"Kural bir kimsenin bizim ilişkimizden haberi olmayacak, kural iki sen soojin'in yanında hareketlerine dikkat edeceksin, ve kural üç bana kasıntı kasıntı davranma, seninle vakit geçirmeyi seviyorum."
"Hm? Kural dört, ben nasıl istersem öyle davranırım."
Bıkkın bir nefesle kafasını sallarken dudağındaki sigarasını parmaklarının arasına aldı ve dumanını yüzüme doğru üfledi hyunjin, saat sabaha karşı dört falan olmuştu, o da ben de eve gidemeceğimiz için burada zamanı geçiriyorduk boş boş.
İşaret ve orta parmağının arasında duran sigarasını alarak ben de derin bir nefes çektim içime, onun yaptığı gibi dumanın tamamını yüzüne üflerken o elini belimden çekerek uyluğumu okşadı büyük eliyle.
"Girsek mi içeri hava baya soğuk."
"Sıkıntı değil, soğuğa dayanıklıyımdır."
"İyi."
Sigarasını tekrar dudaklarına koyduğumda o elini yerli yerine koymuş ve derin bir nefes vermişti.
"Hiç mi umrunda değil?"
"Ne?"
"Soojin, hiç mi umursamıyorsun?"
Dediğiyle yutkundum sessizce ve kafamı geriye atarak gökyüzüne baktım, balkon demirlerinde oturmuştum oysa önümde sigarasını içiyordu.
"Yanımda olduğuna göre sen de pek umursuyor sayılmazsın."
Kafamı tekrar eğerek ona bakarken o ufakça gülümsedi ve uzanarak dudaklarıma hızlı bir öpücük bıraktı.
"Konuyu mu değiştiriyorsun ufaklık?"
"Bana şunu demeyi kes-"
"Hâlâ değiştiriyorsun."
Dediğine bir şey söylemeden gözlerimi kaçırdım ondan, bakışlarımı binalarda gezdirirken elini çeneme koyarak nakışlarımı ona çevirmemi sağladı tekrardan.
"Umursuyorum," Sonunda sorusunu yanıtladığımda tek eli belimde düşmemem için beni tutarken diğerini de demirlere yaslayarak dinlemeye başladı beni.
"Ama bazen kendini kaybedersin ya, kendin bile durduramazsın kendini, benim sana olan arzularım da öyle hyunjin."
Yaptığım itiraf kaşlarının kalkmasını sağladığında konuşmaya devam ettim, her şeyi olduğu gibi anlatmam aramızdaki bu saçma ilişki için daha iyi olurdu.
"Kendimi vazgeçirmeye çalıştım, geride durmaya çalıştım ve başardım da, siz evlenene kadar bu arzuları hep bastırdım bir şekilde. Ama en sonunda ben bile kendimi durduramadan.."
"O gece.. Sesimiz yüzünden-"
"Bunu konuşmasak, çok suçlu hissettiriyor bana."
"Tanrım, inanamıyorum.."
"Her neyse, böyle patladım işte en sonunda. Sen de dünden razıymışsın zaten."
"Konuyu bana çevirme."
"Sen kaçıyorsun şimdi de, sıra sende bebeğim."
Yanda duran ellerimi boynuna doladığımda geriye çekilmeye çalıştı fakat bacaklarımı da beline dolayarak engelledim gitmesini.
"Mızıkçılık yapıyorsun."
"Etkilendim işte, söylenecek bir şey yok."
"Beni kaç farklı şekilde sikmek istediğini söyle bakalım."
"Yang jeongin."
"Hm?"
Sırıtarak burnumu burnuna sürterken sinirli bir nefes verdi ve ellerini kalçalarıma koyarak içeriye girdi.
"Mahvedeceğim seni."
Bunu söyledi sadece, daha sonra sırtım tekrar ve tekrar beyaz yorganlarla buluştu, sanırım gerçekten sabahı mantıklı şekillerle getirecektik.
Sevişerek.
----
"Vanilyadan hoşlanmam onu söyleyeyim, gözümü açtığım gibi de sevişemem çünkü çok sinirli olurum anlatabildim mi?"
"Bitti mi?"
"Tabii ki de bitmedi! İstediğim yerde sana dokunabilirim, sen de bana öyle."
"Kafayı mı yedin!?"
"Birine belli etmeden canım, o kadar da sıyırmadım kafayı. Ha bir de, sex oyuncaklarına bayılırım ve kullanmaktan da hiç çekinmem o yüzden sevmiyorsan da seveceksin yapacak bir şey yok."
"Bitir şu siktiğimin kurallarını artık!"
Hyunjin kafasını yorgana bastırarak konuştuğunda ben düşünmekle meşguldüm hâlâ, küçük bir kural listesi yapalım demiştik ama fazlaca uzayıp gitmişti bu liste.
Saat on bire geliyordu ve biz gram uyumamıştık, ben mesailere kaldığımdan pek etkilenmemiştim ama hyunjin bebek gibi mızmızlanıp duruyordu.
Güya doktor?
"Bir de her seferinde ben mi oda tutacağım, bir şeyler ayarlayıver."
"Emredersin ya."
"Bu çocuğu yatağına almak isteyen çok insan var canım, bir zahmet sen de onların arasına gir."
"Bana hava hoş, sen benim dışımda birine gidebileceksen buyur."
Sırıtarak konuştuğunda gözlerimi devirdim ve önümdeki deftere döndüm, lanet olsun ki haklıydı. Ondan başka kimseden böylesine zevk alamıyordum, yıllardır bu böyleydi.
"Başka söyleyecek bir şeyim kalmadı, senin eklemek istediğin bir şey var mı?"
"Sadece sevişeceğiz jeongin, yeni anayasa oluşturdun amına koyayım!"
Dediğine gülerek kalktım yataktan, tekli koltukta duran çantamdan diğer kıyafetlerimi çıkarırken eşofman takımımı o uyuklarken hızlıca giydim ve gömlekle eteği çantaya tıkıştırıp yerimde gerindim.
"Gidelim mi artık?"
"İyiydi böyle."
"Daha gidip duş alacağım, sen çalışmıyor musun?"
"Saat ikide gideceğim, tek bir tane ameliyatım var bugün."
"Ablam merak etmiştir artık gidelim."
"Ne diyorsan."
Gözlerini kaşıyarak yataktan kalkarken ben de tuvalete girmiş ve yüzümdeki az olan makyajı silmiştim o hazır olana kadar.
"Çıkabiliriz!"
Sesini duyduğumda tuvaletten çıkarak çantamı sırtıma taktım ve odada bir şey bırakmadığıma emin oldum, odadan beraber çıktığımızda arabasının anahtarını elinde çevirmiş ve konuşmuştu.
"Bırakayım seni."
"Herhalde bırakacasın, bir de bırakmasaydın."
Alayla konuştuktan sonra önünden geçerek yürümeye başladım asansöre doğru, o da gülmüş ve arkamdan gelip yetişmişti bana sonra.
Bense vücudumun yorgunluğunun aksine fazlasıyla mutluydum, sonunda istediğim şeyi aldığım için.
__________________________________
Sako mu bunlar ŞEÖZĞWÖZĞWÖZEĞİyi okumalar💗❣️😮💨
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dirty mind || hyunin ✓
FanfictionHyunjin: Ablanın kocasıyım jeongin Hareketlerine dikkat etmeni tavsiye ederim Jeongin: Bunu beni görünce kalkan sikine de söyle o zaman hm? ⚠️ yetişkin içerik⚠️ ___________________________________________________ Bu kitap @hyunjj_'a (yani bana) ait...