Dirty mind || hyunin ✓

3

Birkaç dakika öncesine kadar zevkten titreyen bedenim şimdi korkudan titriyordu, yakalanmıştım, hem de en yakalanmamam gerek kişiye.

Tuttuğum örtüyü tek bir hareketle üstüme çektim, ağlamak üzereydim utancımdan. Kafamı eğerek derin bir nefes verdim bu sırada o gözlerini kırpıştırarak boğazını temizlemiş ve odanın kapısını açmıştı.

"Ben.. Sesin nereden geldiğine bakmak için-"

"Hyung."

Bakışlarımı vücudunda gezdirdim hızlıca, bakışlarımın hedefi görmek ve dilimle etrafını turlamak için can attığım sikinde durduğunda şişikliğini farkettim, ufak sırıtışım dudaklarıma yayılırken o da bakışlarını aşağıya çevirmiş sonrasında hemen kaldırmıştı kafasını.

Bir şey demeden odadan çıkacağı sırada onu durdurmak istedim, bu fırsat bir daha ayağıma gelmezdi, benim için şişmişti, benden etkilenmişti!

"Hyung dur."

Fısıltı şeklinde konuşarak durdurdum onu, tekrar bana doğru döndüğünde alt dudağımı ısırdım yine.

"Yardım edebilirim."

"Ne?"

Kaşları hızla çatıldı, bir şey söylemedim sadece omuzlarımı silkerek karşılık verdim ona, kapımı kapatarak bana doğru geldiğinde kalbim heyecanla atmaya başladı.

"Ne dediğinin farkında mısın sen jeongin?"

Sesinin duyulmaması için yanıma kadar geldiğini anladığımda gözlerimi devirdim, elimi uzatarak geceliğinin yakasına doladığımda karşılık verdim ona, kendimi geri çekmeyecektim, ki istesem bile ona olan arzularım buna asla izin vermiyordu.

"Bırak kendi yaptığım şeyi kendim halledeyim hyung."

Kendime olan güvenimi iyice vurgulayıp kafamı iyice kaldırarak gözlerinin içine baktım, elini elimin üstüne koyarak yakasından çekti ve daha sonra geriye çekilerek konuştu, bir yandan da kapıya ilerliyordu.

"Saçmalıyorsun gece gece, uyu."

Bir şey dememe izin vermeden odamın kapısını çekerek çıktı, pek umursamamıştım açıkçası bu kaçışı, o bana açık bir kapı bırakmıştı. Benden etkilenmişti, bu benim yararımaydı kesinlikle ve sanırım adımlarımı atarken artık ikileme düşmeme gerek yoktu, hyunjin'i nereden vuracağımı gayet iyi biliyordum.

----

"Geç mi yattın sen, ayakta uyuyorsun."

"Aslında erken yattım baba, düğünün yorgunluğundandır."

Gözlerimi ovalayarak gördüğüm ilk boş sandalyeye otururken babam da gülerek yanağımdan bir makas almıştı, aslında oldukça geç yatmıştım fakat düğünün yorgunluğunun da üstümde hayli bir etkisi olduğu yalan değildi.

Kendimi açtığımda farkettim masadaki ikilinin yokluğunu, bu yüzden tam koridora bakınıyordum ki saçlarımda bir el hissettim, saçlarımı eliyle karıştırıp annem ve babama günaydın demişti, sonra benim yanıma oturdu.

"Günaydın ufaklık."

Ağzımdaki salatalığı yavaş hareketlerle çiğnerken ona baktım, hiçbir şey olmamış gibi mi davranıyordu o?

Sonra ablam da yanağımı uzunca öpüp bana günaydın diyerek hyunjin'in yanına oturmuştu.

Büyük ihtimalle hyunjin ona söylediğim şeyleri tam da önünde birkaç saniye içinde boşaldığıma vererek söylediğimi düşünmüş ve boşvermişti fakat hayır, onu her zerremle istememin sebebi bu değildi.