sağlıyordu ama hüküm sürenlerin gözü daha fazla güçteydi. Her şeyin kontrolünü istiyordular hem de her şeyin. kendilerinden daha zayıf olan herkesi ve her şeyi öldürmeye başladılar kimse karşılarında durmaya cesaret edemiyordu kimse onlara karşı bir dakikadan fazla dayanamıyordu. Benim silahlarım bile onların zırhında çizik atmaya yetecek kadar güçlü değildi. Sınırları aştıkları düşünüldüğünde Tüm baş tanrılar sayıları yaklaşık otuz milyona yaklaşıktı. Otuz milyon, kendi alanlarında usta savaşçılar sadece yüz kişiye karşı savaştılar savaş günler, haftalar sürdü ama hüküm sürenler yorulmak nedir bilmeksizin karşılarındaki herkesi toplu bir şekilde öldürmeye devam ettiler. Her öldürdüklerinde daha da güçlendiler ama baş tanrıların sayısı sonunda onlara üstün geldi sonunda hüküm sürenlerin Aurası tükenmeye başladığında sırayla ölmeye başladılar. Sonunda hepsi öldüğünde geriye sadece yirmi baş tanrı kalmıştı daha sonradan ise on tanesi daha öldü. Şimdi ise geriye kalanların üç tanesi Aiden ve bazı kardeşleri, geriye kalan yedisi ise karşılaştığımız kişinin kontrolü altına girdi siz ona Titan ismini verdiniz Zander dilinde her ne anlama geliyorsa. Üst sınıflardan bazıları ise onu Sahte yaratıcı olarak adlandırdı. Baş tanrıların hepsinin ölümü dengelerin alt üst olmasına sebep oldu. Sana bunu en kısa şekilde böyle anlatabilirim.

Yeni Başlangıç (Serinin 1. kitabı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin