Dirty mind || hyunin ✓

6

Dudaklarım onunkilerin arasında ezilirken sırıtmaktan karşılık bile veremiyordum, bu yüzden daha fazla uzatmadan ayırdım dudaklarımı onunkilerden, nefeslerimi düzenlemeye çalışırken de elimi kravatına dolayarak çekiştirdim onu geri geri yürüyerek, delici bakışları yüzümü turlarken sırtımı tuvalet kabinine yaslayarak içeriye girdim.

Sonra yerlerimizi değiştirerek ittirdim onu, geriye doğru sendeleyerek kapalı klozete oturduğunda ben de bu sırada dizlerimin üstüne oturmuş gömleğimin kollarını kıvırıyordum.

Birden bir gülüş işittim, kaşlarımı kaldırarak hyunjin'e baktığımda elini yüzüne kapatmış gülüyordu.

"Nedir o kadar komik olan?"

"Kuryelik yapıyorsun bildiğim kadarıyla, bu çokbilmiş havalarına bakılırsa ikinci bir mesleğin var."

Dediğine gülümsedim sinirle, bana bulaşıyordu.

"Beni kışkırtıyorsun ve ben kışkırdığımda zararlı olan kişi emin ol sen olursun."

"Saygın nereye gitti?"

Dirseklerini dizlerine yaslayarak bana doğru eğildiğinde dilimi yanağıma bastırarak tekrar ittirdim onu geriye, cidden sinirimi bozmuştu piç herif.

"Yerime gidip ablamı çağırayım istersen, tabii o bu kadar iyi olabilir mi bilmem."

Bir şey demedi, sadece boynundaki kravatını bollaştırarak bir iki düğmesini açtı.

"Hızlı olsan iyi olur."

"Tanrım, bütün isteğimi yerle bir ettin.."

Kendi kendime mırıldanıp ellerimi pantolonuna attım, kemerini hızlıca çözerken o bana biraz daha yaklaştı bedeniyle beraber. Fermuarını da açarak pantolonunu ayaklarına kadar indirdim onun yardımıyla, az önce kurduğum kelime de çoktan bir yerlerime girmişti çünkü yemin ederim ki onunla tam şu an fena halde sevişmek istiyordum.

Sadece onu tatmin etmek beni biraz üzüyordu fakat boşverdim ve iç çamaşırını da indirerek yutkundum derince.

"Seni bu kadar etkilediğimi bilmiyordum hyung."

Gülerek konuştuğumda tekrardan cevapsız bıraktı beni, çıklayarak tek elimi sikinin etrafına sardığımda titrek bir nefes dudaklarından firar etti, bense heyecandan titriyordum neredeyse.

"Cevap vermiyor muyuz?"

"Yap şunu."

Dişlerinin arasından tısladığında güldüm ve reddetmeyerek dudaklarımı araladım onun için, oynamanın sırası değildi bunu daha sonraya erteleyebilirdim.

Alttan gözlerimi gözlerine dikerek dilimi dışarıya doğru çıkardım ve sikinde boydan boya gezdirdim dilimi.

Sinirle nefes vererek güldükten sonra üstüme doğru eğildi ve saçlarımı kavradığı gibi kendini ağzıma itti tamamen, kibarlıklar prensi olan bu adamın bu yönünü görmek hoşuma gitmişti.

Beni yönlendirmesine izin verdim ve onu tamamen aldım ağzıma, boğazıma kadar değen siki için deliriyordum resmen.

Hoş mırıltılar çıkararak gözlerimi kapattım, o da tekrar geriye yaslanmış inlemeye başlamıştı zevkle. Kulaklarım bu ilahi sesi en yakından duyduğu için bayram ediyor, deliğim de feci halde sızlıyordu.

Keşke daha fazla zamanımız olsa diye düşünmekten alamıyordum kendimi.

Elimi saçlarımdaki elinin üstüne koyarak geri çektim ve kontrolü elime aldım, gözlerimi zevkten dört köşe olmuş hyunjin'e dikmişken meredeyse kahkahayı patlatacaktım sevincimden.