5

4.1K 375 1K
                                    

"Aile yemeği mi? Biz neden bütün sülale toplanıp duruyoruz ya yeter!"

Ablam bacaklarını aralamış üstümde belime masaj yaparken kafama vurdu uzanarak, belim feci ağrıyordu.

"Öyle gerekti aptalcım, yemek yiyip ayrılacağız işte abartma."

"Üf abla, senin kocandan da sülalesinden de bıktım!"

"Naptı benim kocam sana ya?"

Ne yapmadı ki..

"Mızmızlanmaa, bak tamam sana bir teklifim var."

"Mm neymiş?"

Gözlerimi kapatarak yatağıma iyice yayıldım, birazdan uyuyacaktım neredeyse.

"Eğer yemeğe gelirsen istediğin bir şeyi alırım, parasına bakmaksızın."

"Parasına bakmaksızın?"

"Evet, sen yine de çok pahalı bir şey isteme gözlerini oyarım."

"Gelmiyorum."

"Ya tamam! Ne istersen alacağım söz."

"Hmm, ben bir düşüneyim."

"Şeytansın sen şeytan, tatlışım benim."

Eğilip yanağımı ardı ardına öperken güldüm ve yüzümü geri çektim ondan, fiziksel temastan pek hoşlanmıyordum.

"Geliyorsun değil mi?"

"Zaten gelecektim."

"Yang jeongin!"

----

Ellerim deri ceketimin ceplerinde dururken önümdeki kalabalığa tek tek selam vermeye başladım, hepsine karşı tek tek bedenimi eğerek selamlarken herkes birbirine karışmış durumdaydı.

Hyunjin'in ailesi ve benim ailem birleşince ortalık iyice kalabalık oluyordu. Sıra hyunjin'e geldiğinde kafamı eğerek selam verdim ama o hiçbir şey yokmuş gibi gülerek beni kolunun altına çekti ve saçlarımı dağıtarak ailelerimize bakmaya başladı.

Küçük bir çocuk gibi beni selamlaması hoşuma gitmiyordu, ondan sadece iki yaş küçüktüm. Sadece küçük bir kardeş olmadığımı ona kanıtlamam gerekiyordur belki de?

Dilimi yanağıma bastırarak kolunun altında durmaya devam ettim, herkes selamlaştıktan sonra da oturduk yerimize, ablam hyunjin'in yanına değil onun annesinin yanına oturmuştu.

Bense onunla yan yana olduğumdan masada da yanına oturmak zorunda kalmıştım, iyi bir tesadüftü.

Geniş restorantta herkesin ağzından bir şeyler çıkıyordu, sevmiyordum böyle baş ağrıtan ortamları.

Hyunjin masanın karşısındaki babamla muhabbete tutulurken kafamı çevirerek onu izlemeye başladım, fırsatını bulmuşken onu süzmeden durmayacaktım tabii ki.

Siyah saçlarını inceledim önce, oradan küçük gözlerine ve sol gözünün altındaki küçük beni bir süre inceledim, sonra dudaklarına indi bakışlarım, kanatana kadar öpmek istiyordum o şekilli dudakları.

Ona baktığımdan dolayı kafasını sonunda bana çevirdiğinde bakışlarımı tekrar yüzüne diktim, gülümseyen yüzü ufak ufak bozulmuş yerini tebessüme bırakmıştı.

Bakışlarımı ondan çekerek önüme döndüm, o da boğazını temizleyerek kendisine seslenen kişiye karşılık vermeye başlamıştı.

Dirty mind || hyunin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin