15

2.7K 278 358
                                    

Hyunjin

"Zamanınız var mı doktor bey?"

Yerimde öylece kalmış önümdeki adamı inceliyordum, elleri cebinde içeriye girmek için cevabımı bekliyordu. Arkasında ise asistanı vardı, chan'ın bir şirket ve bar sahibi olduğunu bilsem de gözlerimle görmemiştim hiç.

"Christopher.. Gel lütfen."

Boğazımı temizleyip koltuğuma oturduğumda o da kapıda duran asistanına gitmesini söyleyip kapıyı kapatmış ve karşımda durmuştu.

"Oturmayacak mısın?"

Arkama yaslanarak gözlerimle önümdeki sandalyeyi işaret ettiğimde ellerini nihayet ceplerinden çıkardı ve oturdu karşımdaki sandalyeye.

"Hangi rüzgar attı seni buraya, Soojin'i mi görmeye geldin?"

"Hayır, bizzat seni görmek için geldim."

Üstündeki ceketini çıkarıp arkadaki deri koltuğa bıraktıktan sonra gömleklerinin kollarını sıvamaya başladı yavaş yavaş. Sırıttım bu harekete, güç gösterisi yapmaya mı gelmişti bana?

Jeongin sadece onun geleceğini söylemiş üstüne nedenini sorduğumda da bir şey söylememişti, benim açımdan da merak konusuydu bu adamın neden hastaneye kadar beni görmeye gelmesi.

"Seni dinliyorum o halde."

"Geçen gün gittiğiniz bar," Söz girdiğinde kaşlarımı çattım, Jeonginle beraber gittiğimiz bardan haberi nasıl olmuştu?

"Benim."

Duyduğumla gülüşüm yavaş yavaş soldu, ne demek bar onundu?

"Bak hyunjin, seninle bir kez ve son kez konuşacağım. Bu dediklerimi sakın ola tehtid olarak algılama, ben sadece uyarımı yapmaya geldim."

"Jeonginle ilişkimizi biliyor musun?"

Dediğime gülmeye başladı, elleriyle kendini gösterdikten sonra kafasını salladı.

"Jeongin'in baştaki karşılıksız hislerine kadar hepsini yakından biliyorum. Şimdi sus ve beni dinle olur mu?"

Sona doğru sert çıkardığı sesiyle konuşmamam gerektiğini yeterince net şekilde uyardığından yutkunarak onu dinlemeye başladım.

"Sizin bu saçma ilişkinizi desteklemediğim gayet bellidir zaten, Soojin'i kandırmanız da ayrı bir sinirime dokunuyor fakat gidip söyleyecek de değilim. Jeongin seni baştan çıkardı bir saçma yatak arkadaşlığı işine giriştiniz, bu her ne kadar aptalca olsa da müdahale etmeme kararı aldım, jeongin benim için çok değerli çünkü. Ama siz ipin ayarını kaçırıyorsunuz, benim mekanımda hele de tanıdık insanların olma ihtimalinin olduğu bir yerde oynaşmak da ne demek? Kaç yaşındasınız siz?"

Bu soruları banaydı, cevap bekliyordu benden. Yerimde dikleştim ve bir şeyler düşündüm, ama yoktu. Kendimi savunabilecek ya da bahane edebilecek bir konumda değildim.

"Jeongin'e karşılık verdikçe daha da işler çığrından çıkıyor farkında değil misin? Önce barda sonra piknikte!"

Bu sefer iyiden iyiye bağırdığında biraz ürktüm açıkçası, Bang Chan tarafından azarlanmak onur kırıcı ve bir o kadar da utanç vericiydi benim için.

Sanırım doğrular yüzüme vurulmadan olanların gerçekliğini idrak edemiyordum.

"Chan bak-"

"Seni dinlemeye gelmedim, ben konuşacağım sadece."

Sözümü kesip tekrar başladı konuşmaya, lafları öyle doğruydu ki sanki eziliyordum altlarında.

"Soojin'i sevmiyorsun onu anladık, tam evlendiğin gece bu olaya başladınız, ne kadar zaman oldu o zamandan itibaren hyunjin?"

Dediğine sessiz kalarak kafamı eğdim, küçük bir çocuk gibi azarlıyordu beni.

"Cevap bekliyordum."

"Üç ay."

"Üç ay, üç ay boyunca gününüzü gün ettiniz. Nereye kadar gidecek böyle söylesene?"

"Konuşma diyorsun ama soruna cevap da istiyorsun. İki yaşında çocuk gibi beni azarlamaya mı geldin buraya?"

"Gerçekleri söylüyorum, demek ki doğru ki kafan yerden kalkmıyor."

"Bana bak."

Sinirle yerimden kalktığımda kaşlarını kaldırdı rahat bir tavırla, bir dizini diğerinin üstüne atıp ellerini de üstüne koydu sonra.

"Kendini mi savunacaksın? Durma yap savunmanı."

"Jeongin bana adım attı başında."

"Evli olmana rağmen kollarına atlayan sen değilmişsin gibi. Jeongin başlattı diye her şeyin sorumlusu olarak onu mu tutuyorsun? Yıllardır içine gömmüştü biraz daha gömemez miydi sence? Ona koşa koşa giden sen değil miydin?"

"Kes sesini!"

"Doğruları duymak neden bu kadar ağır geliyor sana? Evliliğinizin sahteliği hakkında konuşalım o zaman. Gerçekten Soojin'i kardeşiyle aldatacak kadar iğrenç bir mahlukat mısın yoksa anlaşıp mı evlendiniz?"

"Bang Chan, sana sesini kesmeni söyledim!"

Sesimi gerektiğinden fazla yükseltip bağırdığımda o bundan biraz daha keyif aldı sanki, gülerek o da kalktı yerinden masamın etrafından dolaşarak bana doğru geldi.

"Bu sahte ilişki ya da evlilik her sikimse, gerçek bir gün ortaya çıktığında jeongin'e ne diyeceksin? Göz göre göre senin suçluluktan gebermeni sağladım, kendinden nefret etmeni ve ablana sarılıp gecelerce ağlamana sebep oldum mu diyeceksin? Ah ya da şey mi, özür dilerim ama ablanla anlaşmalı bir evlilik yaptım ve bunu sana anlatamadım çok özür dilerim günlerini gecelerini mahvettiğim için."

Ağız yaparak söyledikleri son nokta oldu benim için, hemen davranıp yanağına güçlü bir yumruk geçirdim, sinirden köpürüyordum.

Ne sikim saçmalıyordu bu herif?

"Orospu çocuğu!"

Yakalarını kavradığım gibi bir yumruk daha geçirdim, bir tane daha ve bir tane daha. O hiç karşılık vermedi, ben önünde küfürler ederken tek kelime dahi etmeden gülerek önünde delirmemi izledi.

"Beni dövdüğünde gerçekler değişecek mi hyunjin? Çocukluğu bırak ve kabul et."

"Saçmalık, amacın ne senin!?"

"Yaptığınız rezilliği bir an önce bitirmek, ama senin tarafından bir sıkıntı yok sonuçta değil mi? Vicdan azabı çeken jeongin, o üzülüyor o hor görüyor kendini. Sen paçayı sıyırırsın sanıyorsun, seni yaşatır mıyım sence bu kader şeyin üstüne ha? Jeongin'e biraz daha fazla zarar vermene izin vermeyeceğim, o küçük bir çocuk gibi davranıyor olabilir ama ben öyle değilim. Gerekirse Soojin'e bile anlatırım, jeongin'i korumak için yapabileceklerimde sınır arama."

Dişlerimi birbirine bastırmaktan kırılmak üzerelerdi, chan'ı yakalarından ittirip geriye çekildim. Derin nefesler alırken o da dağılmış üstünü düzeltiyordu.

"Sadece konuşmaya gelmiştim, bağırarak mı üste çıkmaya çalışıyorsun?"

"Siktir git buradan, bir daha da geleyim deme!"

"Merak etme sana pek de meraklı değilim, Jeongin'i benim yanımda artık daha çok göreceksin, gözlerim üstünde hyunjin, kendine çeki düzen ver ve bu siktimin aptal ilişkisini hemen bitir. Jeongin'in ne kadar inatçı olduğunu bilirsin, o yüzden sen bitir bu saçmalığı. Yoksa ben en kötü şekilde bitirmesini bilirim."

Koltuktaki ceketini aldıktan sonra dudağındaki kanı silerek kapıyı arkasından çarptığı gibi çıktı chan. Arkasından sinirle bağırırken elimi bu sefer masaya doğru vurdum.

"Siktiğimin piçi.."

__________________________________
Chan cok seksi degil mi sanirim bayginlik geciriyorum.
(Mahalle yanarken nova)

O KADAR İSLER KİZİSİYO Kİ CİGLİK ATARAK YAZDİM BOLUMU

iyi okumalar opdum🩵🩵🩵🩵🩵

Dirty mind || hyunin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin