Yaklaşık 3 yıl sonra
Hazırlanan buketi çiçekçiden aldıktan sonra iş yerine yönelmiştim ki birisiyle çarpışmıştım.
Başımı kaldırıp özür dileyecekken gördüğüm yüzle kelimeler geri kaçmıştı. Anında kendime gelip özür dilemek ve tebessüm etmek için zorladım kendimi. Normalde onun kim olduğunu bilmeyen birisi gibi davranmalıydım.Karşımdaki adam gülümseyerek önemli değil derken elindeki papatya buketi takılmıştı gözüme.
Daha fazla durmadan normalde yapacağım gibi hızla adımlarken telefonumu çıkarıp David'e mesaj atmıştım. Neden bu adam buradaydı ki? Bir şeyler mi öğrenmişti?
Binanın önüne geldiğimde David'in aramasıyla açıp konuşmaya başlamıştım. "Bir şey öğrenmedi değil mi?"
"Hayır öğrenemez. Sen tanıdığını belli etmediysen sıkıntı olmaz. Zaten telefonunu izliyorum. Herhangi bir şey yok."
...
Telefonu kapattıktan sonra odaya çıkmak için asansöre adımlarken gergindim. Sadece David ve abilerinin bildiği bu planı elimize yüzümüze bulaştırmamayı ummaktan başka yapabileceğim bir şey yoktu.
Odamızın kapısının önüne geldiğimizde içeriden duyduğum seslerle yüzüme yerleşen gülümseme eşliğinde içeriye girdim. Üçüzlerle yap-boz yapan bir Jonathan görmüştüm. Dördü de dalmış bir şekildeydi. Beni ilk fark eden Ege oldu.
"Anne." derken ayağa kalkıp yanıma koşmuştu. Sıkıca sarıldığımızda başına bir öpücük bırakmıştım. Özlemiştim bile. Ayrılıp beni diğerlerinin yanlarına sürükledikten sonra onlara katılmıştım. Beşimiz beraber yap-boz yaparken Jonathan'ın kenara koyduğum bukete baktığını görmüştüm.
Biraz zaman geçtikten sonra biz kalkarken üçüzler devam ediyordu. Biraz uzaklaştıktan sonra buketi alıp ona vermiştim. "Ailen için."
Ölüm yıl dönümlerinde her zaman alsa da bu yıl almadığını görmüştüm. Bu yüzden onun yerine almak istemiştim. Burukça gülümsedikten sonra çiçeklere baktı.
"Neden bunlar?"
Elimle gösterirken "Bu süsen, bir yerde ölümü temsil ettiğini okumuştum. Nergis'i kokusundan dolayı seçtim. Hem güzel ve zarif de görünüyor. Bunlar da gelincik. Hassas görüntüleri nedense bana insanların dünyayla arasındaki bağı anımsatır." demiştim. O beni dikkatle dinledikten sonra başını sallamıştı. Masaya bırakacakken onu durdurdum. Ceketini alıp ona uzattım ve "Hadi üçüzlerle ben ilgilenirim. Kardeşlerini ara." dedim.
O odadan çıktıktan sonra ben de hem üçüzlerle hem de işlerle ilgilenmiştim.
Akşam eve geldiğimizde kapının önünde David'in olduğunu görmüştüm. Beraber içeriye girdikten sonra üçüzleri yukarıya gönderip mutfağa geçmiştik. Ben yemeği yaparken planların üzerinden geçerken olası sıkıntıları konuşuyorduk.
David'in Dustin'den öğrendikleriyle Daisy'nin oğlu hakkında bilgiler toplamıştık. David ve Dylan'ın fark ettiği kadarıyla onun da bir şeyler çevirdiğini düşünmeye başlamıştık.
Zack başka bir firmayla çalışıyordu ama onun da diğer firmalarına bağlı olduğunu öğrenmiştik. Onun yardımıyla kendimizi koruyabileceğimiz bir şeyler elde etmeyi umuyorduk. Tabi onun bize yardım ettiğinden haberi olmayacaktı.
David uzmanlık alanıyla onun telefonuna sızmıştı ama şimdilik bir şey elde edememiştik.
En son çare ben girecektim devreye. Bunu hiç istemesek de öyle olacak gibiydi.
Saatler geçerken üçüzler uyumuş ben de çalışma odasına geçmiştim. Son işlerimi halledip kamerayı ayarlamıştım.
Kaydettiğim videoyu diğerlerinin arasına yüklerken araba sesi duymamla bilgisayarı kapatıp aşağıya inmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belki Tesadüf Belki Kader
General Fiction*TAMAMLANDI* Garip olaylar silsilesi Gerçek ailem 20.12.2022 (Başlangıç) 16.07.2023 (Bitiş) Not: Kapak yapamadığım için böyle.