Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ba-bana anlatsaydı..."
Bana anlatsaydı ona kızmazdım.Hödük biriydim evet,lakin aşkın engel tanımadığını biliyordum.Murat yanlış kişiye aşık olmuştu.Ancak nereden bilebilirdi?O herifin şeytandan farkı olmadığını...
"O not her şeyi mahvetti.Kadir öğrenince onunla dalga geçti.Yemin ederim bu kadar ileri gideceklerini düşünmemiştik.Ben yaptım.Muratı duygularını anlatması için ikna ettim.Çok pişmanım.Kadirin gerçek yüzünü gördükten sonra kendisi de pişman oldu."
"Neden bana gelmedi?"
Sesim kısılmıştı.Kardeşimin ilk aşkı cehennemden farksızdı.Hiç aşık olmadığım için şükür ediyorum.Çünkü bazıları melek görünümlü şeytandır.
"Korktu bence."
"Korktu..."
Haklıydı.Murata kızamıyordum bile.Öfkem,nefretim,sinirim hepsi kendimeydi.O çocuğu sadece bir kez kovmasaydım o binadan atlamayacaktı!Akıttığım gözyaşlarında boğulsaydım keşke.
"Muratla Kadir nerede buluşuyor?"
"Gidecek misin Mert?"
O herifi doğduğuna pişman edecektim.Orospu çocuğu eski kütüphaneye çağırıyormuş kardeşimi.Ah Murat,keşke anlatsaydın.O yere diktiğin gözlerin yüzüme baksaydı çığlıklarını duyardım.
Hızlı adımlarla merdivenlerden inmiştim.Kütüphanenin karşısında sabah gördüğüm mavi saçlı çocuk vardı.Kıvançtı bu.
"Salaksın lan sen.Hemen koşarak geldin dimi?"
Sırıtarak kapıyı açmıştı.Bekle,sıra sanada gelecekti.İçeri girince Kadirin sırtı karşılamıştı beni.Herif camdan bakarak sigara içiyordu.Okul müdürünün oğlu hangi cesaretle bu kadar bok yedi anlamıyorum.
"Ne istiyorsun?"
"Senin dilin uzamış.Keseyim diyorum ne dersin?"
Yanıma gelip sigarayı yüzüme üflemişti.Murat olsa hemen öksürüğe boğulurdu.Ancak ben Merttim.Hala o piçin gözlerine bakıyordum.
Acıdan yüzümü buruşturup onun kahkaha atışına bakıyordum.Birinin canını yakarak keyif mi alıyordu?Aslında rahatlamıştım.Şimdi burada Murat olmadığı için mutluydum.
"Sen küfür edebiliyor muydun?Çok şaşırttın beni.Başka hangi küfürleri biliyorsun söylesene!Söyle,şu sigaradan bir tanesini dilinde söndüreyim!"
"Beni neyle korkutuyorsun?Elindeki videoyu ne yapacaksın?"
Henüz elindeki videonun ne olduğunu bilmiyordum.Yamaçta bilmiyordu ve bildiği tek şey Muratı o videoyla tehdit ettikleriydi.
"Abine gönderirim.Tüm okula izlettirdim bir abin kaldı.Ayıp olur sonra üzülür.Onun da bilmeye hakkı var sonuçta.Kardeşinin ibne olduğunu saklayamam dimi?"
Tüm okula ne izlettirdi bu piç...Öğrenmeden onu gebertemezdim.
"Kararını verdin mi?Bir tane daha çekecek miyiz?"
Neye evet neye hayır diyeceğimi bilmiyorum.Keşke Murat her şeyi zamanında anlatsaydı.Ben yine onunla yer değiştirip hesap sorardım.
"Soru sordum lan!"
"Videoyu abime gönder."
"Ne?"
O videoyu izlememin başka yolu yoktu çünkü.En kötü ihtimali düşünecektim ve öyle izleyecektim.Kadirin yüzündeki ifade korkunç bir hal almıştı.Bu günlük bana yapacaklarına ses çıkarmayacaktım.
"Videoyu abime gönder.Hesabımı sen değil o kessin."
Boğazıma yapışan eli sırtımı duvarla buluşturmuştu.Kadirin gücünü hafife almıştım.Henüz tüm gücümü kullanmama rağmen onunla aynı öfkeye sahip olduğumu görebiliyordum.İkimizin ne kadar ileri gideceğini merak etmiyor değildim.
O lafları tek-tek yutturacaktım ona.Eğer şimdi elinde ölmezsem benden sökülen ciğerimin intikamını alacaktım.
"Kafana çok mu vurdum senin?Hep yüzüme vurma diye yalvaran sen değil miydin lan?!"
İşte benim iplerim orada kopmuştu.Murat yaralarını bedeninde gizliyormuş.Sağımda duran eski vazoyu alıp Kadirin kafasına geçirmiştim.Piçin kalın kafasına hiçbir şey olmamıştı.Hafif kanamayla öleceğini sanmıyordum ama ölse sikimde bile olmazdı.
